İbrahim Akbulut

İbrahim Akbulut

ieakbulut@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Elimde bir yazı var.
İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü tarafından kaleme alınmış bir görüş...
Muhatabı İzmir Valiliği, konusu sınavı kazandıkları halde Danıştay’ın sınav yönetmeliğini iptal etmesi nedeniyle “memur kadrosunda” işbaşı yaptırılmayan itfaiyeciler...
Valilik bir yazı yazmış idareye:
“Danıştay 12. Dairesi’nin kararı ile Belediye İtfaiye Yönetmeliği’nin “yazılı ve sözlü sınav” başlıklı 16. maddesinde 2,3,4,5,6,7,8 ve 9’uncu fıkralarının durdurulması sonucunda, İzmir Büyükşehir Belediyesi itfaiye eri sınavını kazanan asil adayların atama işlemlerinin yapılıp yapılamayacağı konusundaki tereddüt” sorulmuş ilgili makamdan.
O makam da 12 Aralık 2011’de cevap vermiş.
İşte o yazıda özetle şöyle deniliyor:
“Anayasa Mahkemesi’nce verilen karar gereği, iptal kararları geriye yönelik işletilemez. İtfaiye eri alımına ilişkin tüm sürecin ilgili mevzuat süresi içinde tamamlanmış olması nedeniyle, kazananların atamalarının yapılmasının mümkün olabileceği değerlen-dirilmektedir.”
Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü, benzer yazıyı aynı süreci yaşayan tam 33 belediye için yazmış.
Bu belediyelerden 32’si, sınavı kazanan itfaiye erlerini 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabi olarak kadrosuna almış...
O belediyeler arasında Diyarbakır da var, AK Partili Sakarya da...
Aralarında CHP’li olanlar da mevcut...
Gelin görün ki, İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu yazıya rağmen sınavı kazanan gençlere bir türlü iş başı yaptırmıyor.
Uygulamada kötü niyet mi var?
Öyle olsa, bu gençlere, “Gelin şirket kadrolarında çalışın” çağrısı yapılmaz...
O zaman...

Korku var demektir...
Belli ki, İzmir Büyükşehir Belediyesi, yeni bir dava ile karşı karşıya kalmaktan korkuyor.
Büyükşehir hukukçuları, uygulamalarını savunabilmek için olsa gerek, bu yazıyla ilgili yorum yaparken, “hukuki dayanağı yok” görüşünü savundular.
Oysa “kamu hukuku” konusunda uzman bir hukukçuya sorduğumda daha farklı bir yanıt aldım.
O uzmana göre:
“Yazının şekli değil içeriği önemli. Orada uygulama konusundaki yasalar açık açık belirtilmiş. O yasalar da sınavı kazanan itfaiye erlerine işbaşı yaptırılabileceğini gösteriyor.”
Belediye başkanlığı yapmış bir dostuma sordum.
O da benzer bir yanıt verdi.
Hatta daha da ileri gitti:
“İşbaşı yapılması için gösterilen yasal dayanaklar olmasa bile, mevzuatın işbaşı yaptırılması için yeterli olduğu görüşünün belirtilmesi, yeter de artar...”
Ataması yapılmayan itfaiye erlerinin durumu, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tek meselesi değil.
Ama o kurumun içinde bulunduğu durumun ve işleyişinin ortaya konulması bakımından önemli bir gösterge.
Yaşadıkları operasyonlardan dolayı olsa gerek, hata yapma, yeni ithamların hedefi olma korkusu, Büyükşehir’de tüm birimlerin kılcal damarlarına kadar işlemiş. Bu yüzden de “hiç bir şey yapmamayı” tercih ediyorlar.
Tıpkı 60 yaş kartlarında olduğu gibi.
O yüzden de kullanılmayan yetkiler, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin boynuna “beceriksizlik” yaftası olarak yapışıyor.