Ayaklarıyla ezip fıçıya mı bastılar seni / Neftî kasnaklı bir fıçıya, / Aldırma, kara üzüm! / Sen, o kırmızı şarabına doğru / İçten içe / Harıl harıl / Çalışmana bak, iki gözüm!
Büyük şairimiz Can Yücel, birkaç gün önce yıldönümünü “idrak ettiğimiz” 12 Eylül askeri darbesinin en civcivli günlerinde “Tarihli bağbozumu” adlı bu şiiri yazmış, baskılar altında bunalanların yüreklerine su serpmişti. Yine bir bağbozumu mevsimindeyiz. İnsanoğlunun sadece bir meyve hasadı olarak yaşamadığı, ona anlamlar yüklediği, şenlik ve ritüellerle kutladığı o çok özel dönemde...
Bu yılki bağbozumu iyi
Bağbozumu yazın bittiğinin, sonbaharın başladığının göstergesi. Her ne kadar Ataol Behramoğlu gibi, “Bir güz günü ceket giymenin sevinci” gibi dizelerle bu mevsimi öven sanatçılar olsa da neşeli yaz sona erdiği için hüzünlü bir mevsim sonbahar. Eylül ayında olgunlaşan üzümlerin hasadı, bu hafif kasvetli mevsime farklı bir neşe katıyor, kışın gelmekte olduğunu hatırlamanın bungunluğunu biraz olsun dindiriyor. Çünkü üzümlerin toplanması, kısa süre sonra içilir kıvama gelecek şarapların da habercisi. Şarap doğanın ödülü, ta ilk çağlardan beri insanoğlunun eğlencesi, keyfi. Nitekim ülkemizin kültüründe Avrupa’daki gibi bağbozumunu şaraplı şenliklerle kutlama geleneği olmasa da bu bağbozumunda bağlarımız gezgin şarapseverlerle dolu, bağ gezileri, tadımlar ve kır ziyafetleri gırla gidiyor.
Bağcılarımız geçtiğimiz yıllarda çok dertliydiler. Önce şaraba satış ve tanıtım sınırlamaları onları vurdu. Ardından kötü mevsimler geldi, bazı yıllar dolu, bazı yıllar da don mahsulü katletti. Fazla yağışlı geçen sonbaharların, asmalara mantar hastalıklarını yürüttüğü bölgeler oldu. Neyse ki bu yıl ilkbahar bol yağışlıydı, kökler iyi beslendi. Yaz kuru ve mutedil geçti, ne üzümler sıcaktan kavrulup erkenden çatladı ne de güneşe doymayıp güdük kaldı. Sonbahar yağışsızdı, bu sayede korkulan salgınlar olmadı. Dolu ve don gibi darbeler de gelmedi, böylece Türkiye’nin hemen her yerinde şaraplık üzümler belli kaliteyi yakaladı. Dolayısıyla 2016 rekoltesi şarapları hem iyi olacak hem de bu bağbozumunda şarap bölgelerini gezmek keyif verecek. Zira bağcılar da nispeten mutlu, daha bir neşeli.
Trakya ve Urla bağ gezilerinde başı çekiyor
Bağları gezmek, hasadı yerinde görmek, hatta sembolik de olsa katılmak isteyen şarapseverlerin gezebilecekleri en iyi iki bölge Trakya ile Ege. Trakya’da Tekirdağ’dan Kırklareli’ne uzanan, Eceabat’a kadar da gidilebilen rotalarda onlarca şarap tesisi var. Yine de gitmeden önce bir telefon etmekte, uygunluklarını sormakta fayda var. “Trakya Bağ Rotası” adı altında örgütlenen bazı üreticilerin internette dokümanları, harita ve güzergâhları da bulunuyor.
Benzer bir örgütlenme, İzmir’in Urla ilçesinde de “Urla Bağ Yolu” adıyla oluştu, Urlalı üreticiler de kapılarını şarapseverlere açtı. O taraflara uzananlar da üreticileri ziyaret edebiliyor, taze şıraların, bir sene öncenin içime hazır hale gelmiş şaraplarının tadlarına bakabiliyor.
Kuşkusuz, koskoca ülkenin tüm bağları bu bölgelerden ibaret değil. Ankara’nın Kalecik’inden, Nevşehir’in Ürgüp’üne bir dolu bölgemizde bağcılık, şarapçılık canlı. Tüm buraların üreticileri bu günlerde şarapseverlere ellerinden geldiğince konukseverlik gösteriyor, onların ilgi ve beğenileriyle de şevkleniyor, göneniyor.
Laf aramızda, Anadolu’nun dört yanında hâlâ bugünlerde oğlak kebabı da yapılıyor, beyazı kırmızısı demeden taze, hafif şaraplarla fırında oğlak eti de harika gidiyor.
Kısacası, şaraba meraklı olanlar bağbozumunu ıskalamamalı. Ne yapıp edip şu günlerde yollarını bir bağ bölgesine düşürmeli. Yemyeşil denizler gibi uzanan asmaların arasında, yaprak hışırtılarına kulak vererek kentlerin bezdirici gürültüsünü unutmalı, doğanın koynunda dinlenerek hayat kavgasının çetinleşeceği kış için güç toplamalı.
Özay Şendir
Hamaset ile siyaset arasına sıkışmak...
20 Haziran 2025
Cem Kılıç
Yıllık izin hakkında her şey
20 Haziran 2025
Abbas Güçlü
İşsizlik mi iş bilmezlik mi (5)
20 Haziran 2025
Zafer Şahin
İsrail’in sessiz Kıbrıs işgali ve Ekim seçimi..
20 Haziran 2025
Abdullah Karakuş
Savaş ne zaman bitecek?
20 Haziran 2025