Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Liderlerin birisi demiş ki: - Men dakka dukka...
Öteki ne demiş:
- Sen cakka cukka...
Siyaset kâh böyle boş laflar, kâh yapay öfkeler üzerinde ilerliyor.
Görünüşte koskoca liderler halk için kavga ediyormuş, hizmet için yarışıyormuş havasında... Aldanmayınız...
Bu kayıkçı kavgasının ardında bozuk düzeni ve ana sorunları gizleme çabası vardır.
AKP lideri, her başarısızlığı muhalefete yükleyerek kendi başarısızlığını gizliyor...
CHP lideri, AKP liderine saldırarak muhalefet yapıyormuş, halk için kendini harap ediyormuş izlenimi veriyor... Ama kendisi de farklı çözümler öne sürmüyor.
Bu yapay gürültü arasında gerçek sorunlar gözden kaçırılıyor.
PKK’nın siyasi kolu Güneydoğu’da sivil ordu kurduklarını davul zurna ile ilan ediyor. ABD Türkiye’ye füze radarı yerleştirme çabasında... Başbakan’ın Atina’ya 12 mil tavizi verdiğini Yunan gazeteleri yazıyor. AB’ye üyelik hikâye olmuş. Eğitim çökmüş. İlkokula türbanla giren öğrencinin fotoğrafı gazetelerde yayımlandı. İşsizlik ve açlık almış yürümüş...
Sendikal sorunlar dağ gibi. Sıcak para ekonomiyi oyuyor...
Bunlar gibi onlarca soruna ne AKP’nin çözümü var ne CHP’nin... Manşetlerde marifetmiş gibi sunulan sen ben kavgaları işte bu çözümsüzlüğü örtüyor. Neden çözümü tartışmıyorlar derseniz? Düzenin kaymağını yiyen egemen çevreler o çözümsüzlüklerden besleniyor, haksızlıklar soyguncuların hanesine kazanç olarak yazılıyor da onun için...

Haberin Devamı

Kremalı kıyak!
Resmi Gazete’de 6 Ekim 2010 tarihinde bir Bakanlar Kurulu kararı yayımlandı. Kararla 2 bin 500 ton süt ve krema ile 2 bin ton tereyağı için sıfır gümrük vergili ithalat kontenjını açıldı. Yani kota kapsamında bu ürünleri ithal edenler gümrük vergisi ödemeyecekti.
Bu kararın özelliği ve güzelliği mi?
CHP Muğla Milletvekili, ziraat profesörü Gürol Ergin’i dinliyoruz:
“Bu kararın özelliği geçmişe dönük olması... Sıfır gümrüğün başlama tarihine dikkat edin; 1 Ocak 2010... Bu ne demek? Birileri, gümrük oranları yaklaşık yüzde 200 iken bu oranları kabul ederek o ürünleri ithal etmişler. Sonra da ona göre fiyat belirleyerek piyasada satmışlar, para kazanmışlar. Hükümet şimdi bu kişilere, sizin verginizi düşürdüm, gelin, aradaki farkı benden alın, diyor. Bu yolla bir avuç insanın cebine para aktarılacak”
Tarım Bakanı Mehdi Eker bu ağır suçlamaya ne diyor?Bir açıklaması varsa dinliyoruz...

Haberin Devamı

BDP’li Hasip Kaplan TBMM’de Kürtçe konuşmuş... Bu ülkede resmi dil Türkçedir, resmi yerlerde Türkçe konuşulur. Bunu hatırlatacak kimse çıkmadı mı koca Meclis’te...

Yerli kullanmalı
Önümüzdeki hafta yani 12 - 18 Aralık arası Yerli Mallar Haftası.. Çocukluğumuzda “Yerli malı yurdun malı herkes onu kullanmalı” diye şarkılar söylerdik. Unutuldu o hafta... Ama koskoca Amerika’da unutulmadı. Orada “Buy American” kampanyası yıl boyu sürdürülüyor. Amerika’da üretilen malların listesi çıkarılıyor, Amerikalılara ülkede üretilen malları satın almaları salık veriliyor. Biz daha mı zenginiz ki... Ülkede üretilen mal ile ithal mal arasında tercih yapmıyoruz. Hatta ithali tercih ediyoruz!

Haberin Devamı

Engel
Dünya Engelliler Günü’nü geride bıraktık. Güzel sözler söyledik, dokunaklı öyküler dile getirdik ama. Sanırız bu gün için en güzel mesajı facebook’ta Kerem Donat verdi... 17 yaşında doğuştan engelli (sol kol ampute) bu delikanlı bakınız ne dedi mesajında:
“Bugün Dünya Engelliler Günü’ymüş... Hiçbir engellinin böyle bir güne ihtiyaç duyduğunu düşünmüyorum. Kimsenin engelli olmadığını düşünüyorum. Engel sadece hayatla yaptığımız maçta yediğimiz erken goldür. Maçın içinde maçı çevirmek için çalışmalıyız. Gol yedik diye maçı bırakamayız. Eğer kişi yediği gol karşısında hakemden, seyircilerden vs. yardım bekliyorsa, engelli işte odur. Bu kişilerin Dünya Engelliler Günü kutlu olsun.”

Bazı AKP’liler Meclis oturumunda cep telefonlarıyla okey oynuyormuş.
Oyun arasında da işleri liderin her dediğine “okey” demek zaten.
Haldun Ertem

EsEs
Eskişehir futbolla halkın bütünleştiği kentlerden. Halk futbolu uygar bir sevgiyle seviyor. Maç sonraları Eskişehir bayram yerine dönüyor. Bir de orkestraları var ki... Maç boyu tribünleri şenlendiriyor, stada arena coşkusu veriyor... Bu bağlamda Eskişehirlilerin bir ricası var...
Efendim orkestralarını deplasman maçlarına da götürmek istiyorlar. Ancak bu talep her defasında geri çevriliyor. Deplasman takımları (son örnek Kasımpaşa) stada orkestrayı almak istemiyor.
Gerekçe mi? Hayli komik...
- Orkestra elemanları davul tokmağını ve diğer enstrümanları sahaya fırlatabilir...
Eskişehir Federasyon’dan yardım bekliyor.

Tekmeyle kedi öldüren gencin 3 yıl hapsi isteniyormuş.
Tekmeyle anne karnındaki bebeği öldürseydi hiçbir şey olmazdı.
Fahrettin Fidan

Çorap
Sunay Akın’ın son kitabı “Çorap Kaçığı” raflarda yerini aldı. Her zamanki gibi insancıl, içten, derinlikli şiirler. İşte iki şiirden iki parça:

Teneke
Hırsızlarla birlikte
annemin çorabı da kaçardı
dizlerinin üstünde
sürerken teneke
polis arabasını

Kanat
Adımlarken Galata Kulesi’nin
daracık basamaklarını
uçup uçmayacağını bilmiyordu Hezarfen
Bir tek şeyden emindi yalnızca
inmeyecekti yürüyerek
çıktığı merdivenden