Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Geçen gece izledim.. Mehmet Barlas’ın uyarısı yerindeydi..
Başbakan, 70 yıl öncesine giderek İsmet İnönü’ye çakıyor ya..
Yasakçı diyor, Hitler hayranı diyor..
Barlas, o dönem herkes yasakçıydı, her şey yasaktı dedi; sadece bizde değil ABD’de bile çok şey yasaktı..
Haklı..
İnönü de yasakçıydı..
Koltuğunu bıraktığı Bayar da..
Demokrasi kahramanı ilan edilen Menderes de..
*
Bırakın o dönemleri, 70’lere, 80’lere, 90’lara gelin, yasaklar listesini karıştırın neler var neler!..
Eski defterleri açmak kimseye bir şey kazandırmaz.. Demokrasi yarışı geçmişe bakılarak değil, geleceğe bakılarak yapılır, yeni hedefler konularak..
Kızdığımız, yasakçı diye suçladığımız, tek parti kafası diye dalga geçtiğimiz insanlara aslında minnet borcumuz var..
Bu kadar yasağın, tepeden inmeci anlayışın içinden demokrasi çıkarmışlar..
Eksik olmuş.. Yarım yamalak olmuş..
Ama olmuş..
Türkiye başka yere savrulsa daha mı iyi olurdu?
Mısır gibi olsaydı, Suriye gibi, Irak gibi, Libya gibi..
Olabilirdik, kaç defa direkten döndük..
Kaç defa araba devrildi, düzeltip yola koyduk..
Demek ki demokrasinin temelleri fena değilmiş..
*
En fazla minnet borcu olması gereken de kadınlar..
Kadınlara seçme ve seçilme hakkı veren o yasakçı liderlerdi.. Tek partinin ittihatçı kadrosu..
Dünkü gazetelerde vardı..
Suudi Arabistan’da bir kadın otomobil kullandığı için cezaevine konulmuş..

Haberin Devamı

Yaranayım derken acayip savruldular!
İktidarın arkasında hizalanmaya çalışanların işi zor valla..
Bi türlü tutturamıyorlar..
Birbirleriyle yarıştıkları, iktidardan çok iktidarcılık yaptıkları için bi o yana bi bu yana savruluyorlar..
Altı ay, bir yıl önce yazdıklarına bakın, şimdi yazdıklarına..
*
Altı ay önce, bir yıl önce rüzgâr başka yönden eserken, Güneydoğu’da görev yapan askerleri neredeyse Ergenekoncu ilan edeceklerdi..
Üslerinden değil başka güç odaklarından talimat aldıklarını ima edip duruyorlardı..
PKK’yı masum, şiddet sevmeyen örgütmüş gibi sunuyorlardı.. Şiddetin kaynağı askerdi..
Askere çakmak için öykünün her türlüsü çarşaf çarşaftı..
*
Aradan altı ay, bir yıl geçti.. İktidarın tavrı değişti.. Kendini iktidara hizalamaya çalışanlar o an savrulmaya başladı.. 12 PKK’lının öldürüldüğü operasyon için oradaki generali suçladılar..
Ergenekon’dan emir aldığını söylediler..
Başbakan ne yani askerim ağır silahlarla gelen teröriste karşı çıkmayacak mı deyince şapa oturdular..
Anında rota kırıp, askerci oldular.. Bu kez PKK’ya lanet yağdırmaya başladılar..
*
Bir yıl önceki gazeteleri açın..
Bu asker de az hain değilmiş dersiniz..
Bugünkülere bakın..
Kepenk kapattıran, köprünün altına TNT koyarak, sivilleri de hedef alan PKK’ya lanet okursunuz..

Haberin Devamı

İstinye Park’ta baş başa!..
Magazin haberlerine bayılıyorum..

YASAKÇILARA MİNNET BORCU

Reina’dan çıkarken yakalandılar diyorlar.. Yakalanmasalar ayıp olurdu..
İnsan yakalanmamak için Reina’ya gider mi?
Bebek’te gizli buluştular diyorlar.. Orada gizli buluşma olur mu hangi mekâna ayağını atsan sağır sultan duyar..
Memlekette başka yer yok mu?
*
En son Cem Yılmaz çarpılmış..
Cem Yılmaz ile Cansu Dere baş başa kalmak istemişler, baş başa yemek yemek istemişler, olmamış..
Nereye mi gitmişler?
İstinye Park’a..
Baş başa kalmaları mümkün olmayan yere!..
Bu işte bi terslik var.. Ortalama zekâ seviyesinin kat kat üstünde zekâya sahip olan Cem Yılmaz, İstinye Park’ta baş başa kalınmayacağını bilmez mi?
Bilir.. Demek ki baş başa olmak istememiş..

Milli Eğitim’e bravo
Tarihe geçtiler.. Okullar kapanmadan okulların açılış tarihini erteledikleri için..
Yaz tatili başlamadan yaz tatilini bir hafta uzattıkları için..
Bravo demeyeyim de ne diyeyim..
Bunca işin arasında fark etmişler.. Fark etmeseler, birinci sınıflar Ramazan Bayramı’nı müteakip okula koşacaklardı..
Yeni genelgeyle eskisini iptal etti de çocuklar rahat nefes aldı!..
Bir kez daha bravo..
Sorum şu.. İlk genelge açıklandığında Ramazan Bayramı’nın tarihleri belli değil miydi?
Belliydi..
10 yıl önceden, 20 yıl önceden, 30 yıl önceden belliydi..
Eee..