Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Açık Pencere Bu arazilerin asıl sahipleri ne İETT, ne de Karayolları... Bu araziler halkın... Kentin üzerinde yaşayan insanların... Bu satışlardan alınan paralar birkaç yandaş müteahhide yedirilecek... Kentin en nadide yerleri de betonlandığı ile kalacaktır... Sevinecek ne var? İETT arazisi 2 yıl önce Dubai Prensi'ne 100 milyon dolara satıldı... Satışın hukuksuz olduğu, (bu sütun dahil) sağda solda yazıldı... CHP'li Erdal Karademir arazinin değer tespiti yapılmadan satılamayacağını ısrarla söyledi. Mimarlar Odası mahkemeye gitti. Anakent Belediyesi çıkmazı görünce Dubai Prensi'yle ortaklık anlaşmasını hiç sıkılmadan iptal etti. Yeni ihale önceki gün 705 milyon dolara bağlandı.Eğer hukuk korkusu olmasa arazi şimdi 100 milyon dolara gitmiş olacaktı. Bu bir skandaldır. İkinci skandalı da dün Mimar Oktay Ekinci Cumhuriyet'te yazıyordu... Ekinci, İETT arazisi ile ilgili "3 emsal izin ve sınırsız yükseklik" öngören imar planının yargıya götürüldüğünü, Anakent Belediyesi'nin araziyi mahkemenin sonucunu beklemeden sattığını yazıyor, bunu da ayrı skandal olarak niteliyordu... Satılan halkın malıdır... Ama halkımız kendine ait kentin parça parça satışını sessiz ve tepkisiz izliyor... Levent'teki İETT garajı 705 milyon dolara Dubai Şeyhi El Maktum'un şirketine satıldı... Karayolları arazisi de bir hafta önce 800 milyon dolara Zorlu grubunun olmuştu. Medyada bir bayram havası esiyor... Cumhurbaşkanı Sezer, komutanlara "veda yemeği" vermiş. Bu aynı zamanda "laik cumhuriyete veda" yemeği de olabilir... KPSS'ye giren 1 milyon 850 bin öğrenciden devlet ala ala 25 binini kadroya almış. Ama AKP'lilerin eşi, dostu, çoluğu çocuğu işe sınavsız giriyor. Bir büyük haksızlık yaşanıyor... Bu haksızlık karşısında gençlerin kuzuların sessizliğini oynadığını yazmıştık... Peki ne yapalım, diye soruyorlar...En basiti... Uğradığınız haksızlığı bulunduğunuz her yerde başkalarının duyacağı şekilde yüksek sesle dile getirin. Diğer haksızlığa uğrayanlarla diyalog kurun. Yukarıdakiler duysun, marifetlerinin toplumda homurtulara yol açtığını bilsinler. Rahatsız olsunlar.. Bu kadarı da bir şeydir... Bağırarak konuşun Başbakan Erdoğan, nevruzda şiirlerle barış mesajları vermiş! Şiirlerle savaş mesajlarının sonunun nereye gideceğini tecrübeyle yaşadı zaten... * * * Erdoğan, "Baykal sigortalarımı attırdı" demiş. Aman dikkat... Sigortaların sık sık atması ampule zarar verir... Başbakan'ın büyük oğlu Burak Erdoğan gemi satın aldı, armatör oldu. Geminin adı Safran 1... Fiyatı 2.5 milyon dolar...Başbakan kazancın garanti olduğunu bizzat şu cümleyle anlattı:"Bundan sonra gemi kazancıyla taksitlerini ödeyecek noktadadır."Burak Erdoğan gemiyi alan MB adlı şirkete yüzde 50 oranında ortak. Diğer ortağın adı Mert Çetinkaya... Şirketin bir gemi daha alacağı söyleniyor.Beş yıl önce işadamı Remzi Gür'ün verdiği bursla okuyan çocuklar ne kadar hızlı büyüdü?Remzi Gür'ün adı bir biçimde yine gündemde üstelik...Gemiyi çok elverişli şartlarla satan Hasan Doğan, çocukların burs babası Remzi Gür'ün kayınbiraderi.Hasan Doğan aynı zamanda Başbakan'ın kuyumcusu Cihan Kamer ile ortak şirket sahibi...Cihan Kamer ile Hasan Doğan, Dubai Şeyhi El Maktum ile ortaklaşa İETT Garajı ihalesine girdiler. Alacağını daha önce almış olan Zorlu'nun fazla asılmaması sonucu ihaleyi kazandılar... Önceki gün 705 milyon dolara 46 dönümlük arazinin sahibi oldular... Hasan Doğan gemiyi ucuz - pahalı sattı daha büyük işlere yelken açtı...Başbakan bu kadar olağan bir şeyin basında haber yapılmasına öfkelendi. Vatan gazetesini hedef alarak dedi ki:"Bu medyanın karın sancılarının ne olduğunu biliyorum. Sancılarınızın ne olduğu belli. Neyi nereden nasıl alıp verdiğiniz, onlar da belli. Onları da şu anda Maliye'si de her şeyi de takip ediyor..."Maliye, Başbakan'ın oğlunun nasıl gemi sahibi olduğunu araştıracak değil ya.. Tabii ki bu tür olayların peşinden giden biz gazetecileri izleyecek... Fırsat bulursa defterimizi dürecek... Ki böyle tehlikeli sularda dolaşmayalım... m.asik@milliyet.com.tr Safran 1