Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Abdullah Gül faktörünün konuşulmaya başlamasıyla birlikte AKP cephesinde kafalar iyice karıştı..
Gül’ü teşkilat istiyormuş..
Üç döneme takılan ağır toplar bastırıyormuş.. Cumhurbaşkanı’nın Gül için ‘adaylığı isabetli olur’ sözleri farklı yorumlara neden olmuş..
Otursun oturduğu yerde diyecek hali yoktu herhalde.. İstemiyorum da diyemezdi..
Neyse!..
*
Gelelim AKP’nin karmakarışık durumuna..
Genel Başkan Davutoğlu güçlü bir ekip çıkarmak istiyor.. Ağır toplar bir dönem tribüne çıkacağına veya öbür boyu politik istirahata çekileceğine göre, boşluğu etkin isimlerin doldurması gerekiyor..
Vitrini parlatması..
Gül de böyle isimlerden biri..
Fakat.. Gül milletvekili olursa bir kere kafadan Davutoğlu’nun alternatifidir.. Davutoğlu için siyasi tehdittir..
Davutoğlu AKP’yi iktidar yapamazsa..
Veya kıl payı yaparsa..
Beştepe tarafından başarısız ilan edilecektir.. AKP içinde homurdanmalar olacaktır.. Meclis dışı kalan ağır toplar konuşmaya başlayacaktır..
Bu halin ortaya çıkma ölçüsü ne diyeceksiniz?
Yüzde 40 ve yüzde 40’ın altı..
*
Deniliyor ki, bu durumda eylül ayında yapılacak olağan kongrede Davutoğlu devrilir yerine Gül geçer..
Davutoğlu partisini iktidar yapamazsa muhalefete düşürürse haydi haydi gider de, burun farkıyla veya küçük makasla yaparsa da gider mi?
Gül yine dümene geçip başbakanlık koltuğuna oturur mu?
Burası tartışmalı..
Bu durumda Cumhurbaşkanı, Gül’ü başbakan olarak görmek ister mi? Bana göre süngüsü düşen tabanını tutmak için Beştepe’den güç devşirmeye muhtaç olan Davutoğlu’nu tercih eder..
Çünkü bu durumda,başkanlık sistemi hayali suya düşerse de 2019’e kadar resmen olmasa da fiilen hükümeti yönetir..
*
Peki Davutoğlu çok başarılı olursa.. Hele hele HDP barajı aşamazsa!..330’ların üzerine çıkarsa..
Bu kez Cumhurbaşkanı anayasayı değiştirin, başkanlık sistemine geçelim diye bastıracaktır..
Anlayacağınız koltuk yine gidecek..
Seçimin sonucuna göre..
Ya Gül’e devredecek..
Ya lağvedecek..
*
Başka yol yok mu?
Var; Davutoğlu anayasayı değiştiriyormuş gibi yapıp değiştirtmez.. İşi yokuşa sürer, zamana oynar..
Beştepe’yi oyalar..
Bu tabii ki Beştepe ile zaman zaman çatışma demek, bu tabii ki zaman zaman devlet krizi demek..
Bu manzara ortaya çıkarsa grubunu tutabilir mi?
Üç şeye bağlı..
BİR: Maharetine..
İKİ: Eski tüfeklerin alacağı pozisyonu..
ÜÇ: Yeni vitrinin gücüne, bağlılığına..
Uzun lafın kısası, iktidar partisinde hesap üstüne hesap yapılıyor..

Haberin Devamı

Halkın aklıyla alay etmeyin

Haberin Devamı

İnanamıyorum, hâlâ çıkmışlar Kabataş olayı için evet doğru diyorlar.. En iyi savunma saldırıdır taktiğini biliyoruz ama bu kadarı da fazla..
Bu kadarı ayıp..
Hâlâ.. 80-100 arası üstü çıplak deri eldivenli adamın Kabataş’ta altı aylık çocuğuyla yürüyen türbanlı anneye saldırdığını..
Anneyi bayılttıklarını.. Üzerine işediklerini.. Olaya müdahale eden yaşlı kadın ve kızının ölesiye dövüldüğünü..
İddia ediyorlar..
*
Saldırıya uğradığını iddia eden kadının kayınpederiyle uzun söyleşi yapılmış..
Demiş ki; kadının beyanı esas diyorsa benim gelinimin beyanı da esastır..
Doğru, haklı..
Biz farklı şey söylemiyoruz ki; Zehra adlı gelinin beyanı esastır.. Böyle durumlarda savcı tanık var mı, kanıt var mı demeden kadının beyanını esas alarak soruşturma başlatmalıdır..
Biz de bunu savunuyoruz..
Zehra’nın beyanı üzerine soruşturma başlatıldı mı?
Evet..
Demek ki, kadının beyanı esas kabul edilmiş.. Peki soruşturmanı sonucu ne olmuş!..
Savcı hiçbir şey bulamamış.. Anlatılanları doğrulayacak tek bir delil, tek bir şüpheli..
Diyorlar ki, bu sebeple dosyayı kapatmıyor!..
*
Kayınpeder demiş ki; ‘iki kamera arızalıydı, saldırı anını çekememiş. Görüntüler montajlanmış’
Kim yapmış?
Paralel yapı.. Çünkü MOBESA sistemi onların elindeymiş.. Bir gün o görüntüler ortaya çıkacakmış..
Lütfen!.. Halkın aklıyla alay etmeyin..
Halkı aptal yerine koymayın..
80-100 kişilik üstü çıplak deri eldivenli grubu bir Allah’ın kulu görmedi mi? O grup Kabataş’a ışınlanarak mı geldi? Saldırıdan sonra gittikleri yönde, geldikleri yönde kamera yok muymuş?
Zehra orada yalnız değildi, yüzlerce insan vardı.. Görüntüleri yok eden paralel yapı o insanları konuşmasınlar diye ortadan mı kaldırdı?
Tehdit mi etti, şantaj mı yaptı?
Dolmabahçe- Karaköy hattında yürüyen 100 kişilik grubu paralelci olmayan tek bir polis de mi görmedi?
Cevap verin..
*
Çelişkili bir durum var.. Biz diyoruz ki; bu aşağılık tacizcilerin yanına kar kalmasın..
Onlar da diyor ki; kalırsa kalsın yeter ki meselenin üstünü kapatalım..