Mehmet Tez

Mehmet Tez

mehmet.tez@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bu aralar bize habire bir yerlerin başka yerler gibi olacağı müjdeleniyor. Her yer Şanzelize, her yer Venedik, her yer Dubai...

er gün bir yerler Şanzelize (Champs Elysees), bir yerler Venedik oluyor. Mesela Eskişehir’de
ve Kapadokya’da gondollaşma var. Muhtelif Anadolu şehirlerinde Boğaz yapılıyor. Boğaz’da oturmasan da mesela, Bursa’da bir toplu konuttaki Boğaz’da git yaşa.
Birkaç ay önce Kayseri’nin Venedik gibi olacağı müjdelenmişti. Buna karşılık Okmeydanı, Şanzelize olacak. Evet bizzat belediye başkanı açıkladı. Ama zaten her yer Şanzelize.
Google’a “Şanzelize olacak”
yazın, görün. İstanbul’un her yeri, Türkiye’nin her yeri bir gün Şanzelize olacak. Her kör sokak, her ana cadde bir gün Şanzelizeleşecek.
Bütün belediye başkanları, işadamları, yatırımcılar nerede olurlarsa olsunlar her yerde aynı açıklamayı yapıyor: “Burası Şanzelize olacak.”

Karaköy neden Karaköy gibi olamıyor
Beyoğlu Belediye Başkanı geçenlerde Karaköy ve Şişhane için “İstiklal Caddesi gibi olacak” dedi. Karaköy neden Karaköy gibi olamıyor ya da neden hiçbir yer kendisi gibi olamıyor bilemiyoruz. Bunu geçelim. Devam edelim. Aslında İstiklal Caddesi’nin de yıllar önce Şanzelize gibi olacağı açıklanmıştı. Bu arada aynı başkan “Tarlabaşı ve Beyoğlu Paris gibi olacak” da dedi. Bu durumda İstiklal Caddesi, Paris gibi, Karaköy İstiklal gibi, dolayısıyla Karaköy de Paris gibi olacak. Okmeydanı’na da Şanzelize yapılacağından Karaköy ve Okmeydanı arasındaki kültürel ve tarihi farklılık bu Fransızlaşma sürecinde ortadan kalkmış olacak.
Karaköy İstiklalleşme suretiyle Parisleşirken Balat’ın ise yeni Karaköy olacağı açıklandı. Bu durumda Balat’a da Şanzelize yapılabilecek demek ki. Balatlılara müjdemiz olsun bu da.
Güney tatil yörelerimiz bazen İspanya gibi oluyor, bazen Rusya gibi, bazen Ibiza gibi, bazen Maldivler gibi. Bir ara Kumburgaz’ın Miami gibi olacağı açıklanmıştı. Daha sonra buraya Arapların yatırım yapacağı müjdelendi ve “Kumburgaz Dubai gibi olacak” dendi.
Ama aslında öyle değildi. Çünkü Türkler Londra’da 2012’de Londra Mimarlık Festivali’nde “İstanbul Londralaşıyor mu?” konulu bir sempozyum düzenledi. Buraya katılan İngiliz mimarlar İstanbul’un Londralaşmadığını, Dubaileştiğini açıkladı. Yani İstanbul Dubaileşirken, semtleri Fransızlaşıyor. Anadolu ise bir Venedikleşme sürecinde.
Böyle bir tablo.
Bütün bunlar olurken Cumhurbaşkanı, Türkiye ve İran’ın Fransa ve Almanya gibi olabileceğini açıkladı. Kendisi daha önce de “Türk halkı Avrupa Birliği konusunda Norveç gibi olmak isteyebilir” demişti.
Bir de dünyadan koptuk demiyorlar mı?

Haberin Devamı

CD

Haberin Devamı

MASA ÜSTÜNDEN NOTLAR

“Lazaretto” - Jack WhIte

Jack White’ın solo kariyeri The White Stripes’ın ardından kendi kurduğu muhtelif gitar gruplarıyla müzik yapmak şeklinde devam etti. Solo albüm, White’ın kariyerinin bu iki döneminin özeti gibi: Kişisel aşk hikayeleri, blues sevgisi ve ona özel gitar tonları.

“HeartstrIngs” - HowlIng Bells

Avustralyalı indie rock’çılar bu albümü Londra’da 11 günde kaydetmiş. Dramatik durumlar, elektro gitar apejleri, chorus pedalının tonu, Juanita Stein’in buğulu vokali birbirine uyumlu. “Original Sin” ve açılıştaki “Paris” genel havayı veriyor: Kasvet-rock.

Haberin Devamı

Sekiz Michael Jackson albümü daha!

MIchael Jackson’ın ölümünün ardından sekiz adet albüm yapıldı. Bunların sonuncusu olan “Xscape”in prodüktörü Rodney Jerkins ellerinde bir sekiz albümlük daha malzeme olduğunu açıklamış (Bu arada belirteyim, Michael Jackson ölümünden bugüne 600 milyon dolar “kazanmış”).
Son albüm zaten elde kalan kayıtların ticari bakımdan değerlendirilmesinden ibaretti. Ondan daha da niteliksiz sekizinin yolda olduğunu
bilmek fena. Michael Jackson sağken çok çekti, ölümünden sonra da çektirmeye devam ediyorlar...