CHP, nihayet büyük kentlerin belediye başkan adaylarını açıkladı...
İstanbul'a Kemal Kılıçdaroğlu'nun aday gösterilmesi bazılarının içine sinmedi...
Hem 15 milyonluk bir kentin sorunlarına ilişkin projeler hazırlamak için vakit yok...
Hem Kılıçdaroğlu serbest kalsa, AKP'nin yolsuzluklarını yakalayarak partisine çok daha yararlı olabilirdi, diye düşünülüyor.
Ancak Kılıçdaroğlu'nun en uygun aday olduğunu, kazanma şansının yüksek olduğunu düşünenler de az değil...
CHP'nin Aydın Adayı Özlem Çerçioğlu bu kentte tanınan, tutulan bir isim. İyi bir tercih.
Bursa Belediye Başkan adayı Sena Kaleli ise tam isabet...
Sena Hanım, Kamil Koç otobüs firmasını adeta tek başına bataktan çıkarıp Türkiye'nin en büyük otobüs şirketlerinden biri haline getirdi. Hem para hem insan yönetimini çok iyi bilir. Kamil Koç'u, Türkiye'nin en az kaza yapan şirketi haline getirmesi de ayrı bir başarıdır.Türkiye'nin başarılı ve mütevazi iş kadınlarındandır.
CHP'nin Eskişehir'de DSP'li Yılmaz Büyükerşen'in karşısına Aydın Güngör'ü aday göstermesi de çok tartışılacak. Büyükerşen kaybederse CHP'ye de pay çıkarılacak.
Yarış biraz gecikerek de olsa başlıyor... Pehlivanlar meydanlara çıkıyor... Mart sonuna kadar iki uzun ve heyecan dolu ay yaşayacağız...
Soru: Türk demokrasisini diğer demokrasilerden ayıran unsurlara katılan en son karakteristik özellik ne oldu?
Yanıt: Dalgacılık...
Haldun Ertem
Uğur’a mektup
Sevgili Uğur,
Sen aramızdan ayrılalı 15 yıl geçmiş... Zaman ne hızlı akıyor...
Oralarda ne var ne yok, dersen...
Doğrusu senin öngörülerinin doğru çıkması dışında yeni şey yok...
Siyaset, ticaret, tarikat üçgeni hem ülkeye, hem iktidara hakim oldu...
Hem de ne hakim olmak...
Bir de korku imparatorluğu kuruldu ki... Görmeye değer...
Artık cumhuriyetçi, Atatürkçü yurtseverler ikiye ayrılıyor...
Ergenekon’dan içeri alınanlar
Ergenekon’dan içeri alınacaklar...
Bir yandan çetelerin üzerine gidilirken bir yandan da muhaliflerin avı sürüyor...
İktidar muhalifleri çetelerle aynı kategoride muamele görüyor...
İktidar muhalifleri, teker teker içeri alınıyor... İçeri alınmayanlara korku salınıyor. Eğer sağ olsaydın sen de mutlaka topun ağzında olurdun...
İşler o raddeye vardı ki... Son dalgada İstiklal Savaşı Kahramanı Kılıç Ali’nin 80 küsur yaşındaki oğlunun da içeri alınacağı televizyonlardan alt yazı olarak geçti. Altemur ağabeyin suçu mu? İktidara muhalif yazılar yazmak...
F tipi cezaevleri Yedikule zindanlarına döndü. İçeri düşenin bir daha ne zaman çıkacağını kimse bilmiyor. İnsanların neden gözaltına alındığı falan da açıklanmıyor.
Sen sık sık hukuktan, hukukun üstünlüğünden söz ederdin...
Hukuk artık sadece soyguncuları, vurguncuları korumaya yarıyor...
Türkiye’deki sisteme “katiller demokrasisi, hırsızlar düzeni” derdin...
Bugünleri görseydin ne diyeceğini çok merak ediyorum...
15 yıl sensiz yaşamak, bu ülke için kayıp oldu Sevgili Uğur... Ama sen aramızdan erken ayrılmakla bir şey kaybetmedin. Şan ve şeref kazandın... Nur içinde yat...
AKP Gaziantep İl Başkanı Ökkeş Eruslu, “Cumhuriyet döneminde yapılmayanlar AKP döneminde yapıldı” demiş.
AKP ile beraber cumhuriyet dönemi bittiğinin itirafı gibi olmuş.
Gülhan Elmas
SAHTE?SEÇMEN...
CHP Istanbul Il Örgütü bir site açmış... Amaç sahte seçmenleri tespit etmek.
Bu siteye kimlik numaranızı yazarak, oturduğunuz hanedeki kayıtlı seçmenleri görebiliyorsunuz.
(Siteye girdiğinizde evinizde yabancıların oturduğunu görürseniz sakın şaşırmayın. Bu çok sık oluyormuş.
Nitekim sitenin ilk gününde toplam 4000 itiraz başvurusu olmuş.) Eğer sizin hanenize kayıtlı tanımadığınız isimler varsa yine siteden itiraz dilekçenizin çıktısını alabiliyorsunuz veya il örgütünden yardım isteyebiliyorsunuz.
Sitenin adresi: www.sahtesecmen.org
“AMERİKANCIYIM...”
Ergenekon’da gözaltına alınıp serbest bırakıldıktan sonra ‘Ben ulusalcı değil, Amerikancıyım’ diyen YÖK eski Başkanı Kemal Gürüz’ün bir marifeti ortaya çıktı. Meğer Prof. Tahir Hatipoğlu, 2002 yılında Kemal Gürüz’e bir televizyon programında ‘Amerikancı’ demiş. Gürüz de Hatipoğlu’na tazminat davası açıp “9 bin TL” tazminat almış. Hatipoğlu şimdi Gürüz’den 9 bin TL’yi geri almak için dava açacağını söylüyor...
Alabilir mi? Sanmıyoruz... Belki de Gürüz o zaman sahiden ulusalcıydı, ABD ve AKP’nin başarılarını görünce, sonradan gelişti, Amerikancı oldu. Olamaz mı!
Medya
Ergenekon operasyonunda 11. dalga sürerken... NTV’de önce Hulki Cevizoğlu sonra Faruk Bildirici konuşuyor... Hulki’nin konuşması (nedense!) pek kısa kesiliyor. Faruk Bildirici iddialı: “Biz arkadaşlarla kimlerin içeri alınacağına ilişkin bir liste yapmıştık, hepsini önceden tahmin etmiştik” diyor... Böylece gözaltına almalara olağan bir hava veriyor. Hürriyet gazetesinin internet sitesine bakıyoruz... Verso’nun başkanı Erhan Göksel’den söz ederken “Ergenekon iddianamesinde adı geçiyordu” denmekte... Belki o niyetle yazılmamış ama... Sanki bir insanın Ergenekon iddianamesinde adının geçmesi gözaltına alınması için sebepmiş gibi hava doğuyor. Oysa iddianamede Tayyip Erdoğan’ın bile adı var. Böyle bir sebep olamaz.
Hukukçu Turgut Kazan: “Bir insan gözaltına alınırken neden alındığı açıklanmalı, somut bir fiil ortaya konulmalı” diyor. Ergenekon soruşturmasında bu kurala uyulmuyor. Ama uyulmuyor diye “olsa olsa” metoduyla suç uydurmak medyaya düşmez...
Masumiyet karinesi ihlal ediliyor...