Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


TSKB (Türkiye Sınai Kalkınma Bankası) ile Sınai Yatırım Bankası (SYB) birleşti. Daha doğrusu TSKB'nin içine giren SYB yok oldu. Ama yok olurken TSKB'yi de eritti.
Bu iki banka mevduat kabul etmedikleri için kamuoyunda tanınmaz. Bunlar yatırım bankalarıdır. Özel sektörde büyük kuruluşların ortaya çıkmasına imkan veren kredi müesseseleridir.
1950 yılı sonrasında özel sektörde gerçekleştirilen hemen her büyük yatırımın temelinde TSKB'nin harcı vardır. Bossa, Arçelik, Profilo, Eczacıbaşı İlaç, Çanakkale Seramik, Demir Döküm, Vatan Konserve, Sungurlar, Sunta, Durmuş Yaşar ve Oğulları (DYO) Boya, Şişe Cam, Elginkan, Hektaş, Akın Tekstil, General Electrik Ampul, Çavuşoğlu Boya, Mutlu Akü, Koruma Tarım, Metaş, Otosan, Eti Bisküvi, Borusan, Erel Çelik (Arçelik) gibi fabrikalar TSKB'nin proje yardımı ve döviz kredisi ile kurulmuş fabrikalardır.
1950'li yıllarda Türkiye'de döviz ve de müteşebbisin büyük projeler gerçekleştirme deneyimi ile yeteneği yoktu.
Dünya Bankası'nın teknik ve parasal yardımı ile TSKB kuruldu. TSKB bir yatırım bankası olarak güçlü profesyonel kadrolar yetiştirdi. Bu kadrolar müteşebbis için yabancı olan proje hazırlama, fizibilite (yapılabilirlik raporu) düzenleme, pazar araştırması yapma, makine seçme gibi konularda, müteşebbise yardımcı olarak özel sanayiin gelişimine destek verdi.
TSKB'nin döviz kaynağını Dünya Bankası sağlıyordu ama, TSKB'nin ana ortakları büyük bankalardı. TSKB kısa sürede güçlü bir kurum oldu. Başarısı karşısında Dünya Bankası TSKB modeline dayalı olarak başka ülkelerde benzerlerinin kurulmasını sağladı.
TSKB genelde yatırım kredisi veriyor, kuruluşların yatırımına yardımcı oluyordu. Özel sektörde TSKB tarafından temeli atılan büyük kuruluşların orta ve uzun vadeli döviz ve döviz cinsi işletme kredisi ihtiyaçlarını karşılamak için de 13 yıl sonra Sınai Yatırım Bankası (SYB) kuruldu. SYB'nin ortakları da TSKB ortağı olan bankalardı.
Türkiye serbest döviz kuru sistemine geçtikten sonra TSKB ve SYB'nin döviz kredileri önemini kaybetti.
Ama TSKB güçlü teknik kadrosu ile proje, fizibilite (yapılabilirlik) teknoloji seçimi gibi konularda sanayiciye yardımı sürdürdü. Anadolu'daki müteşebbislere önem vermeye başladı.
SYB ise, rolünü diğer ticaret bankalarına kaptırdığı için fonksiyonsuz kaldı. Giderek zayıfladı. Zarar etmeye başladı.
Her iki bankada da yönetimde kontrol gücüne sahip İş Bankası doğru bir karar vererek SYB'nin TSKB'ye katılmasını ve böylece tasfiyesini sağladı.
Ancak tasfiye sürecinde ters bir durum ortaya çıktı. Şimdilerde fonksiyonunu tamamlamış ve zararlı olan SYB, TSKB içinde eriyecek yerde, TSKB'nin içine giren SYB, TSKB'yi eritiyor. TSKB, elli iki yıllık geçmişi olan, güçlü teknik kadroları, geleneği göreneği ile Türkiye'nin ayakta kalmış az sayıdaki "çağdaş kurumundan biri"dir. Bütün kurumları eline balta geçiren yıkıp döküyor. TSKB'nin yaşaması lazım. Bu ekonominin TSKB'ye ihtiyacı var. Herhalde hem İş Bankası yönetimi, hem TSKB'nin yeni Yönetim Kurulu Başkanı Cahit Koca"mer müessesenin eriyip gitmemesi için bir şeyler yapar da 52 yıllık kurum ayakta kalır. Bankacılık sektöründe uluslararası alanda da saygınlığı olan az sayıda kurum var. Onları yok etmeye değil, benzerlerinin sayısını artırmaya mecburuz.


Not: Parasal değerler trilyon liradır.