Allah kimseyi IMF kapısına düşürmesin derler ya... İşte o biçim... Nasıl ki, IMF 2000’lerin başında bizi karşısına oturttu, “Neyimiz var, neyimiz yok sattırdı” ise, Yunanlılar da şimdi aynı durumda.
Ülkeler bir şey satmaya alıştı mı, IMF ile ilişkiyi kesse de duramıyor... İşte Türkiye’nin hali... IMF ile ilişkiyi kestik. Hükümet de özel kesim de satışı sürdürüyor.
İnsanlar kendi durumlarına bakmaz, başkalarınınkine acırmış. Birkaç gündür halkımız Yunanlı kardeşlerimizin durumuna acım acım acır hale geldi. Baksanıza haberlere:
- IMF Yunanlılara kamuya ait neyiniz var neyiniz yoksa özelleştiriniz. 2015 yılına kadar özelleştirmeye çıkaracağınız kamu tesislerinden, limanlardan, yollardan, fabrikalardan, gemilerden en az 50 milyar euro toplayınız diyerek talimat vermiş.
- Yunan halkı da IMF tedbirlerinin altında inim inim inlemeye başladığından (Acı ilaç pek çabuk tesirini göstermiş olmalı) tatil yörelerindeki yazlıklarını satışa çıkarmış.
Santorini’deki yazlıklar İstanbul’daki gayrimenkul fuarında alıcı arayacakmış.
Bütün bunlar ne için? Yunan Hükümeti’nin borcunu azaltmak için.
Kendimize acıyalım
Şimdi, Yunanlılara acımayı biraz unutalım. Gelelim kendi durumumuza:
- IMF’nin talimatı doğrultusunda bugüne kadar devletin 199 kuruluşunu özelleştirme adı altında sattık. Bu satışlardan Devlet Baba toplam 41.9 milyar dolar karşılığı (TL+dolar) gelir elde etti.
Bu toplam gelirin 31 milyar doları Devlet Baba’nın eline dolar olarak geçti.
- Daha önce halkın malı olan kamu varlıklarının sadece 1.2 milyar dolarlık bölümü İMKB’de hisse satışı yoluyla halkın portföyünde kalabildi. 20.2 milyar dolarlık kısmı blok olarak satıldı. 12.5 milyar dolarlık kısmı tesis ve varlık satışı şeklinde oldu.
- Hani bizlere Yunanlılar yazlıklardaki evlerini satışa çıkardı diyorlar ya... Bizden öğrendiler... Biz kaç yıldır satıyoruz.
14 milyar dolarlık ev sattık
- Merkez Bankası 2003 yılından bu yana Ödemeler Dengesi tablolarında gayrimenkul satışlarının net rakamını veriyor. 2010 yılı sonuna kadar net 14 milyar 321 milyon dolarlık gayrimenkulu yabancılara sattık.
- Sanki biz Bodrum’da, Kaş’ta, Kalkan’da, İstanbul’da yabancılara ev satmak için çırpınmıyormuşuz, bunun için ülke ülke fuarlarda satış reyonu açmıyormuşuz gibi Yunanlılara acıyoruz.
Şimdi de gelelim zurnanın dırt sesi çıkaran deliğine: “Sattık da ne oldi?” Sattık. Fabrikalar, varlıklar, limanlar, arsalar, binalar elden gitti. Gelen parayı Türk lirası ve dolar olarak yedik. Özelleştirme gelirleri ile bütçe açığını küçülttük. Küçültüyoruz.
Hani borçları kapatacaktık? Borçları (İnşallah-Evel Allah) bundan sonraki özelleştirme gelirleri ile kapatmaya çalışırız. İş ki özelleştirmeye devam edelim.
Kamu net borcu ne durumda: Hazine’nin açıklamalarına göre, borç stoğu 2002 yılında 215 milyar TL idi. 2004’te 274 milyar TL oldu. Biraz azalır gibi iken tırmanışa geçti. Son rakam 309 milyar TL.