Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Bankalarımızın işadamlarına ve firmalara verdikleri krediler toplamı 35 katrilyon lira. Bankalardaki toplam mevduatın yüzde 29’u dolayında. Bundan 7 ay önce bankalar toplam mevduatın yüzde 34’ünü kredi olarak kullandırıyordu.
Demek ki, ya kredi talebinde daralma var, ya da bankalar kaynaklarını işadamlarına ve firmalara kredi olarak verecek yerde başka alanlara yönlendiriyor.
Şimdilerde bankaların en iyi müşterisi Hazine... Hazine her gün bono satıyor. Bankalar temmuz ayında satılan bonolarına yüzde 72.1 ortalama faiz karşılığı para yatırıyordu. Dünkü ihalede bankalar yüzde 68.0 birleşik faiz ile bono satın aldı.
Hazine bonolarının vadeleri 9 ay - 12 ay gibi uzun vade. Buna rağmen faizin cazibesinde bankalar mevduat ve repo olarak topladıkları paralar ile yaklaşık 30 - 32 katrilyon liralık Hazine bonosu ve tahvil satın almış durumda.
İşadamına, firmalara kredi vermek güç, riskli bir iş, hemi de talep yok. Hazine bonosunun faizi iyi, ama vadesi uzun. Likiditesi yok. Faiz riski var. Bir yanda bu dertler, öte yanda, istikrarsızlık nedeniyle devamlı "likit" kalmak arayışındaki bankalar büyük miktarda parayı kasalarında tutuyor veya tutmak zorunda kalıyor.

Bankalar yüzde 45, yüzde 50 mevduat faizi ödeyerek topladıkları parayı "sıfır faiz" ile kasalarında tutar ise batarlar.
O nedenle de kasalarındaki parayı her akşam bir yere satmak isterler.
Bankanın kasasında gündüz biriken paranın gece iki alıcısı vardır: (1) O günü hesabı açık verdiği için, hesabı kapatmak arayışındaki bankalar ile (2) Merkez Bankası.
Merkez Bankası daha önceden açıkladığı faiz oranı ile bankaların paralarını gecelik veya haftalık kabul eder.
Bankaların gecelik veya haftalık olarak Merkez Bankası’na teslim ettikleri paranın toplamı da 7 - 8 katrilyon lira dolayındadır.
Merkez Bankası’nın bankalardan topladığı bu gecelik paraya ödediği faiz, ülkedeki faiz oranlarını etkileyecek bir faizdir.
Önceki güne kadar Merkez Bankası bankaların bir gece için yatırdıkları paraya yüzde 48, haftalık paraya yüzde 49 faiz veriyordu. Yüzde 49 faizin birikimli getirisi yüzde 62’ye ulaşıyordu.
Önceki gün Merkez Bankası gecelik ve haftalık faizi yüzde 46’ya indirdi. Yüzde 46 faizin yıllık birikimli getirisi yüzde 58 dolayındadır.
Demek ki, bankalar ellerindeki parayı kredi olarak kullandırmıyor, kullandıramıyor ve de Hazine bonosu ve tahvile yatırmıyor, likit olarak bulundurmak istiyor ise, Merkez Bankası’na yıllık birikimli yüzde 58 dolayında bir getiri karşılığı vermek şansına sahipler.

Merkez Bankası ne oldu da bu gecelik faizi indirdi?.. Bu yıl sonunda enflasyonun yüzde 35’lere inmesi bekleniyor. Merkez Bankası hesaplarına göre enflasyon yüzde 35’in de altına inecek. TEFE’de yüzde 33, TÜFE’de yüzde 30 enflasyon hesabı yapılıyor. Enflasyon bu kadar gerileyecek ise bugünkü Hazine bonosu faizleri, yüzde 30 reel getiri bugünkü Merkez Bankası gecelik faiz oranları yüzde 21 reel getiri anlamına gelir.
Merkez Bankası bankaların paralarına gecelik olarak ödediği faizi aşağıya çekerek piyasaya işaret veriyor. O işaret alındı ki, alınmış olmalı ki, faizin indiriminin ertesi günü gerçekleşen bono ihalesinde Hazine bonosu birleşik faizi yüzde 70’lerden yüzde 68.0’e geriledi. Şimdi bankalar mevduat faizlerini de birer, ikişer puan indirecek... Ama bu nereye kadar gider? Bilinemez... Çünkü bu iş bu kadar basit olsa Merkez Bankası faizlerini daha önce indirirdi... Sadece yüzde 46’ya indirmek ile kalmaz, yüzde 30’lara çekerdi... Merkez Bankası’nın faiz oranları önemli ama, daha önemli olan parayı ellerinde bulunduranların gelecek hakkındaki bekleyişleri, geleceğe güvenleri ve de faizin bekleyişlerinin altına inmesi halinde dövize yönelme ihtimalleri...