Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

1. İstanbul yolu genişletildikten ve alt - üst geçiler yapıldıktan sonra tamamen bir sürat yoluna dönmüştür.2. Bu yolda çoğu sürat nedeniyle her gün en az 1 kaza olmaktadır... 3. Ne bu yolda, ne diğer yollarda (Ankara içi) trafik denetimi yoktur, sadece polis kendini göstererek caydırıcı olmaya çalışmaktadır.4. Seyir halinde trafik kontrolü yapılmamaktadır.5. Şoförler bilinçsizdir, emniyet kemeri takan sayısı çok azdır, araç kullanırken çoğu cep telefonuyla konuşmaktadır.6. Bu yolda günün her saati kamyon, çimento kamyonu, temizlik aracı görmek mümkündür. Oysa ki, özellikle yoğun saatlerde ağır vasıtalar ve belediye temizlik araçları trafiğe çıkmamalıdır.7. Bu yolda özellikle ağır vasıtalar sürat sınırını aşmaktadır.8. En kötüsü, halkımız kaderine razıdır, sürat yapan otobüste tahminen kimse şoförü uyarmamıştır.Sonuç: Cenazelerde boy gösterip ortadan kaybolan çok yetkili zevat ciddi trafik kontrolü için talimat verse... Ne insanlar ölür ne onlar cenazelere zahmet etmek zorunda kalır. Ankara'da meydana gelen ve 8 Dışişleri Bakanlığı mensubu ve bir çocuğun ölümü ile sonuçlanan trafik kazası üzerine Selman Çobanoğlu şunları yazıyor: Kredi kartı borcuna af getirilmeyecekmiş. Maliye Bakanı'nın kredi kartı borcu yok demek ki... CHP lideri Baykal, AKP'lilerle aynı kulvara mı girdi? Bakınız Maliye Bakanı Unakıtan'ı kendisi hakkında dedikodu yapmakla suçlarken ne diyor:- Müslümanlıkta iftira en büyük günah, ahirette hesabı sorulur...ANAP Milletvekili Emin Şirin diyor ki:- Hukuk devleti mücadelesi yapan ve irtica sorunu olduğunu söyleyen bir siyasetçi hesabı ahirete mi bırakır? Deniz Bey'e düşen Unakıtan aleyhinde 1 kuruşluk da olsa bir iftira davası açmaktır. Aksi takdirde mavi akım dahil bütün yolsuzlukların hesabını ahirete bırakırız olur biter! Ahiret siyaseti Ağca'nın tahliyesindeki Mercedes'i tahsis eden kişi çete üyesiymiş. Opera sanatçısı olacak değildi ya... Her kötü havada yerel yönetimleri eleştirmek âdettir. Vatandaş oturduğu yerde belediyenin gelip kapısının önünü ve caddeyi temizlemesini bekler. Bu arada insanlar kayar, düşer, orasını burasını kırar. Kimi uygar ülkelerde kapısının önünü temizlemeyene belediye ceza yazar. Bizde kişinin eline kazma kürek alması ayıp sayılır! Osmanlı'nın torunlarına ağa gibi oturmak yakışır. Ne demiş Goethe: Herkes kapısının önünü temizlerse, bütün şehir tertemiz olur. Temizlemezse, İstanbul olur... Ne demiş Goethe? Yurtdışı konsolosluklarında pasaport uzatanların harcına yüzde 50 zam yapıldığını duyurmuştuk. Yurtiçinde yaşayan yurttaşlara uygulanan harçlar yurtdışının da üstünde. Hem de çok üstünde. Onur Öymen Meclis kürsüsünde anlatıyor:"Türkiye'de 2006 yılı başında yapılan zamlarla birlikte 3 yıllık bir pasaportun bedeli bugünkü kura göre yaklaşık 227 eurodur. Peki Almanya'da bu kaç paradır? Bir Alman vatandaşı pasaport almak isterse eğer 26 yaşından büyükse 59 euro ödemektedir. 26 yaşından küçükse ödeyeceği para 37.5 eurodan ibarettir. Yani Türkiye'de 3 yıllık pasaport alan bir vatandaşımız bir Alman vatandaşının ödediğinin 4 misli para ödüyor. 26 yaşından küçük bir Alman vatandaşının ödediğinin yaklaşık 6 mislini ödüyor. Üstelik bizde gençler için pasaport harçlarının daha düşük olması akla bile gelmemiş. Eğer 4 kişilik bir aileyseniz, Türkiye'den alacağınız 3 yıllık pasaportun size maliyeti 908 euro olacaktır. Yurtdışına çıkmak için fiilen ödeyeceğiniz para bundan da fazladır, çünkü Avrupa ülkelerinde örneğine rastlanmayan bir de çıkış vergisi ödeyeceksiniz. Onun bedeli de kişi başına 70 YTL, yani yaklaşık 43 eurodur. Bir de vize bedeli var. Örneğin Fransa'ya gitmek istiyorsa adam başına 35 eurodan 4 kişilik bir aile 140 euro ödeyecektir. Böylece yurtdışına çıkış cezası 1200 euroya ulaşıyor..."Burada sormalı. Hükümet ne yapmak istiyor? Avrupa ile yakınlaşmak mı? Yoksa vatandaşını Avrupa'dan uzaklaştırmak mı? Onur Öymen sormaya devam ediyor:- AB ile tam üyelik müzakeresine başlayan ülkelere vize kaldırılır. Ama AB'de Türkiye'ye vize uygulanmaktadır. Hükümet diğer ülkelere yapılan uygulamaları örnek göstererek vizenin kaldırılmasını isteyebilir. Böyle bir istekte bulundu mu? Yoksa hiç bu konularla ilgili değil mi? Astronomik vize Doktorlar sık sık 3 beyazdan uzak durmamızı öğütlerler. Anlaşılan son gelişmelerden sonra, buna bir de 4.'sünü ekleyeceğiz: 'Zekeriya Beyaz' m.asik@milliyet.com.tr