IMF bizimle gurur duyuyor. Nasıl duymasın? İbrahim Turhan'ın (Anlayış, Ekim 2003) anlatımıyla "Devletimiz, yatarıma ayırdığı paranın 7.5 katı faiz ödüyor. Kişi başına 120 dolar sağlık, 720 dolar faiz ödemesi yapar hale geldi. Devlet harcamalarından eğitime ayrılan pay 1992 yılında yüzde 19 iken yüzde 8.7'ye düştü. En varlıklı yüzde 1'lik nüfus ile en fakir yüzde 1'lik nüfus arasındaki gelir farkı 332 kata ulaştı. Nüfusun yüzde 30'u ayda 48 dolar ile 340 dolar arasında geçinmeye çalışıyor. İşsizlik oranı, tarım dışı sektörlerde yüzde 14.6'ya, genç nüfusta yüzde 26'ya tırmandı.
Ama ne gam? Yüzde 25, yüzde 35 oranında yıllık reel faiz ödediğimiz günlerde bile borç ödemelerimizi hiç aksatmadık. Aksatmıyoruz. IMF'nin her dediğini yaptık. Yapıyoruz. IMF bizimle gurur duymasın da kiminle duysun!.."
Şimdi IMF uzmanlarını izliyoruz. 18'inci stand - by anlaşmasının 7'nci teftişinin 2'nci perdesi için geldiler. Bizim bundan sonra ne yapmamız gerektiğini söyleyecekler. Biz de ne söylerlerse yapacağız.
Bu ülkede yaşayan 72 milyon insan ne yiyor, ne içiyor? Nerede okuyor, nerede tedavi oluyor? Bu ülkede ne yatırım yapılıyor, ne üretiliyor?.. Bunlar önemli değil. "Faiz dışı fazla hedefi tutturulsun. Borç çarkı aksamadan döndürülsün, yeter..."
Ben IMF'ye karşı değilim. "IMF'yi kovalım, işimize bakalım" demiyorum. Durum tespiti yapıyorum... "Bu işte bir yanlışlık var... IMF'ye bu kadar teslim olmayalım... Bu ülkede yaşayan insanları da düşünelim" diyorum. Çünkü "Önce şu birikmiş borcu ödeyelim de sonra yatırımı, üretimi, insanı düşünürüz diye beklersek, biz daha çooook bekleriz. Bekleye bekleye de eririz" diye korkuyorum.
Sayın okuyucularım... IMF bizim ile neden uğraşıyor? Neden bizi bu kadar çok sıkıyor? Çünkü Türkiye IMF'nin iki büyük müşterisinden biri... IMF'nin öyle sanıldığı kadar doğru dürüst müşterisi yok. Türkiye'den başka "uğraşacağı" ülke yok...
Bu yazının altında IMF'nin yayın organından (IMF Survey, 19 Ocak 2004) derlediğim bir tabloyu bulacaksınız. IMF'nin 16 ülke ile stand - by'a (istikrar programına - niyet mektubuna) dayalı ilişkisi var. Ama tüm bu ülkelerin kullandığı kredinin yüzde 88'ini Türkiye ile Brezilye kullanıyor. Brezilya söz dinlemez, ne yaptığı belirsiz bir ülke. Bugüne kadar hiçbir ülkede parlak bir başarı elde edemeyen IMF çalışanları için Türkiye eşi bulunmaz bir "laboratuvar"... Veriyorlar ilacı... O ilaç öldürüyor ise, bir başkasını deniyorlar... O da olmaz ise ne gam? Ama ya ilaç tutarsa? O zaman da alkış alacaklar...
Tabloya iyi bakınız. IMF dünyada toplam 58 ülkeye üç kuruş beş kuruş "attırmış"... Doğdu dürüst el koyabildiği 5 ülke var. Onlar da Brezilya, Türkiye, Arjantin, Uruguay, Kolombiya. Bu 5 ülke içinde de Batı'daki tek ülke Türkiye... Bu durumda IMF çalışanlarının işleri güçleri Türkiye olmasın da ne olsun? Türkiye'nin başı dertte olmasa ne ile uğraşacaklar?
Açılan Kredi | Kullanılan Kredi | |
1) Brezilya | 22.821 | 17.200 |
2) Türkiye | 12.821 | 10.780 |
3) Arjantin | 8.981 | 1.830 |
4) Uruguay | 2.128 | 1.476 |
5) Kolombiya | 1.548 | 0 |
6) Dominik Cumhuriyeti | 437 | 87 |
7) Peru | 255 | 0 |
8) Bulgaristan | 240 | 188 |
9) Ekvador | 151 | 61 |
10) Hırvatistan | 105 | 0 |
11) Bolivya | 85 | 64 |
12) Ürdün | 85 | 11 |
13) Guatemala | 84 | 0 |
14) Bosna - Hersek | 67 | 55 |
15) Makedonya | 20 | 8 |
16) Dominika | 3 | 3 |
STAND - BY (16 ülke) | 49.835 | 31.763 |
EFF (3 ülke) | 4.432 | 3.615 |
PRGF (39 ülke) | 4.793 | 2.229 |
TOPLAM (58 ülke) | 59.060 | 37.607 |
Özay Şendir
Özel’den Sosyalist Enternasyonel mesajları ve İsrail
23 Mayıs 2025
Cem Kılıç
Üretken yapay zekâ dört işten birini tehdit ediyor!
23 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Hayal bile kuramıyoruz!
23 Mayıs 2025
Zafer Şahin
Rakamlar yalan söylemez
23 Mayıs 2025
Abdullah Karakuş
Suriye, İsrail ve karıştırıcılar
23 Mayıs 2025