Olabilir de... Olmayabilir de...

Başbakan Yardımcısı Sayın Babacan dün bir konuşma yaptı. IMF ile ilişkiler konusunda da açıklamalarda bulundu. Sayın Babacan diyor ki,
- IMF ile anlaşma olabilir de... Olmayabilir de...
- Olursa 2 yıllık olur. Ama “olursa” demek, olmama ihtimali de var demektir.
- Olmuş bitmiş bir şey yok, müzakerelere devam ediyoruz. Ama yüz yüze değil. Elektronik ortamda mesajlaşıyoruz.
- IMF ile müzakerelerde ana sorunlar aşıldı. Ama detayda sorunlar var.
- Ama bugün için müzakerelerde iyi bir noktadayız.
- Olası anlaşma aciliyetten değil, büyümeyi desteklemek için olacak.
- Müzakerelerde iyi bir noktadayız.
- Ama sonuca varamadık. Varmadan hiçbir beklenti yaratmak istemiyoruz.
- Küçük detaylarda iki tarafın da takılabileceği noktalar olabilir.
- Ama anlaşmanın 2 yıl süreli bir stand-by anlaşması olması konusunda mutabakat sağlamış durumdayız.
- İki yıl sonra, 2011 yılı sonunda durumu değerlendirmek istiyoruz.
- IMF ile anlaşılırsa, bu anlaşma orta vadeli programı, ekonominin büyümesini destekleyen bir anlaşma olacak.
- IMF’den gelen para Merkez Bankası’na rezerv
olarak girecek.
- Merak etmeyiniz. Anlaşma olursa, anlaştık diyerek
açıklama yaparız.

Yılbaşı şekeri
Görüldüğü gibi Sayın Babacan yeni yıla girerken IMF yanlılarına da karşıtlarına da “şeker” dağıtmış oldu.
Çünkü IMF ile anlaşmanın zorunlu olup olmadığı konusunda görüş birliği yok.
- Büyük iş çevreleri, bankacılar, borsacılar, yabancı sermaye grupları IMF ile anlaşmayı “olmazsa olmaz” diye değerlendiriyor.
- Başbakan Sayın R. T. Erdoğan IMF’siz yola devamdan yana.
- AKP’nin üst kadrolarıyla, Maliye, Hazine ve Merkez Bankası bürokratları IMF ile anlaşmanın ekonomide kaynak sorununun çözümüne destek vereceğine inanıyor.
- Bazı iktisatçılar IMF ile
yeni bir anlaşmaya ihtiyaç olmadığını ısrarla vurguluyor.
- “Türkiye dış kaynak olmadan büyüyemez, mutlaka borçlanmalıyız “diye düşünenler, IMF’siz yaşanamayacağını savunuyor.
- “IMF’nin parası önemli değil. IMF’ciler bizi denetler” diyenler, IMF ile mutlaka anlaşılması gerektiğini
öne sürüyor.

IMF’siz de olabiliyor
“IMF ile anlaşma olsun. Parası önemli değil. IMF’nin Türkiye’nin arkasında olduğunu dünya âlem görür” diyenler, bu anlaşma sayesinde Türkiye’nin kolaylıkla yabancı sermaye çekeceğine, kolay ve ucuz borç para bulacağına inanıyor.
Bir yıldır sabah kalkıyoruz IMF, akşam yatıyoruz IMF... Anlaştık, anlaşamadık... IMF’siz de yaparız... Hayır yapamayız... Olsa da olur, olmasa da olur tartışmalarıyla para ve finans piyasasında oyunlar oynanıyor. Birileri alıyor, birileri satıyor...
Sayın Babacan’ın konuşmasıyla yılbaşı öncesi piyasa gene hareketlenecek. Gene birileri kazanacak, birileri kaybedecek...
(Bana sorarsanız... Bu IMF işinden “gına geldi”... Unutalım bir süre bu IMF işini. Anlaşmayı rafa kaldıralım. Bugüne kadar kör topal idare ettik. Bundan sonra da açlıktan (dövizsizlikten) ölmeyiz. Kendi yağımızla kavrulmayı öğrenelim.)