Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Farkında değiliz, ama büyüyoruz. Hem de az buz değil... Nerede ise kriz öncesindeki büyümenin de üzerine çıkacağız.
Büyüme demek üretim artışı demektir. Ülkede üretilen mal ve hizmetlerin (katma) değeri milli geliri oluşturur. Üretim artar ise, milli gelir (GSYİH - gayri safi yurtiçi hasıla) de artar.
Bu yılın ilk yarısında sanayi üretiminde beklenmedik biçimde artış oldu. Üçüncü üç aylık dönemde artışın devam ettiği tahmin ediliyor. Artış dördüncü üçt aylık döneminde de devam eder ise, beklenmedik / umulmadık bir büyüme hızı ortaya çıkabilir. Hatta kriz öncesi büyüme hızını da aşabiliriz.

Bu yazıda anlatacaklarımı, vereceğim rakamları değerlendiriken sayın okuyucularımın iki noktaya dikkat etmeleri gerekir.
(1) Milli gelirdeki büyüme tarım, sanayi ve hizmet kesimlerindeki üretim artışına dayanır. Bize büyüme ümidi veren bilgiler sanayi üretimindeki artış rakamları. Tarım ve hizmetlerle ilgili bilgiye sahip değiliz. Ama sanayiin bir özelliği var. Her ne kadar sanayi üretimi milli gelirin yaklaşık yüzde 30’unu oluşturuyor ise de sanayi üretimindeki artış veya gerileme yıllık büyümeyi (GSMH artışını veya azalaşını) belirliyor.
(2) Bizim GSYİH’miz 2000 yılında yüzde 7.2 arttı. 2001 yılında yüzde 7.4 azaldı. Biz 2002 yılında üretimi (GSYİH’yi) en az yüzde 7.4 artırır isek, 2000 sonundaki gelir seviyesini çıkabiliriz. Bunun altındaki büyüme oranları bizi gene 2000 yılı gelirinin altında bırakır.
Bu açıklamalardan sonra gelelim 2002 yılının ilk altı ayında olan bitene.
Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) toplam sanayi üretiminin yaklaşık yüzde 80’ini oluşturan, 3 bine yakın işyerinden her ay üretim rakamlarını topluyor. Değerlendiriliyor. Bu bilgilere göre, bu yılın ilk üç ayında sanayi üretiminde yüzde 2.8 oranında artış oldu. Artış, ikinci üç ayda, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11.9 üzerine çıktı. Yılın ilk altı ayında ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7.4 arttı. Halbuki geçen yılın aynı döneminde yüzde 6.3 gerilemişti. 2002 yılının ilk altı ayında yüzde 7.4 ortalama sanayi üretim artışı çok iyi artıştır. Kriz öncesi dönemin altı aylık yüzde 3.5 oranındaki artışın da üzerindedir.

DİE, Aylık Sanayi Üretim Endeksi temmuzda da üretimde artışın devam ettiğini gösteriyor. Üçer aylık ve aylık sanayi üretim artışlarına dayalı bir tahmin yapıldığında yıl sonunda milli gelirdeki artışın (büyümenin) yüzde 6’nın üzerine çıkabileceği ümidi beliriyor. Hatta iyimser tahmin ile, kriz dönemindeki yüzde 7.4 GSYİH kaybını giderecek bir büyümeden söz etmek mümkündür.
Şimdi sorulacak: "Sanayide üretim artıyor da, nerede bu mallar? Kim alıyor bunları?" Ben de cevaplayacağım: "Devlet İstatistik Enstitüsü’nün İhracat Miktar Endeksi’ne göre, üretimden ihracata giden mallar (değer olarak değil) miktar olarak 2002 yılının ilk altı ayında yüzde 15.0 oranında, son bir yıllık dönemde ortalama olarak yüzde 20.1 oranında arttı. Sanayi üretim artışını ihracat emiyor. Artan üretimi halkımız değil, yabancılar tüketiyor. Talep içeriden dışarıya kaydı.

7.4 üretim artışı oldu
• Geçen yılın ilk altı ayında ise yüzde 6.3 gerileme olmuştu.
• Bu gidişle yıl sonu itibariyle üretim artışı yüzde 6’nın üzerine çıkabilir.