Hakan Atis

Hakan Atis

info@hakanatis.com

Tüm Yazıları

Yat turizminin gözde ülkelerinden biri olma yolunda ilerleyen Türkiye, coğrafi güzellikleri kadar marinalarının kalitesiyle de dikkatleri çekiyor. Bu alanda Yunanistan, Hırvatistan, İtalya, Fransa ve İspanya ile başarıyla rekabet ediyoruz

Kalamar yuvası, deniz patlıcanı, yapay resif, zeytin ağaçlarının özenle korunması… Bulunduğu çevreyi topluma saygı ilkesiyle güzelleştirmeye çalışan, Çeşme’nin dünyaya açılan kapılarından IC Çeşme Marina’dan söz ediyorum. Setur Altınyunus Marina ve Port Alaçatı ile birlikte bölgeye canlılık katan tesis, geçen beş yılı kazandığı ödüllerle tamamladı. Günümüzde de marinada özenle büyüttükleri zeytin ağaçlarından elde ettikleri lezzetli yağları ve zeytinleri ile çevre duyarlılıklarını yansıtmaya devam ediyorlar. IC İbrahim Çeçen Holding ve sektörün dünya çapındaki zinciri Camper&Nicholsons Marinas International ortaklığıyla 2010 yılından itibaren yatçılara kapılarını açan tesis, İzmir Adnan Menderes Havalimanı’na 90, karşısında bulunan Sakız (Chios) Adası’na sadece 8 mil uzaklıkta. Denizde 400, karada 100 tekne kapasitesine sahip modern tesis, az önce belirttiğim gibi geçtiğimiz seneleri ödüllerle kapattı. Örneğin 2018’de “Yeşil Dünya Ödülü” Türkiye’ye kazandırıldı. Marinada dikilen ve özenle büyütülen zeytin ağaçlarından doğal yağ elde etme projesi bu ödülü Çeşme’ye getirdi. Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’da bulunan yüzlerce marina geride bırakıldı. 2020 yılında ACREW (Kaptanların ve deniz profesyonellerinin oluşturduğu uluslararası platform) tarafından Ege’nin En İyi Süperyat Marinası Ödülü de kazanıldı. Ardından bir yıl sonra “Yeşil Elma” kalamar yuvalarının artırılması, balıklar için yapay resiflerin denizle buluşturulması ve maviliklerin su temizleyicisi deniz patlıcanlarının çoğaltılarak doğal ortamlarına bırakılması projeleriyle tekrar IC Çeşme Marina’nın oldu. Bu çevreci çalışmalar, ilgili kamu kuruluşlarıyla yakın iş birliği içinde gerçekleştirildi. 

Haberin Devamı

Çeşme’den dünyaya açılan kapı

Bayrak değişimi 

Başarı hiç kuşkusuz ekip çalışması ve sorunlara analitik yaklaşma becerisine sahip kişilerin liderliğinde gelir. Denizcilik ve marina sektörünün yoğun temposunda da görev değişiklikleri doğaldır. Nitekim bir süre önce bu durum IC Çeşme Marina’da da yaşandı. Sektörün deneyimli isimlerinden Toker Gürer, Genel Müdür olarak atandı. Kendisini kutluyor, başarılarının devamını diliyorum. Sektöre yönelik görüşlerini merak ettiğim için kendisini ziyaret ettim. Yat turizmi ve denizciliğin ülkemizde her geçen gün geliştiğini ve yatırım almaya devam ettiğini belirten IC Çeşme Marina Genel Müdürü Toker Gürer, şunları vurguladı: “Ülkemizin Ege ve Akdeniz’de yat turizminden hak ettiği değeri ve yeri alamadığını düşünüyorum. Bu hedefle bölgenin ve Çeşme Marina’nın her başlıkta kalite standardını geliştirmesini ve misafirlerimize konforlu deneyimler yaşatmasını amaçlıyorum. Salgın sonrasında yeni dünya koşullarında Çeşme Marina’nın bu düzene ayak uydurması ve misafirlerinin sosyal hayatlarında daha fazla yer alacağı bir destinasyon haline gelmesi için çalışacağım. Çeşme’nin merkezinde olmamız ve ülkemizin en güzide kentlerinden İzmir’in desteğini almamızdan ötürü büyük potansiyele sahip olduğumuzu düşünüyorum. Hedeflerimize her yıl emin adımlarla ulaşıyoruz.” 

Haberin Devamı

Eskilerin güzel bir sözü var: “Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz.” Toker Gürer de az ve öz konuşmayı, daha çok icraatlarıyla fark yaratmayı hedefleyen bir yönetici. Ödül büfelerini gelecek yıllarda yeni başarılarla genişletmeyi hedeflediklerini biliyorum. Yolları açık olsun.