Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İran ABD'nin desteğiyle 1958 yılında Uluslararası Atom Enerji Ajansı'na üye oldu. 1968 yılında Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması'nı (NTP) imzaladı. Şah'ın kurduğu Atom Enerjisi Kurumu daha sonra Nükleer Araştırma Merkezi'ne dönüştü. Tahran ve Şiraz üniversiteleri nükleer mühendislik eğitimi vermeye, uzman yetiştirmeye başladı.ABD İran'la 1977 yılında nükleer işbirliği anlaşması imzaladı. Bu anlaşmaya göre Amerikalılar İran'da 8 nükleer santral kuracaktı. Benzer anlaşmayı Fransa imzaladı. Fransızlar da 2 nükleer santral kurmayı üstlendi.1979 Şubat ayında Şah'ın devrilmesiyle Batı'nın politikaları değişti. İran Şah zamanında Batı'nın gözdesiydi... Amerika, SSCB'ye karşı İran'ı nükleer silahla donatmak istiyordu. Bu nedenle Şah, nükleer teknoloji konusunda ABD'nin desteğini kazandı. ABD 1967 yılında İran'a 5 megavatlık ilk hafif su araştırma reaktörünü sattı. Tahran'a kurulan bu reaktör yüzde 93 zenginleştirilmiş uranyum kullanıyordu. ABD İran'a 5 kg yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyum verdi. Buşehr'de inşa edilecek 1300 megavat gücündeki ilk nükleer santralın yapımını Alman Siemens grubu üstlenmişti. 1974 yılında temel atıldı.Buşehr, İran Körfezi'nde, Kuveyt ile Suudi Arabistan'a karşı, bir sahil şehridir.Bu santralın hikâyesini, Murat Sabuncu'nun yönetiminde yayımlanan haftalık Tempo dergisinde Doğan Ertuğrul geniş bir şekilde yazdı.Santralın tamamlanması için 2 bin İranlı ve Alman uzman çalışırken ve de santralın bir numaralı reaktörü yüzde 85, iki numaralı reaktörü yüzde 65 oranında gerçekleştirilirken, İran'da devrim oldu.Devrimden sonra Siemens nükleer santralı tamamlamayacağını, onun yerine doğalgaz santralı kurabileceğini bildirdi.Uzun süre tamamlanmamış durumda kalan santralın tamamlanması için İranlılar Ruslarla anlaştı. Şimdilerde çoğu Rus uyruklu 1500 kişi nükleer santralı tamamlamaya çalışıyor. ABD önce sevdi, şimdi dövüyor Fakat İran'da nükleer santral yapılırken, bu projeyle bağlantılı olarak İran'ın 3 farklı şehrinde daha başka tesisler kuruldu.(1) İsfahan'da bir uranyum dönüştürme santralı var. Burada ham uranyum zenginleştiriliyor. Bilindiği gibi zenginleştirme demek, ham uranyum madeninde binde 7 oranında mevcut olan uranyumu yüzde 4 oranına yükseltmek demektir. Yüzde 4 zenginleştirme enerji santralı için yeterli.Fakat zenginleştirme daha üst orana yükseltilince, bu zenginleştirilmiş uranyumla silah yapılıyor.(2) Natanz Nükleer Merkezi özellikle silah yapımında kullanılabilecek yüksek oranlı uranyum zenginleştirme işinde ihtisas sahibi.(3) Arak Nükleer Merkezi'nde ise ağır su üretiliyor. Ağır su zenginleştirilmiş (silah yapımında kullanılabilecek) uranyumun alternatifi olan plütonyum denilen madenin elde edilmesinde kullanılıyor.1967 yılında İran'a yüzde 93 zenginleştirilmiş uranyum kullanan bir reaktör ve 5 kg zenginleştirilmiş uranyum hediye eden, reaktörü Tahran Üniversitesi'nde kurarak bu reaktörde uranyum zenginleştirmeyi İranlılara öğreten ABD, şimdilerde uranyumun zenginleştirilmesini önlemek için İran'a baskı yapıyor. guras@milliyet.com.tr Hem bilgi hem tesis var