Bu aralar ‘gel-git’ler yaşıyorum.. Bazen, 2012 yılından umutlu oluyorum, bazen umutsuz..
İyimserlikle karamsarlık arasında sadece birkaç dakika oluyor.. Mutluyken mutsuz, neşeliyken öfkeli, gülerken ağlamaklı oluveriyorum..
Yaşasın diye haykırırken eyvah çığlığı atabiliyorum..
Ruh halim mi bozuk!..
Tatile mi çıksam!..
Yokya ya..
Düşündüm taşındım sonunda anladım ki; iyimserlikle karamsarlık arasında gidip gelmem, ruh halimin bozukluğundan kaynaklanmıyor..
Benimle ilgisi yok.. Bu sebeple tatile çıksam da sonuç değişmeyecek..
Memleketle ilgisi var.. Siyasal iktidardan kaynaklanıyor..
Açıklayayım..
*
İktidar demokrasi açılımı yapmayı düşünüyormuş..
TCK’nın 215. maddesindeki suçu ve suçluyu övme..
216. maddesindeki halkı kin ve düşmanlığa tahrik..
TMK’nın 220. maddesindeki terör örgütü üyesi olmamakla birlikte örgüte bilerek veya isteyerek yardım eden kişiye örgüt üyesi olarak ceza verilmesi..
Yine aynı maddedeki, terör örgütünün veya amacının propagandasını yapmak..
İfadeleri yeniden ele alınacakmış..
Terör örgütünün faaliyetleri nerede başlar nerede biter konusuna açıklık getirilecekmiş..
Bitmedi..
Özel yetkili mahkemelerin uygulayacakları muhakeme kuralları gözden geçirilecekmiş..
Ayrıca..
İfade ve basın özgürlüğü üzerindeki kısıtlamaların hafifletilmesi planlanıyormuş..
Bu iş için özel heyet kurulmuş..
*
Bu haberi duyunca veya okuyunca..
Yaşasın diye çığlık atıyorum.. Mutlu oluyorum, umutlanıyorum, iyimser tarafım şaha kalkıyor, ortalığa gülücükler saçıyorum..
Neşeme diyecek olmuyor..
*
Niye mi?
Bu yasalar otoriter, totaliter rejim yasaları.. Türkiye’ye yakışmıyor.. Demokrasiye uymuyor..
Sonra.. Bu maddeler nedeniyle çok insan mağdur oldu..
Çok sayıda gence yazık oldu!
*
Aradan beş dakika bile geçmiyor..
İçişleri Bakanı’nın sözleri kulağıma çalınıyor.. Televizyondan çıkıp odayı kaplıyor..
“Terörün başka ayağı var. Bilimsel terör var. Resim yaparak tuvale yansıtarak, şiir yazarak, şiirine yansıtıyor. Günlük makale fıkra yazarak oralarda bir şeyler yazıp çiziyor. Hızını alamıyor, terörle mücadelede görev almış askeri, polisi doğrudan çalışmasına, sanatına konu yaparak demoralize etmeye çalışıyor. Masum dernektir, bakarsınız kültür derneği, bakarsınız eğitim derneği..”
*
Eyvah çekiyorum, moralim bozuluyor, kötümser oluyorum, geleceğe umutsuz bakıyorum..
Öfkeleniyorum, neşem kaçıyor..
Ülkem adına ağlamaklı oluyorum..
*
Bunun da niyesini açıklayayım..
İçişleri Bakanı’nın bu yaklaşımı kabul görürse.. İktidar aleyhine satır oynatan, en küçük eleştiri yönelten terör örgütünün ekmeğine yağ sürmekten kodesi boylar..
Karakolda kadını evire çevire döven polisleri hatırladınız mı?
O görüntüleri verdiniz mi yandınız..
Terörle mücadele edenleri demoralize etmekten küt içeri..
*
Bakan’ın bilimsel terör tanımına aklınıza gelen her şey girer.. Bütün sivil toplum kuruluşları terör yuvası damgası yer.. Hatta futbol kulüpleri bile!..
*
Soruyorum..
Umutluyken umutsuz olmakta.. İyimserken karamsar ruh haline geçmekte, neşeliyken öfkelenmekte, gülerken ağlamaklı olmakta..
Yaşasın diye nara atarken..
Eyvah diye çığlık atmakta haksız mıyım?
*
Şu da var tabii..
Yoksa bütün bu olan bitenler normal de bende mi bi acayiplik var..
Bu da meselenin bir başka boyutu!..
Özay Şendir
Küfür çok ayıp, geçmişi yazmak yeter...
6 Haziran 2025
Abbas Güçlü
Yaşadığımız toprakların farkında mıyız?..
6 Haziran 2025
Zafer Şahin
Senin kısmetine Kent Lokantası düştü İstanbul
6 Haziran 2025
Abdullah Karakuş
Savaş tamtamları ile barış olur mu?
6 Haziran 2025
Mehmet Tez
Pink Floyd, Live in Pompeii: Woodstock’ın tam tersi
6 Haziran 2025