Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

       Milliyet ve Tekofax - Panasonic işbirliğiyle düzenlenen "Türk Futbolunda Centilmenlik Oscarları" ödül töreni Esma Sultan Yalısı'nda yapıldı. Geçen sezon içinde en az 25 maçta forma giyip hiç kırmızı kart görmeyen (6 tanesi de bir tek sarı kartla sezonu tamamlayan) futbolculardan oluşan "Centilmenler karması"nın açıklandığı gecede İstanbulspor da "En centilmen takım" olarak ödüllendirildi. Arkadaşımız Aydın Arıcıoğlu tören sürerken konuklar arasında "centilmenlik dışı" durumlar üzerine küçük bir soruşturma yaptı. Aldığı yanıtlar:
       Aydın Kızılırmak (Zorlu Holding - Ürün sorumlusu): Maçlara genellikle alt eğitim ve gelir grubundan insanlar gidiyor. Bu heyecanlı insanlar incir çekirdeğini doldurmayacak şeylerden dolayı mantığı bir kenara bırakabiliyorlar. Ama asıl olarak bu tür tatsızlıklar özellikle kulüp başkanlarının demeçlerinden, medyanın da buna çanak tutmasından kaynaklanıyor.
       Oğuz Dizer (Fanatik gazetesi yazarı): Kültür düzeyi yüksek olan futbolcular, sahada ve saha dışında üst düzey davranışlar sergiliyor. Mesela Centilmenler Karması'na giren Aykut... Bugün bir çok futbolcu benzin istasyonu açma derdindeyken Aykut özel dershane açıp eğitime dönük bir çaba içine girmiştir.
       Aydemir Akbaş (Sinemacı): Centilmenlik Ödülü'nün "faul" ve "kart" hesabına göre verilmesini doğru bulmuyorum. Futbol hırs oyunu. Faulü de, aldatmacası da olacak. O yüzden bu ödüller futbolun doğasına aykırı. Ben antrenör olsam evvela futbolculara faul yapmayı öğretirim. "Santrayı geçtiği zaman vur çelmeyi, indir" derim. Centilmenlik nedir, biliyor musunuz? Adamı devirdikten sonra kaldırır elini sıkarsın. Centilmenlik budur.

       Başbakan Mesut Yılmaz dış kadrolarda bir azaltma başlattı. Üç büyükelçilik kapatılacak, 86'sı Diyanet'e ait olmak üzere 227 dış kadro iptal edilecek.
       İyi güzel... Güzel de... Tasarruf için bunca uğraş verilirken...
       Üç yıl önce kapatılan Merkez Bankası Tokyo Şubesi neden yeniden açıldı?
       Soruyu soran biz değiliz... Merkez Bankası eski Başkanı Yaman Törüner...
       MB Tokyo Şubesinin ana görevini de şöyle özetliyor Törüner:
       - Başkan ve yöneticiler Tokyo'ya giderse onları karşılamak...
       Dünyada en çok dış temsilciliğe sahip Merkez Bankası'nın da bizimki olduğunu ekliyor...
       Merkez Bankası'nın bu dış temsilcilik hovardalığı niye? Döviz bol ondan mı?

       İstanbul'dan okurumuz Doğan Göker dün balkonda oturmuş; "Bugün hava düne göre daha serin!" diye düşünürken içerden NTV hava raporu sunucusunun sesini işitti:
       "İstanbul'da hava sıcaklığı bugün 39 derece"
       - Allah Allah, diye söylendi, yanlış mı işittim?.. İstanbul'da yaklaşık 50 yıldır sıcaklık 39 dereceye ulaşmadı. Üstelik... gün gibi aşikar ki, bugün hava önceki güne oranla bayağı serin...
      
NTV'nin 30 dakikada bir verdiği raporlarda İstanbul için hava sıcaklığı peşpeşe iki kez daha "39 derece" diye verilince okurumuz Göztepe Meteoroloji İstasyonu'nu aradı ve hava sıcaklığını sordu. Saat 12.00'de, güneş tepedeyken yapılan ölçüme göre "28 derece" olduğunu öğrendi oradan... Sonra... NTV Halkla İlişkiler Servisi'ni aradı;
       - Bu nasıl iş?.. diye sordu, İstanbul'da hava sıcaklığı 28 derece. Ama sizin raporunuzda 39 derece olduğu söyleniyor...
       Karşısındaki yetkili;
       - Hava durumuyla ilgili bilgileri biz İngiltere'den, IWP'den alıyoruz, demekle yetindi...

       Hükümetin af girişimi konusunda vatandaş ne düşünüyor?..
       Adını bilmediğimiz bir grup vatandaş altını imzaladıkları bir düşünce notunu faksladılar dün... Bize mantıklı gelen notu birlikte okuyalım:
       "Son günlerde kamuoyunun gündeminde bulunan ve bir süre sonra da şekillenmesi beklenen AF konusu ile ilgili olarak önerilerde bulunmayı, birer yurttaş olarak görev bildik. Aşağıda imzası bulunan bizler, hukukçu değiliz. Bu nedenle geliştirilmesi ve üzerinde uzmanlarca çalışılması gereken bir öneri olduğunun bilincindeyiz.
       Toplumun genel beklentilerine yanıt verebileceğini umduğumuz öneriler aşağıda yer almaktadır.
       1 - Af, kesinlikle kısmi bir özellik taşımalıdır.
       2 - Af kapsamı dışında kalacak suçlular şunlar olmalıdır;
       a - Uyuşturucu ticareti yapanlar,
       b - Çete kuranlar ve / veya bu çete içinde yer alanlar,
       c - Rüşvet alanlar ve verenler,
       d - Silah kaçakçıları,
       e - Teröristler,
       f - Orman suçluları,
       g - Kamu malına bilerek zarar verenler,
       h - İşkence suçluları,
       i - Anayasal düzeni hedef alan eylemleri gerçekleştirenler,
       (İstisnası 18 yaşından küçükler)
       3 - Af kapsamı içinde bulunacak olanlar (hemen salıverilecek olanlar);
       a - Kazayla adam öldürenler ve / veya suç işleyenler,
       b - Fikir suçluları,
       c - 2'inci maddenin bütün bentlerinde yer alsalar da, yaşı 18'in altında bulunan bütün suçlular (ıslah evlerine gönderilmek koşuluyla)
       İmzalar:
       İdris Adil, Rıdvan Varlı, İbrahim Ekinci, Mine Döğen, Hasan Toptaş, Aygün Akkoyun, A. Sevgi Dinç

       Açıkhava Tiyatrosu'nda geçen cumartesi akşamı kimsesiz çocuklar yararına bir toplu konser vardı. Yasemin ile Mazlum Çimen hoş türküler söylediler. Arada konuştular. Söz sırası kendine geldiğinde Mazlum Çimen dedi ki:
       - Bizden önce sahneye çıkan arkadaş sokak çocuklarını topluma layık birer insan olarak yetiştirmeyi amaçladıklarını söyledi... Peki toplum kimsesiz çocuklara örnek gösterebileceğimiz durumda mı?.. Önce toplumu sokak çocuklarına örnek göstermeye layık bir duruma getirmemiz gerekmez mi?
       Soru yerindeydi...





Yazara E-Posta: M.Asik@milliyet.com.tr