Alev Ebüzziya, seramikleri ile Türkiye’den çok Avrupa’da ün yapmış bir hanım seramik sanatçımız. Kırk yıldır çanak yapıyor. Ama onun çanaklarının içine bir şey konulamıyor. Sadece seyrediliyor.
Alev Ebüzziya’nın çanakları şu günlerde İstanbul’da Sultanahmet’teki Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nde ve Karaköy’de, Bankalar Caddesi’nin başındaki eski Aksigorta, yeni Sabancı Üniversitesi binası olan tarihi Minerva Han’ın bodrumundaki Kasa Galeri’de sergileniyor.
İstanbul’da olanlar, İstanbul’a yolu düşenler pazar hariç her gün Kasa Galeri’deki sergiyi, pazartesi hariç her gün Sultanahmet’te Türk ve İslam Eserleri Müzesi’ndeki, Alev Ebüzziya’nın sergisi ile müzenin daimi sergisini ve de giriş katında yeni açılan "Saklı Hazineler" sergisini gezebilirler.
Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nde yer kıtlığı nedeniyle sergilenemeyen 25 bini aşkın eserden seçmeler düzenli olarak gün ışığına çıkarılıyor. Nazan Ölçer Hanım bu zengin hazineden seçtiği 250 parça eser ile "Saklı Hazineler" adını taşıyan bir sergi düzenlemiş. Bu sergi de çok ilginç.
Dönelim Alev Ebüzziya Hanım’a... Alev Ebüzziya, her bir ferdi farklı bir alanda öne çıkmış, başarı kazanmış, bir aileye mensup. Kırk yıldır seramik çanak yapıyor. Kırk yıldır bıkmadan, usanmadan, daha iyisini yapıyor.
Bir insanın işini sevmesi, kendisine belli bir çizgi belirleyerek o çizgide daha iyinin arayışını sürdürmesi "dünyanın neresinde olur ise olsun" başarının kapısını açıyor.
Alev Ebüzziya İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Heykel Bölümü’nden mezun olduktan sonra seramik fabrikalarında tasarım yapmış. Kendisine bir stil geliştirmiş. 1963 yılından bu yana yurtdışında değişik ülkelerde çalışmasını sürdürmüş. Şimdilerde Paris’te yaşıyor.
Alev Ebüzziya’nın çanakları bizim Anadolu evlerindeki bakır aşure tenceresi formunda, çamurdan yapılan nerede ise bakır kap inceliğinde, genelde mavi sırlarla kaplı, kenarına ince bir çizgi çekilen, insanın içini hoplatan seramik çanaklar.
Türk İslam Eserleri Müzesi Müdürü Nazan Ölçer, Alev Ebüzziya’nın sergi kataloğundaki yazısında, "Orta çağ dünyasının sade çizgileri, uzun Osmanlı döneminde bir renk ve desen cümbüşüne dönüşerek kaseleri, kupaları, çanakları sarıp sarmalamıştır... Böyle bir çevrede, bunca zengin bir kültür mirası ile yoğrulmuş bir ortamda dünyaca ünlü bir seramik sanatçısının çıkmaması mümkün olabilir mi?" diye soruyor.
Alev Ebüzziya’nın kırk yıllık sanat yaşamının ürünlerini toplu halde, belki de ona ilham vermiş olan yüzlerce yıllık seramiklerle birlikte Türk İslam Eserleri Müzesi’nde aynı çatı altında sergilenmesi projesini Koç Allianz’ın desteği ile küratör Haldun Dostoğlu gerçekleştirmiş. Haldun Dostoğlu Kasa Galeri "Sır" sergisinin de küratörü.
Türk İslam Eserleri Müzesi’nde, insanı etkileyen tarihi dekor ve yüzyıllardan kalan eserler arasında Alev Ebüzziya’nın 300 parça seramik koleksiyonu hiç mi hiç yadırganmıyor. Yüz yıllık eserlerle aynı vitrinde yan yana duran çanaklar, zaman ötesi veya zaman üstü uyumun ne olduğunu gösteriyor.
İstanbul sergisi Kopenhag şehrinde, "Danimarka Dekoratif Sanatlar Müzesi"nde düzenlenen serginin tekrarı. Sergilenen çanakların çoğu yurtdışındaki müzelerden ve özel koleksiyonlardan gelmiş.
İmkanınız var ise vakit yaratınız. Bu hafta sonu çoluk çocuk Türk ve İslam Eserleri Müzesi’ndeki ve Kasa Galeri’deki sergileri geziniz.