Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Krizden bu yana cari denge sorunu yaşanmıyordu. Daha dorusu ya açık yoktu ya da açık finanse edilebilecek boyuttaydı. 2001 yılında yaşanan müthiş daralma sonucu cari işlemler dengesi 3.4 milyar dolar fazla vermiş, ancak 2002 yılında ekonomik canlanmayla birlikte cari işlemler dengesi 1.5 milyar dolar açık vermişti. Bu pek sorun değildi. 2003 yılında ise büyümenin sürmesine bağlı olarak cari dengedeki açık büyüdü; 6.6 milyar dolar oldu. 2003 yılının pembe ortamında bu finanse edilebildi. Çünkü dünyada faizler düşüktü, bizde de olumluya doğru hızlı bir gidiş gözleniyordu.Ancak şimdi işler değişti. Bu yıl cari işlemler açığının 11 milyar dolara çıkması bekleniyor. Yani neredeyse ikiye katlanıyor. Gerçi milli gelir (300 milyar dolar) içinde bu sadece yüzde 3.7si edecek, ama yine de boyut büyük. Malum, cari açık milli gelirin yüzde 5ini geçerse o ülkede mali kriz olasılığı belirebiliyor. Çünkü açığın finansmanı sorun oluyor. Tabii özellikle ciddi bir borç ve içeride sıcak para varsa. Sıcak paranın aniden çıkışı, açığın finansmanının geçici çözüm olduğunu göstermiş oluyor. Bu yılın cari açığı da finanse edilebilecek boyutta. Ancak 2000 yılının cari işlemler açığının da finanse edildiğini unutmayalım.Kaldı ki, cari işlemler bir ülkenin döviz dengesine işaret eder. Diyelim ki, turizm ve diğer bazı faktör gelirleriyle dış ticaret açığı kapandı. Yani bir döviz açığı oluşmadı. Ancak bu, ekonominin hala ithalata aşırı bağlı olduğu gerçeğini ortadan kaldırmaz. Yani bir ülkenin ihracatla büyüdüğünü söyleyebilmek için ihracatının ithalatını geçmesi, yahut da en azından karşılaması gerekir.Daha açık bir ifadeyle, cari açığın olmaması, bir döviz gelir - gider dengesizliği yaşanmadığını gösterir. Ama dış ticaret açığı sürüyorsa, ülke uluslararası rekabette hala güçsüz demektir. Ve bunun aşılması gerekir. İşte bizim durumumuz da böyle.İthalattaki artış büyümenin açık bir maliyeti. Daha az büyüyelim demek elbette mümkün değil. Dolayısıyla asıl gerekli politika, ithalatı karşılayacak kadar ihracat yapmak. Dün açıklanan TİM verileri temmuzda 5.7 milyar dolarlık ihracat yapıldığını gösteriyor. Bu elbette bir rekor. Ancak açık büyüdüğüne göre, bu çabanın sürdürülmesi gerektiği de açık.IMF haklı. Ortada cari işlemlerde önemli bir açık var. Ve bunun finanse edilmesi giderek zorlaşıyor. Çünkü dünya farklı bir ortama gidiyor. Üstelik geçen üç yıl gibi IMFden bol kepçe para gelmeyecek. Demek ki, hem dış ticaret dengesini sağlamaya çalışmalıyız hem de cari açığın eskisi gibi kolay finanse edilemeyeceğini algılamalıyız. IMF yetkilileri zaman zaman profesyonel ekonomistleri kahvaltılara davet ederek ekonomik gelişmeler hakkında fikir sorar. Geçen yıl bu tür kahvaltılardan birinde kurdan dolayı hayli tartışmış ve bazılarımız cari denge tehlikesine işaret etmişti. Bu yıl, bu sorunun büyüyerek karşımıza çıktığını görüyoruz. Ve IMF de bu konuda ilk uyarısını önceki gün alenen yaptı. 2003 2004 Değişim %İhracat (000 $) 21.684.190 28.589.463 31.8İthalat (000 $) 30.837.329 45.433.856 47.3Dış ticaret açığı (000 $) -9.153.139 -16.844.393 84.0Karşılama oranı % 70.3 62.9 - hgunes@milliyet.com.tr Ocak - Haziran