İKTİDARDA BÜYÜK KAVGA

24 Eylül 2012

Adını söylemeyeyim, Başbakan’a en yakın gazeteyi biliyorsunuz.. Pazar günü Finans sayfasını açtım.. Akaryakıta, otomobile, konuta, içkiye yapılan zamları duyuran habere atılan başlık şu..
Yanlış yönet halka ödet..
Dokuz sütuna..Üç de fotoğraf koymuşlar.. Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ve Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın..
Memleketi yanlış yönetmişler, halka ödetiyorlarmış..
Vay anasına dedim..
Gazetenin adına bir daha baktım.. Evet o.. Başbakan’a en yakın olan gazete..
AKP’ye demiyorum..

Yazının Devamı

100 YILIN DARBESİ

23 Eylül 2012

Toplumun karnıyarık gibi ortadan ikiye bölündüğü bir mesele daha çıktı.. Balyoz kararları..
Orduya vurulan darbe diyen de var, demokrasinin zaferi ilan eden de..
Taban tabana zıt..
Böyle olmamalıydı.. Kafalarda soru işareti kalmamalıydı, yargılama pırıl pırıl olmalıydı, şaibesiz olmalıydı..
Olmadı..
Demek ki çok konuşacağız.. Uzun yıllar tartışacağız.. Bizden sonraki kuşaklar tez konusu yapacak, dibine kadar araştıracak..
Bizim daha önceki darbeleri, darbe girişimlerini araştırdığımız gibi..

Yazının Devamı

ÖLÜM BU KADAR YAKIN OLMAMIŞTI

21 Eylül 2012

Neredeyse şehit olan her askerin ölüme vurgu yaptığı son mektubu çıkıyor.. Veya telefonda söylediği son sözleri dile getiriliyor; annesine, babasına, nişanlısına, karısına söylediği..
Şehitlikten bahsettiği, ölümü telaffuz ettiği son sözleri..
Eskiden içine doğmuş derdik, ölüm geleceğini haber vermiş diye konuşurduk..
Malum olmuş, olmuş ki sevdiklerini aramış derdik.. Öleceğini hissetmiş ki ölüm hakkında konuşmuş..
Şehit ailelerinin evinde bunlar konuşulurdu.. Anne, o öleceğini anlamış benle vedalaştı, ben toz konduramadığım için vedalaşamadım diye gözyaşı dökerdi..
Eskiden..
*

Yazının Devamı

BİNGÖL İKİNCİ AFYON’DUR

20 Eylül 2012

Genelkurmay’dan cevap beklediğimiz sorulara her gün yenileri ekleniyor..
Uludere dedik..
Afyon dedik..
Ne olup bittiğini sorduk, cevap alamadık..
Peşine Bingöl geldi..
10 şehit 70 yaralı.. Yaralandılar, kurtuldular diye sevinmeyin.. Kaçının hayatının karardığını, kaçının normale döneceğini bilmiyoruz..
70 yaralıdan kaç gazi çıkacak..

Yazının Devamı

EN BÜYÜK CASUSLUK OLAYI

19 Eylül 2012

Manşetlere çıktı çıkmasına da üzerinde çok fazla durulmadı..
Dehşet bir olayla karşı karşıyayız..
Şu anda 400 kişi askeri casusluk, şantaj ve fuhuş iddiasıyla suçlanıyormuş..
Narin K. adlı 23 yaşındaki bir kızın peşine takılmışlar önemli bilgileri yabancılara satmışlar..
İddia bu..
Kime?
Yabancı istihbarat örgütlerine..

Yazının Devamı

‘ÖLECEKSİN DİYE GÖNDERİYORLAR’

18 Eylül 2012

Pazar günü kalabalık bir yazar grubuyla Bursa’ya gittik.. İşadamlarıyla, politikacılarla, kentin ileri gelenleriyle öğle yemeğinde bir araya geldik..
Belediye Başkanı da yemekteydi, Bursa Valisi de, AKP milletvekilleri de, CHP milletvekilleri de..
Ne işiniz var diyeceksiniz?
Milliyet’in Bursa eki için, görüş alışverişi, tanıtım toplantısı diyelim.. Hepsi bir arada..
Yemeğin ana konuşmacısı Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’tı..
Arınç’la bir araya gelmişken konuşmamız Bursa’yla sınırlı kalamazdı.. Yemekten sonra bir odada toplandık, biz sorduk, o söyledi..
Terörden başladık, eğitim sisteminden çıktık.. AKP kongresinden, siyasette kadının yerine kadar birçok konuya daldık..

Yazının Devamı

ŞEMDİNLİ’DE RESMEN SAVAŞ

17 Eylül 2012

Gidip görme imkanımız yok.. Çıkan haberlere yapılan açıklamalara bakılırsa savaş gibi bile denmez..
Resmen savaş..
Resmen savaş olmasa Genelkurmay Başkanı harekatı yönetmek için oralara gitmezdi..
İşin ciddiyetini düşünün..
Beş bin asker katılmış.. Diyarbakır’daki filoya 23 uçak daha gönderilmiş..
Az buz rakam mı?
Son bir haftada 85 PKK’lı öldürülmüş..

Yazının Devamı

‘DEVLETİMİZ BİZİM İÇİN VAR’

16 Eylül 2012

Klasik sorudur.. Devlet ne için var? Cevabı da tektir; bizim için var..
AKP’liler uzun yıllar bu felsefenin peşinden gitti.. Devleti değiştirme, devleti şeffaflaştırma, kurumları yeniden yapılandırma çabasını bu felsefeye dayandırdı..
Devlet bizim için var..
Bizim için varsa kapalı kutu olmaz, hesap verebilir olmalı..
*
12 Eylül Referandumu öncesini hatırlayın.. İktidar adamları, devasa değişikliğin ‘kurumları şeffaf hale getirmek’ için yapıldığını söylüyordu..
Asker dahil hiçbir kurum başına buyruk olamazdı.. Her kurum vatandaşı ciddiye almak zorundaydı.. Eski Türkiye’nin devleti her şeyden üstün tutan anlayışı bitmeliydi..

Yazının Devamı