Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Açık Pencere Bu sözler Abdullah Gül'e ait olup 27 Kasım 1995 tarihinde, The Guardian gazetesinde yayımlanıyor...Ertesi gün Türk basınında "Ürperten İtiraf" başlığıyla yer alıyor. Abdullah Gül diyor ki:"Cumhuriyet döneminin sonu gelmiştir. Eğer Ankara'nın yüzde 60'ı gecekonduda oturuyorsa bu laik sistemin başarısız olduğu anlamına gelir ki, biz de onu kesinlikle değiştirmek istiyoruz..."* * *Bir siyasetçi dün söylediği kimi sözleri politika gereği sonradan değiştirebilir. Ama cumhuriyetin özüyle ilgili görüşlerini aynı kategoriye koyamazsınız. Çankaya Köşkü'ne çıkmaya hazırlanan bir adayın 12 yıl önce "Cumhuriyet bitmiştir, laik sistemin değiştirilmesi gerekir" sözlerini sarf etmesi, Cumhuriyet'in en yüksek koltuğuna oturmaması (veya oturtulmaması) için yeterli sebeptir...* * *Tayyip Erdoğan, Bülent Arınç'la görüşmeye cebinde Vecdi Gönül'ün adıyla gitmiştir... Bülent Arınç, eşi türbansız birini cumhurbaşkanı seçmenin "laikçiler ve askerler" karşısında yenilgi anlamına geleceğini söylemiş, Abdullah Gül adını ön plana çıkarmıştır... Yani... Köşk'e türban, laik kesimle inatlaşma amacıyla çıkarılmaktadır... Hani türban şahsi tercih idi? Hani siyasi kavga simgesi değildi? Ne çok maval okunuyor... 'This is the end of the republican period... If 60 per cent of Ankara's population is living in schacs than the secular system is failed and we definitely want to change it.' Erdoğan'ın Köşk'e çıkmasını ailesi istememiş. Emine Hanım ve çocuklarının da laik cumhuriyetten yana olduklarını öğrenmek ne güzel!.. Bu hafta miting haftası olacak... Yarın Ankara'da Türkiye Gençlik Birliği öncülüğünde "Çankaya Milletindir" buluşması gerçekleştirilecek. Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi'nin bahçesinde saat 10.00'da başlayacak program Anıtkabir ziyaretiyle son bulacak...Büyük buluşma ise İstanbul'da pazar günü Çağlayan Meydanı'nda saat 13.00'te başlıyor... Ankara'da 14 Nisan mitingine katılan örgütler Çağlayan mitingini de destekliyor. Mitinge katılımın büyük olacağı bildiriliyor.* * *İstanbul Tabip Odası'nın eski başkanları ve eski genel sekreterleri dün bir ortak açıklama yaparak hekimleri 29 Nisan Çağlayan mitingine davet ettiler... Prof. Coşkun Özdemir, Prof. Özdemir İlter, Prof. Orhan Arıoğul, Prof. Zeki Karagülle ve Prof. Süha Göksel'in bu çağrısı bir anlamda İstanbul Tabip Odası'nı protesto anlamı taşıyor. Malumunuz, Türk Tabipleri Birliği, 14 Nisan mitingine katılmadığı gibi bu mitingi "darbecilere destek" diye karalamıştı. TTB ve İstanbul Tabip Odası bu defa da mitinge karşı sessiz. İktidardan yana tavır alıyor... Miting haftası... 5 Aralık 2005 tarihinde bitirilerek hizmete konulacağı kamuoyuna Başbakan Erdoğan tarafından duyurulan ancak bugüne dek ortada görünmeyen hızlı trenin test sürüşleri Ankara - Eskişehir hattı üzerinde başladı. Birleşik Taşımacılar Sendikası, hızlı treni desteklemekle birlikte itirazlarını ve törene katılmama sebebini şöyle açıkladı:1. Yapılan bu açılış töreni gereksizdir. Dünyanın hiçbir ülkesinde bir projenin her aşaması için tören ve açılış yapılmaz..2. Deneme seferleri TCDD yönetiminin açıkladığı gibi Ankara - Eskişehir arasını değil, Esenkent - Hasanbey hat kesimini kapsamaktadır. Deneme seferi yapılacak hat kesiminde gerek sinyalizasyon gerekse elektrifikasyon sistemleri noksandır.3. Deneme seferinde kullanılacak hızlı Tren Seti bu hat için imal edilen set değil, açılışa yetiştirilmek üzere İtalya'dan yüksek meblağlar ödenerek kiralanan bir settir. Araçlar bu hat üzerinde bu haliyle en fazla 100 km/s hız yapabilecektir. Ayrıca hatta kullanılacak tren setlerinin İspanya'ya sipariş edilmişken sadece 4 aylığına İtalya'ya deneme seferleri için 3.2 milyon euro ödenmesi, ülke kaynaklarının heba edilmesidir. 4. Tren setini kullanacak personel TCDD personeli olmayıp Hızlı Tren setiyle kiralanan İtalyan personeldir. Sürücü 16 TCDD personeline sadece 2 haftalık eğitim verilmiştir.5. Eskişehir'de hattın nereden, nasıl geçeceği halen tartışma konusudur. Bu konuda hiçbir fiziki çalışma yapılmamıştır...6. Demiryollarında ortalama hız 40 km/ s altına düştüğü halde yatırımlar buralara değil sadece hızlı trene aktarılmaktadır. Hatta hızlı trenler bahane edilerek demiryollarının lojman, bina, iskele vb. taşınmazları satılmaktadır... Hızlı tren seçim yatırımı için paravan olarak kullanılmaktadır...İnsan ister istemez merak ediyor. 37 ölümlü hızlandırılmış tren faciası hiç mi ders olmadı? Hızlı tren geldi! ABDULLAH Gül'ün adaylığı açıklandıktan sonra muhabirlerin mikrofon uzattığı Ali Babacan şöyle diyor: - Ülkeye, millete ve İslam dünyasına hayırlı olsun... Okurumuz Ethem Adıyeke tepkili: - Adamlar sanki halifeliğin gelişini kutluyorlar! m.asik@milliyet.com.tr ABDULLAH Gül için ehven - i şer diyenlere karşı okurumuz Deniz Hanım, Atatürk'ün sözünü anımsatıyor: "Ehveni şer, şerlerin en kötüsüdür."