Yazının sonunda yazılacakları, başında yazayım. Merkez Bankası, bu günlerde duruma müdahale etmeye kalkmamalıdır. Hiçbir şekilde ucuz döviz satmamalıdır. Bankaların döviz açığını ucuz dövizle kapatmak, yurtdışına kaçmak isteyen yabancıların cebine ucuz döviz doldurmak Merkez Bankası'nın işi değildir. Bunu yapmaya kalkacak olanlar bu işin vebalinden ve cezasından kurtulamaz. Hazine, vadesi geldiği için ödeyeceği bonoların parasının piyasada kalmasını, dövize yönlenmesini önlemek için, bundan sonra (en az orta, normalde uzun vadeli) döviz bonosu satışına başlamalıdır. Döviz bonosu, dövize talebi emer. Hükümet daha önceki hataları tekrarlayarak panik içinde yüksek faizli bonoyla piyasadan Türk lirası toplamayı hiçbir şekilde düşünmemelidir. Dengeler oluşuncaya kadar, dalgalanma devam edecek... Döviz fiyatında düzeltme gerçekleşince dalgalanma duracak. Bu bir kaçınılmaz durumdur. Paniğe kapılmaya gerek yok. Bu düzeltme kaçınılmazdı.Bugünlere biz Merkez Bankası'nın yanlış/hatalı politikaları, yüksek faiz/ucuz döviz politikası sonucu geldik.Başından beri yazıyoruz. Yüksek faiz, ucuz döviz politikası yanlıştır. Sürdürülebilir bir politika değildir. Merkez Bankası, tek hedefe kilitlendi: Fiyat istikrarı. Bunun için faizi yüksek, dövizi ucuz tuttu. Bunun sonucunda enflasyon düştü ama (1) Cari açık (döviz açığı) büyüdü, (2) İstihdam sorunu ciddileşti. Merkez Bankası, "istihdam ve cari açık" sorunlarının bankayı ilgilendirmediği görüşünü savundu. Tam tersine, bu sorunlar "fiyat istikrarının sürdürülebilir olmasını engelliyor. Bu sorunlar ekonomiyi çıkmaza sürüklüyor" uyarıları dikkate alınmadı. Merkez Bankası "cari açık/döviz açığı" sorununun, bir gün dövize hücuma yol açacağını, döviz fiyatını yükselteceğini umursamadı. Açık anlatımla, bugünkü durum sürpriz değildir. Bu dalgalanma ve bu düzeltme normaldir.Gerçekçi olalım: Düzeltme sonucu döviz fiyatı yükselecek. Faiz fiyatı (geçici olarak da olsa) yükselecek. Fiyatlar (az da olsa) yükselecek. Paniğe gerek yok Çünkü döviz fiyatı hem ithal mallarının, hem de üretim girdilerinin fiyatını artıracak. Ucuz döviz nedeniyle fiyatlarını dizginleyenlere zam fırsatı yaratacak.Yüksek faiz, ucuz döviz politikasının uygulandığı dönemde Türk lirasında kalanlar kaybetti. Dövize geçenler büyük kârlar elde etti. Hazine kâğıtlarına yatırım yapanlar abat oldu. Bütün bunlar bir tercihtir. Kâr da zarar da bir tercihin sonucudur."Döviz fiyatı yükseliyor, dövizle borçlananların Türk lirası borcu artacak, faiz yükselirse, bono fiyatları düşecek, bonoya yatırım yapanlar zarar edecek" diyerek, bir zamanlar bu tercihleriyle yüksek kazanç elde edenlerin, döviz ve faiz riskini devlete ödetmeye kalktıkları görülüyor.Sakın ha... Merkez Bankası'nın yerlisiyle, yabancısıyla kimseye döviz satma hakkı yoktur. Kazananlar kazandıklarında kazancı kendi becerilerine bağlıyor da, kaybederken kayıpları neden devlete (sonunda bu halka) ödetmek istiyor?Telaşa, paniğe gerek yok. Bu dalgalanmanın normal olduğunu kabul eder ve sakin sakin düzeltmenin tamamlanmasını izlersek, dalgalanma ekonomiyi ve halkımızı daha az etkiler. guras@milliyet.com.tr Beklenenler gerçekleşiyor