Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bilgisayar pazara çıkınca “ileri teknolojiye dayalı halka dönük ürünlerin satıldığı” özel perakende mağazaları açılmaya başladı. Bunlara “teknomarket” denildi.
Bizde ilk açılan teknomarketler Vatan ve Bimeks idi. Onları Teknosa izledi. Teknosa zincirleşmeyi ve ülke geneline yaygınlaşmayı başlatarak sektörün oluşmasına liderlik etti. Zamanla büyüdü. Şimdilerde 65 ilde 240 mağazası var. Daha sonra Gold, Teknolojix, Gizerler, Egemen pazara girdi.
Derken dünya devleri Türkiye’de market açmaya başladı. Amerikan Best Buy (dünya birincisi), Alman Media Saturn firmasının markaları (dünya ikincisi) Media Markt ve Saturn, İngiliz Dixons grubunun (dünya üçüncüsü) markası Electroworld, Fransız Darty (dünya dördüncüsü) şimdi Türkiye’de yerli firmalarla rekabet ediyor.
Türkiye’de teknomarketlerin pazarladıkları ürün çeşidinin yıllık pazarı 10 milyar dolar dolayında. Teknomarketlerde ağırlıklı olarak IT (haberleşme teknolojisi) ürünleri, bilgisayarlar, yazıcılar, haberleşme aletleri (cep telefonları, sabit hat için telefonlar ve modemler), tüketici elektroniği, panel TV’ler, dijital kameralar, mp3 ve mp4 çalarlar, oyun konsolları, kişisel bakım ürünleri, beyaz eşya, kahverengi eşya, TV ve küçük ev aletleri ve bu ürünler ile kullanılan aksesuarlar satılıyor.
Dünya devi teknomarketlerin Batı ülkelerindeki mağazalarında bu ürünlerin tamamı var. Ama Türkiye pazarı bir özellik taşıyor. Bizde beyaz eşyanın yüzde 90’ı Arçelik, Vestel, Profilo Bosch gibi firmaların mağazalarında ve çeyiz dükkânlarında satılıyor. Yerli üreticilerin TV’leri ve küçük ev aletleri de aynı şekilde pazarlanıyor. Cep telefonlarını da genelde servis sağlayan şirketlerin açtıkları veya destekledikleri mağazalar satıyor.
Bu nedenle yabancı teknomarketler bazı ürün ve marka çeşitliğinde zorlanıyor.
Teknosa Genel Müdürü Mehmet Nane‘ye teknomarketlerde genelde en çok hangi ürünlerin satıldığını sordum. Türkiye’de cep telefonları en çok satılan ürünmüş. Doyum oranı yüzde 90’lara ulaşmış ama yenilenme yaşının 2.5 yıl olması ve G3 gibi yeni nesil ürünlerin piyasaya çıkması nedeniyle büyük hareket cep telefonlarında imiş. Cep telefonlarını bilgisayarlar takip ediyormuş. Bilgisayarda da satış dizüstünde yoğunlaşmaya başlamış. Tüketici elektroniğinde de öne çıkan ürün panel LCD TV göstericileri olmuş.

Yerliler ezilmiyor, büyüyor
Mehmet Nane yerli teknomarketlerin dünya devleri karşısında ezilmediklerini, pazar bilgileri, hizmet kaliteleriyle büyümeyi sürdürdüklerini, pazar paylarını koruduklarını anlattı.
Her tüketici gibi ben de en çok gazete ilanlarına yansıyan fiyat rekabetinin perde arkasını merak ediyordum. Onu da sordum soruşturdum. Bana verilen bilgiye göre fiyat rekabetinde satılan ürünler iki gruba ayrılıyormuş. (1) Müşteriye “gel gel” yapmak için satışa sunulan sadece sınırlı sayıdaki üründe fiyatlar yüksek oranlarda düşürülüyor, reklam amacıyla zararına satış yapılıyormuş. (2) Değişen ve gelişen teknolojide bir önceki kuşak teknolojiyle üretilen ürünlerde stok eritmek için fiyatlar büyük ölçüde aşağıya çekilebiliyormuş.
Okuyucularımı uyarayım. Örneğin panel TV, dizüstü bilgisayar alanlar sadece ekranın büyüklüğüne, fiyatına ve markaya bakıyor. Halbuki bu tür yüksek teknolojideki aletlerin özelliğine göre fiyatlar büyük ölçüde değişiyor.
İleri teknoloji arayanlar ve parası olanlar ne aldıklarını iyi soruştursunlar. Parası sınırlı olanlar, bir önceki teknolojiye sahip olan, fakat işlerini görebilecek aletleri daha ucuza satın alabileceklerini bilsinler.