Dünya Kupası’nda Milli Takımımızın başarısına sevinmemeye, küçümsemeye imkan var mı? Tanrı başarılarını ‘daim eylesin’ de sevincimiz artsın.
Moral iyi ama işler kötü!..
Memduh Hoca’nın hikayesine nakledeyim... Sonra işlerin neden kötü olduğunu anlatayım.
Ruslar hududa dayanmış. Ordu perişan. Ne asker kalmış, ne yiyecek ve ne de silah. Padişah efendimiz uyuyamıyor. Ter içinde yatağında dört dönüyor... Kalkmış, haremağasından bir bardak su istemiş... Padişah efendimizin durumuna üzülen haremağası, ‘Efendimiz’ demiş, ‘Sizde yetmiş evliya kuvveti var. Selli - seyf eyleyerek (kılıç kuşanarak) küffara bir görününüz... Orduya gerek kalmaz... Ruslar perişan olur!.. Haremağasının bu iyimserliği karşısında Padişah efendimiz ellerini açmış, başını göğe kaldırmış ‘Yarabbi’ diye yakarmış. ‘Ya bu arabın aklını bana ver, ya da bana doğru dürüst bir uyku ver, uyuyayım da olup biteni unutayım!..’
On bankanın sonuçları
Ne ise... Bu hikayeyi neden naklettiğimi sormayınız da anlatacaklarımı anlatayım.
On bankanın (Akbank, Yapı Kredi, İş, Garanti, Finansbank, Dışbank, TEB, Şekerbank, Tekstilbank ve Alternatifbank’ın) üç ayrı denetimden geçmiş 2001 yılı sonu rakamları açıklandı.
On bankadaki;
Toplam Mevduat 53.6 katrilyon TL
Toplam krediler 17.9 katrilyon TL
Takipdeki krediler 5.9 katrilyon TL
Sayın okuyucularıma kolaylık olsun diyerek basitleştireyim. Diyelim ki on bankaya yatırılan toplan mevduat 100 lira. Acaba on banka bu 100 lira mevduatın ne kadarını kredi olarak ekonomiye enjekte etmiş?
100 TL mevduat
33 TL kredi
11 TL batmış kredi
Banka sistemi ülke kaynaklarını (ülkenin tasarrufunu / birikimini) mevduat olarak toplar. Sonra bunu yatırım ve üretim yapacaklara kredi olarak kullandırır. Böylece ülkede iş ve aş imkanı doğar, ülkede üretim artar, ülke büyür, zenginleşir.
Bu bakımdan tasarrufun dolayısıyla mevduatın artması önemlidir ama, artan tasarrufun, mevduatın krediye dönüşmesi daha da önemlidir.
Ekonomiye kullandırsa
Ama görüyoruz ki bizim banka sistemimiz 100 lira mevduatın sadece 44 lirasını krediye dönüştürebilmiş. 44 Lira kredinin de 11 lirası batmış. Kanuni takibatta... Geri alma şansı çok az... Kalmış yaşayan, yaşadığı sanılan 33 liralık kredi imkanı.
İyi de mevduatın kalan bölümü nerede? O bülümü devlet, Hazine bonosu ve tahvil satarak bankalardan almış. O bölümün ekonomiye gitmesini engellemiş. Halbuki bankalar o bölümü de devlete verecek yerde kredi olarak ekonomiye kullandırsa daha çok yatırım, daha çok üretim yapılacaktı.
Gitsem mi Japonya’ya...
Çarşamba günü yarıfinal maçı var. Benim bunları yazmamın ne ilgisi var? Ama ne yaparsınız ki ben bunları düşünmekten uyuyamıyorum... Sonra da Tanrı’ya yalvarıyorum "Yarabbi ya bana da ortaklıkta lider diye dolananların vurdumduymazlığını, umursamazlığını ver... Ya da gideyim Japonya’ya... Maçtan başka bir şey düşünmeyeyim. Ne olur ise olsun bu ülkede...