Olayların içinden Milliyet gazetesinde yıkılan villaların bulunduğu bölgenin hava fotoğrafları yayımlandı. Bu fotoğraflardan birinin küçük bir bölümünü bu yazının altında bulacaksınız. Önce fotoğrafları çeken Yalçın Çınar'ı alkışlayayım. Yalçın Çınar hava fotoğraflarıyla Türk basınında çok önemli bir sayfa açtı. Her fotoğrafı tek başına "yazısız bir haber" değeri taşıyor. Kanunun kestiği parmak acımazmış. Mahkeme karar verdi. Sarıyer'de 22 yıl önce ruhsat alınarak yapımına başlanan, daha sonra ruhsatın dayanağı olan İmar Yasası'nın 47'nci maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptali nedeniyle tamamlanamayan binaların bazıları yıkıldı. Fotoğrafa bakınız. Önde yıkılmakta olan binalar görülüyor. Binalar iki katlı. Birbirinden uzak, mimari bakımdan çevreye uyum gösterecek ve güzellik katacak biçimde yapılmış. Bölgenin yeşillendirilmesi için boş alanlar geniş tutulmuş.Yıkılacak binaların hemen arkasında, bir cami çevresinde yoğun bir yapılaşma var. Binalar binaların üzerine binmiş. Gücü yeten kat üstüne kat çıkmış. Yeşile yer kalmamış. Bunların yıkılması söz konusu değil. Çünkü bunlar ruhsat alınmadan yapılan binalar. Bizim yukarıda yayımlanan fotoğraftan hareket ederek tartışmamız gereken bir konu var: İstanbul'da kötü binalar iyi binaları yok mu edecek? Çünkü İstanbul'da ruhsata dayalı olarak bine inşa etmek ne kadar zor ise ruhsat almadan "gecekondu-gündüzkondu" inşa etmek o kadar kolay hale gelmiş durumda. Ruhsatlı binalar için söz konusu olan sınırlamalar, ruhsatsız binalarda dikkate alınmıyor.Çünkü ruhsatlı bina, geniş arazi içinde inşa edilen bina "zenginin binası", gecekondu-gündüzkondu ise "garibanın binası" olarak değerlendiriliyor. Bu tür değerlendirme ise gecekondulaşmayı-gündüzkondulaşmayı teşvik ediyor.Tekrarda yarar var, Sarıyer'de mahkeme kararı sonucu yıkılan binalar yıkıldı. Geriye dönüş yok: Ama biz ileriye bakalım. Daha doğrusu aşağıdaki fotoğrafa bakalım. İstanbul'da nasıl bir yapılaşma istiyoruz?Öndeki binalar gibi mi, yoksa arkadaki beton yığını gibi mi? Seçiminizi yapınız. Gecekondulaşma teşvik ediliyor AB'nin temeli Roma Anlaşması ile 1957 yılında atıldı. Bizim kademeli olarak tam üyeliğe geçişimizi hedef alan Ankara Anlaşması 1963'te (1971 değil) imzalandı. guras@milliyet.com.tr Düzeltme:
Tunca Bengin
Trump-Musk-Derin Devlet üçgeni...
9 Haziran 2025
Cem Kılıç
Yeni mezuna GSS borcu 2 yıl yok
9 Haziran 2025
Abdullah Karakuş
Bayram notları ve bayramlaşmalar
9 Haziran 2025
Hakkı Öcal
Netanyahu’nun intikamı çok acı olacak
9 Haziran 2025
Dr. Demet Erciyes
Çok uyku akıl sağlığını bozabilir mi?
9 Haziran 2025