Olayların içinden Prim üretimi demek, değişik sigorta hizmetleri karşılığı kişilerin ve şirketlerin bir yılda ödedikleri paranın toplamı demektir. Bu para sigorta şirketlerinin gelirini oluşturur. Sigorta şirketleri prim gelirinin bir bölümü ile sigortalıların hasarlarını, zararlarını ziyanlarını öder. Kalanı sigorta şirketlerinin kârını oluşturur.Son satın almalardan sonra yabancıların toplam prim üretimindeki payları yüzde 70'i aştı. Sigortacılığı bu topraklarda yabancılar başlattı. Biz cumhuriyetten sonra zar zor sigorta şirketleri kurduk. Yabancı sigorta şirketlerinin çoğunu satın aldık. Yabancı şirketlerin yaptıkları işleri Türk şirketleri yapmaya başladı. Türk şirketleri halka sigortanın önemini anlatmak için yıllarca uğraştı. Prim üretim rakamını büyüttü. Yabancıların pazar payı yüzde 10'ların altına düştü. Şimdi büyümekte olan sigorta piyasasının cazibesine kapılan yabancılar Türk şirketlerini satın alıyor. Yabancıların sigorta sektöründeki hâkimiyeti giderek artıyor. Sigorta piyasasının en önemli göstergesi "prim üretimi" rakamıdır. Sigorta sektörü tekrar yabancıların hâkimiyetine giriyor: Dünyanın dev yabancı sigorta şirketleri yanında bizim Türk şirketleri zamanla sektörden tamamen çıkmak zorunda kalacak.(Uyarı: Yabancı sermaye düşmanlığı yapmıyorum. Durum tespiti yapıyorum.)Türkiye'de sigortacılığı, Osmanlı döneminde 1872 yılında İstanbul'da şube açan İngiliz ve Fransız şirketleri başlattı. Kısa sürede çok sayıda yabancı sigorta şirketi piyasaya girdi. 1900 yılında İstanbul'da 43 yabancı sigorta şirketi vardı.Cumhuriyetin ilanından sonra sigorta sektörünü düzenleyici kanunlar yayımlandı. Yerli sermayeyle sigorta şirketleri kuruldu. Anadolu Sigorta 1925 yılında Mustafa Kemal'in direktifiyle kurulan ilk Türk sigorta şirketidir. Bizde sigorta şirketleri uzun yıllar yangın ve trafik sigortası gibi sınırlı alanlarda faaliyet gösterdi. Sonra bunlara deprem sigortası, tarım sigortası gibi yeni alanlar eklendi.Bizde sigorta şirketleri uzun yıllar hayat sigortası, emeklilik sigortası gibi konularda genişleme şansı bulamadı. Halbuki sigorta şirketleri için en cazip sigorta türleri hayat ve emeklilik sigortalarıdır. Çünkü bu tür sigortalar "fon birikimi ve fon yönetimine dayanır."Bireysel gönüllü emeklilik sistemi için kanuni düzenlemeler yapıldıktan sonra, bu tür sigortaları yapmak için "emeklilik sigorta şirketleri" kuruldu. Hayat sigortası piyasası canlandı. 2003 yılından bu yana 11 emeklilik şirketine 1 milyon 142 bin kişi para yatırmaya başladı. Yatırdıkları para 2.8 milyar YTL'yi buldu. Yabancılar piyasaya hâkim Emeklilik şirketleri katılımcılardan her ay topladıkları katkı paralarını fonlarda değerlendiriyor. Değerlemeler sonucu emekli şirketlerinin yönetimindeki fonların toplamı 3.1 milyar YTL'ye ulaştı.Yabancı sigortacılar şirket alırken sadece bireysel emeklilik için mi kuruldu, yoksa her sigorta dalında ruhsatı var mı, diye ayrım yapmıyor ama, anlaşıldığı kadarıyla yabancıları Türkiye'ye hayat ve emeklilik sigortaları konularında piyasanın gelişme potansiyeli çekiyor. guras@milliyet.com.tr Emeklilikte 3.1 milyarlık fon
Tunca Bengin
Trump-Musk-Derin Devlet üçgeni...
9 Haziran 2025
Cem Kılıç
Yeni mezuna GSS borcu 2 yıl yok
9 Haziran 2025
Abdullah Karakuş
Bayram notları ve bayramlaşmalar
9 Haziran 2025
Hakkı Öcal
Netanyahu’nun intikamı çok acı olacak
9 Haziran 2025
Dr. Demet Erciyes
Çok uyku akıl sağlığını bozabilir mi?
9 Haziran 2025