Ne var ki, Refik Bey hiç Çankırıya gitmemiş.Ceza, eşi adına kesilmiş, 15 ceza puanı yazılmış. Sıkı durun: Eşinin de ne ehliyeti, ne araç kullanmışlığı var.Refik Çınkır, Çankırı Emniyet Müdürlüğünü arayıp bir yanlışlık olduğunu bildiriyor. Çankırı Emniyeti, radarda görünen aracın Refik Çınkıra ait olduğunda ısrar ediyor.Refik Bey, Emniyet Genel Müdürlüğüne e - mail göndererek durumu anlatıyor ve eğer Çankırıda radarda görünen araç kendisine aitse, otomobilini Emniyete bağışlayacağını bildiriyor. Oradan da yanıt alamıyor.Banka hortumcusu olmadığı için tahakkuk ettirilen cezayı ödememezlik edemiyor. Ödüyor... Türkiyenin AB adaylığını çok komik buluyor... Ankarada yaşayan Sayıştay Denetçisi Refik Çınkırın eşi adına bir tebligat geliyor mahalle muhtarlığına. Altı aylık hamile olan Bayan Çınkır güçbela muhtarlığa gidiyor, tebligatı alıyor. Tebligatta, Çankırı Emniyet Müdürlüğünün tahakkuk ettirdiği radara yakalanmaktan doğan 169.400.000 liralık trafik cezası vardır. Almanyanın Bild gazetesi, Türkiye için, "Şarkın Avrupayı öptüğü yer" demiş. Gazetenin, bizim tatil köylerine gelen Alman kızlarından ilham aldığı anlaşılıyor... Fransızların AB konusundaki olumsuz tavrına karşı, Yaşar Kemal, onlardan aldığı Legion dHonneur madalyasını geri versin... Meslektaşımız Zeynep Göğüşün bu önerisi hayli hararetli tartışmalara yol açtı...Öneri üzerine en net yorumu Özdemir İnce yaptı... Dün dedi ki:- Fransızlara neden kızıyoruz? AKPnin Cumhuriyetin temel ilkelerine karşı olumsuz tutumunu bilmiyor mu Fransızlar? Cumhuriyetin temel kurumlarını İslamileştirmek ve kadrolaşma programını izlemiyorlar mı? Avrupada görmek istemedikleri Türkiye değil, AKPnin çağdışı zihniyetidir... Legion dHonneur... Erhan Afyoncu yazıyor: "Gümrük kapılarımız derme çatma binalardan oluşuyor. Bırakınız Avrupa ülkelerini... Cilvegözünden Suriyeye girince saray gibi bir binada buluyorsunuz kendinizi... Suriyenin diğer sınır kapıları ile Lübnan ve Ürdündeki gümrük kapıları da çok güzel. Sanırım bizim devlet büyükleri hep uçakla gezdikleri için durumun farkında değil! Yollar da felaket. Suriyeden Yayladağı Kapısına pırıl pırıl yollardan geliyorsunuz, Türkiyeye girdiğinizde çukurlar başlıyor... Utanmamak elde değil..." Cilvegözü Kapısı Yeni bütçe tasarısında, Diyanet İşleri Başkanlığına ayrılan pay, Enerji, Kültür, Ulaştırma, İçişleri, Bayındırlık, Tarım bakanlıklarını geride bıraktı...Haber dün gazetelerdeydi... Masamızın bir köşesinde de İstanbul Barosunun, "Yargı sorunları ve yargı reformu" konulu araştırmasının sonuçları duruyordu.Baronun çalışmasında belirtildiğine göre... 1940 yılında, Adalet Bakanlığına ayrılan pay on binde 345... Emniyet Genel Müdürlüğüne ayrılan pay on binde 279... Diyanet İşlerine ayrılan pay on binde 25tir...1980 yılı bütçesinde, Emniyet Genel Müdürlüğüne ayrılan pay Adalet Bakanlığını geçmiş... Adalet Bakanlığına ayrılan pay on binde 178 iken Emniyet Genel Müdürlüğüne ayrılan pay on binde 260... Diyanete ayrılan pay yine küçük; on binde 85...Diyanet bütçesindeki patlama 1980 sonrasında meydana geliyor... 1990 yılında Diyanete ayrılan pay on binde 123, Adalet Bakanlığına ayrılan pay on binde 122... Emniyete ayrılan pay ise Adalet ve Diyanet toplamını aşarak on binde 287 oluyor.Adalet Bakanlığının bütçeden aldığı pay 1940dan bu yana 5 kat azalıyor.Diyanet ve Emniyete ayrılan pay ise onlarca katlanıyor...Baronun araştırmasında bu durum:"Din devletine ve polis devletine giden yol" olarak tanımlanıyor... İlginize... Diyanet bütçesi Cengiz Gündoğdunun dün elimize ulaşan kitabı "Taşkıran", sanattan edebiyata, felsefeden şiire, renkli konulara değiniyor. İlk sayfada bir not:"Cengiz Gündoğdunun eserleri hiçbir ödüle aday gösterilemez."Söz ödülden açılınca... Bir dostumuz Ankara Gazeteciler Cemiyetinin Rahmetli Başkanı Beyhan Cenkçinin Aziz Nesine "yılın yazarı" ödülünü verişini anımsatıyor. Tesadüf bu ya, o yıl piyasaya hiç Aziz Nesin kitabı çıkmamıştı. Aziz Ağabey, Beyhan Cenkçiye gönderdiği mektupta şöyle diyor: "Bana yılın futbolcusu ödülünü verseydiniz daha anlamlı olurdu." Ödülsüz yazar... İşsizlik büyüyor, dış borç artıyor, yatırımlar azalıyor. * * * Türkiye için ihtar vaktidir..! Babalar operasyonu sürüyor; Halk akın akın Telli Baba, Zuhurat Baba, Tuzcu Babaya koşuyor... m.asik@milliyet.com.tr