Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Küçük çocuk sahibi 150 çift bir araya gelerek “Capitol Hill Baby Sitting Coop” adında bir sistem oluşturmuş. Amaç isteyen çiftin, çocuğunu gönül rahatlığıyla sisteme dahil bir çifte emanet ederek, geceleri istediği kadar dışarıda kalabilmeleri.
Sistemi işletmek için kartondan kuponlar bastırılmış. Her kupon yarım saatlik çocuk bakımı hizmetinin karşılığını teşkil ediyor.
İsteyen çift örneğin, istediği bir akşam 6 kupon vererek grup üyelerinden bir başka çifte çocuğunu 3 saat için emanet edebilecek.
Tabii ki sistemin işleyebilmesi çocuğa 6 kupon karşılığı 3 saat bakmaya talip olacak bir çiftin de olmasına bağlı.
Her çifte 20’şer kupon dağıtılmış. Gruptan ayrılmak isteyen çiftin ayrılırken 20 kuponu geri vermesi mecburiyeti var. (Açık anlatımıyla, kullanacak, kazanacak ama en sonunda gene 20 kuponu olacak.)
Sistem çalışmaya başlamış? Fakat o da ne? Üyelerin çoğu, “İleride lazım olur? Elimizdeki kupon sayısı azalmasın?” diyerek geceleri evlerinden dışarıya çıkmıyor. Üyelerin çoğu, “Çocuk baktıran olsa da kupon sayımızı artırsak” bekleyişinde.
Bir süre sonra kimse kupon kullanmadığı, her üye çocuk baktırmak için kupon kullanma yerine kupon toplamaya çalıştığı, sonuçta çiftler geceleri sokağa çıkmaz olduğu için sistem çökmüş.

Piyasalar düğümlendi
Bu hikâyeyi, Nobel Ödüllü iktisatçı Paul Krugman’ın 2 Eylül’de The New York Times’ta yayımlanan yazısından özetledim. Krugman’ın yazısının başlığı “İktisatçılar neden bu kadar yanılıyor?” (How did economists get it so wrong?)
Krugman, “1977 yılında The Journal of Money, Credit and Banking dergisinde yayınlanan bu hikaye, dünya ekonomisinin bugünkü durumunu, resesyonu anlatıyor. Talep yok. Sonuçta istihdam sorunu çözülemiyor” diyor.
Krugman, Keynes yandaşı. Müdahale olmadan kendiliğinden resesyonun sona eremeyeceğine inanıyor. Diyor ki, “Klasik iktisatçılara sorarsanız, çocuk bakma grubunun çökmesi imkânsız. Çünkü kupon biriktirmek için geceleri sokağa çıkmak istemeyen çiftlerin sayısı artınca, kupon alarak çocuk bakmak isteyenler fiyatı düşürecek. Bir kupona yarım saat çocuk bakacak yerde bir saat bakacak. O zaman çocuk bakmak isteyenler işsiz kalmayacak. Kuponu olanlar fiyat ucuzladı diyerek kuponlarını kullanacak... Piyasa kendiliğinden dengeye gelecek. Klasik iktisatçılar iddialarını sürdürüyor ama... Ortada bir gerçek var... İşte fiyatların yerlerde sürünmesine rağmen talep yok. İşsizlik artıyor...”

Düğümü hükümet açabilir
Krugman (arz-talebin kendiliğinden dengeleneceğini savunan) klasik iktisatçılardan sonra Friedman’cılara da (faizin piyasayı yönlendireceğine inanan finansçılara) takılıyor... “Hani faiz düşünce, insanlar para harcamaya başlar, talep canlanırdı? Faiz sıfıra indi. N’oldu? Talep neden artmıyor?” diye soruyor.
Bu yazıyı neden yazıyorum? Hükümet ekonominin kendi kendine canlanacağını sanıyor. Bu görüş, bu inanış yanlıştır. Büyük ölçüde düşen talep kendiliğinden canlanamaz. Talep canlanmadan üretim artamaz. Üretim artmadan iş ve aş sorunu çözülemez. Hükümetin 2010 yılında ekonomiye etkin biçimde destek vermesi gerekir.