Gerek var mı? AKP bunu tek başına başarmıyor mu? AB ile ilişkiler bugün iki yıl öncesinin de gerisinde değil mi? Buraya nasıl gelindi?Hatırlayınız... Tayyip Erdoğan 17 Aralık'ta Brüksel'de bize AB yolunu kapatan bütün dayatmaları kabul etmiş, önemli olanın "müzakere tarihi almak" olduğunu söylemişti... Maiyetteki gazeteciler de bu şarkıya tempo tutmuştu. Müzakere tarihi alındı. Ama AB dayatması sonucu Ankara Anlaşması'nın 10 ülkeye daha genişletilmesi konusunda bir ek protokol imzalanması kabul edildi. Böylece limanları açmaya, Rumları tanımaya Türkiye söz verdi. Kıbrıs'ı satıyorsunuz diyenlere: - Ek protokol Rumları tanıma anlamına gelmez, dediler... Halkı uyuttular. Oysa attıkları imza o anlama geliyordu... AB bugün, "Söz verdiniz Kıbrıs Rumlarını tanıyacak, limanları açacaksınız, yoksa müzakereler biter" diyor. AKP susuyor. Ya Kıbrıs'ı vereceksiniz ya müzakereler duracak. Türkiye'yi bu noktaya "AB'den kopalım" diyenler mi getirdi? Yoksa "Türkiye'yi AB'ye sokuyor" sanılanlar mı? Türk halkını 2 yıl içinde AB'den kim soğuttu? Brüksel'de düşüncesizce imza atanlar değilse kim?Eğer Brüksel'de yanlış yapılmasa bugün AB ile ilişkiler yavaş ama gerçekçi bir temel üzerinde yürüyor olacaktı. İlişkiyi "ya Kıbrıs ya kriz" çıkmazına AKP soktu. Boşuna başka suçlu aramayın... Kimi meslektaşlar Türkiye'yi AB'den koparmaya çalışan bir tepki cephesinden söz ediyor... Orman Bakanlığı'nda 662 kadro vekâleten yönetiliyormuş. Anlaşılan kendilerine bir nevi "vekâlet ormanı" kurmuşlar... Kadıköy'ün ünlü Salı Pazarı Anakent Belediyesi'nin aldığı kararla ortadan kaldırıldı... Pazarcı esnafı mağdur edildi. Derken alan 29 Ağustos günü ihaleyle 30 yıllığına Taşyapı firması sahibi Emrullah Turanlı'nın sadece iki hafta önce kurduğu firmaya verildi. Bugünlerde nasıl oluyorsa, en çok projeyi bu kişi alıyor... Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk bu işe ne diyor? İşte:- Anakent Salı Pazarı projesiyle ilgili bize bilgi vermedi.Burası sit alanı... Mimarlar Odası ve Pazarcı esnafı yargıya gidiyor. Bakalım ne olacak? Kadıköy pazarı... Bir süre önce Göztepe'ye cami yapılmasını protesto için insanlar pazar günü Göztepe Parkı önünde toplanmıştı. Birkaç konuşma yapıp doğılacaklardı. Derken birkaç provokatör girdi araya, bağrış çağrış... Ertesi gün gazetelere "Gösteride olay çıktı" haberi yansıdı. Sonra o provokatör Danıştay cinayetini işledi. Deniz Som'un Salacak'ta düzenlediği şaraplı protestoda aynı olay oldu. Bir provokatör Deniz'in yanına yaklaşıp yumruk atmaya çalıştı. Sivil polisler aynı anda adamı derdest edip götürdüler (kurtardılar)... Medyaya yine "Olay çıktı" haberi hâkim oldu. Taktik de bu zaten. En masum ve demokratik gösterilere karşı bile halkı yıldırmak. Kim tezgâhlıyor bu senaryoyu peki? Merak etmez misiniz!Bu arada bir gazete dün Deniz Som'un çoluğun çocuğun içinde içki içmesinin yanlış olduğunu yazdı. Anlaşılan Deniz Som'un bir saatliğine sembolik bir protesto yaptığını duymamışlar da her gün orada çoluk çocuğun önünde içeceğini sanmışlar! Belediyenin alkol içenleri cezalandırıp teşhir etmesiyle Deniz Som'un bir saatlik protestosunu aynı kefeye koymuşlar. Bu çaba yerine şöyle sorular sorsak çok daha mantıklı olmaz mı?- Alkol konusunda çok duyarlı olan kimi belediyeler, yolsuzluklar konusunda neden hiç duyarlı değil acaba?- Yoksa alkol karşıtlığı, türban gibi duyarlılıkları öne sürüp gariban seçmenin aklını çelerek yağma ve talanı gözden kaçırmaya mı çalışıyorlar? Salacak'ta... Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA), geçen hafta sonu "Türkiye'de Üniversite Anlayışının Gelişimi, 1861-1961" konulu bir toplantı düzenledi... Toplantıyı izleyen İÜ öğretim üyesi Prof. Serap Kuruca'nın tespitlerine göre... Toplantının fikirsel teması, "Türk üniversitelerinin ana kaynağı Osmanlı döneminin Darülfünun'udur. Atatürk'ün 1933 üniversite reformu başarısız olmuştur. Üniversite ondan önce daha özerk idi. Alman profesörler yetersiz idiler" şeklinde idi. Prof. Kuruca, TÜBA'nın böyle bir iddiaya alet olmasını protesto etti... Sen de mi Brutus? Geçen cumartesi günü Anıtkabir'i 148 bin kişi ziyaret etmiş. m.asik@milliyet.com.tr Bu da gösteriyor ki, AKP iktidarının ülkeye en büyük hizmeti Atatürk sevgisini canlandırmak oldu...