Selçuk Kınıklı mektubunda soruyor: “CHP’nin sessizliğini anlayabilmiş değilim.
Meydana gelen 10 olayın 9’unda sessiz kalıyorlar.
Merak ettigim şu: Olup bitenden haberleri mi olmuyor, durumun vahametini mi algılayamıyorlar, söyleyecek söz mü bulamıyorlar?
Gerçekten de CHP’nin sessizliği hayli dikkat çekici...
Yorgo Papandreu’nun Erzurum’da yönelttiği “işgalci” suçlaması...
Alman Başbakan’ın Merkel’in Kıbrıs’ta Türk tarafını suçlayan vahim açıklaması Ermenistan’ın “Geri adım atmayız” mesajı...
İsrail ile Güney Kıbrıs’ın Akdeniz’i paylaşan anlaşması...
Bu konularda Başbakan Erdoğan iyi kötü çıkışlar yapıyor.
CHP’den ne bir ses var, ne bir nefes.. Yalnız dış konularda değil iç konularda da aynı sessizlik...
Ne heykel konusunda bir ses verdiler, ne RTÜK’ün Kanuni Süleyman sansürü, ne içki yasaklaması, ne Anayasa Mahkemesi’nin olağanüstü yetkilerle donatılması...
Bu konularda da ses seda yok...
Parti yöneticileri bırakınız muhalefet yapmayı...
Günlük olayları izledikleri izlenimini bile vermiyorlar.
Bu arada; dış konularda yabancı ülke ve merkezleri suçlayan bir söz sarf etmekten titizlikle kaçınıyorlar...
Meşhur Karadeniz fıkrasıdır...
Amigo maçtan önce taraftarlara talimat veriyor:
- Sol kolumu kaldırırsam yuh diye, sağ kolumu kaldırırsam yaşa diye bağıracaksınız... İki kolumu birden kaldırırsam sessizlik...
Amigo bir ara iki kolunu birden kaldırmış. Tribünler hep bir ağızdan başlamış bağırmaya:
- Sessizluk, sessizluk...
Partiden bu kadar bile ses çıkmıyor...
Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay kararlarını iptal edebilecekmiş.
Yargıyı toptan ele geçirmenin bundan daha kestirme yolu bulunamazdı...
Fahrettin Fidan
* * *
Tahliye edilen Hizbullahçılar kayıplara karışmış.
Kim bilir nerede halay çekiyorlardır şimdi...
Haldun Ertem
Yol...
Kültür Bakanı Ertuğrul Günay “Başbakan ucube diye heykele değil oradaki gecekondulara dedi” demişti.
Başbakan açıklama yaptı: ”Hayır ben heykele ucube dedim.”
Kültür Bakanı’nı aslanların ağzına attı.
Belki başka AKP’liler Günay’ı savunur diyorduk. Aksi oldu. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç:
“Günay yanlış yaptı, Allah bizi onun yerine koymasın” diyerek bir tekme de o vurdu.
Şimdi herkes merak içinde: ”Acaba Günay istifa eder mi?”
Ertuğrul Bey eğer böyle ufak tefek şeyleri mesele yapsa milyonlarca kişinin “dönek” diyeceğini bile bile AKP’ye gelmezdi. O mesele yapmaz. Ama AKP ona istifa etmesini dolaylı yoldan dayatıyor.
Bilcümle dönekler, liberal adı verilen yalakalar için de yolun sonu yavaş yavaş görünüyor. Hoş gidişler ola...
Ceza kıyağı!
Demokrasiyle yönetilen Batı ülkelerinde bakanlar, başbakanlar kâh hızlı gittikleri, kâh emniyet kemeri bağlamadıkları için trafik memurlarınca cezaya çarptırılıyor. Bizde böylesi sökmüyor. Bizde Meclis üyesi ayrıcalıklı vatandaş. Sandığınızdan da daha ayrıcalıklı. Misali...
Arkadaşımız Fahrettin Fidan dün Meclis’te bir milletvekili ile sohbet ediyordu. Milletvekili:
- Biliyor musun, bütün parti grupları kendi milletvekillerinden kullandıkları otomobilin plakasını istedi, deyince arkadaşımız meraklandı.
- Neden?
- Bizim bazı arkadaşlar polisin ceza yazmasından şikâyetçi ya... Bu şikâyetler yoğunlaşınca Emniyet, Meclis Başkanlığı’na başvurmuş. Bize demiş, milletvekillerinin kullandığı arabaların plakasını bildirin, biz o plakalara ceza yazmayalım. Meclis Başkanlığı da durumu dört partinin grup yöneticilerine iletmiş. Grup yöneticileri milletvekillerinin otomobillerinin plakasını yukarı bildirdiler. Ki ceza yazılmasın...
İstenen plakalar resmi araçlar için değildi... Milletvekillerinin özel araçları içindi... O araçlara trafik ihlali yüzünden ceza yazılırsa merkezde silinecek...
Kanun yapan yasama meclisi kendisini yasalar önünde eşit görmüyor... Üstün görüyor... Bu ülkede demokrasi mümkün mü?
Bu kafayla ülkede trafik düzelir mi?
Dinamitle uçurun...
CHP’li Karşıyaka Belediyesi bir işgüzarlık sergiledi...
Kars’taki İnsanlık Anıtı’nı bize verin Karşıyaka’ya dikelim diye talepte bulundu.
Başbakan Erdoğan da kendisini kurtaran bu açıklamaya dört elle sarıldı... Dün dedi ki:
- İzmir Karşıyaka Belediyesi talip olmuş, ne kadar güzel. Gelsin alsın Karşıyaka’da diksin. Çok da heyecanlı, eyvallah yapsınlar.
Heykel Kars için yapıldı. Ermenistan sınırında bulunduğu için anlamlı. Heykelin Karşıyaka’da ne işi var?
Bizce heykeli bırakmalı, Başbakan gereğini yapsın...
Ya halatlar bağlanarak Saddam heykeli gibi alaşağı edilsin.. Ya da Taliban’ın Buda heykellerine yaptığı gibi dinamitle uçurulsun...
Özellikle dinamitli uçurulmasını tercih ederiz...
Ki dünya bir türlü tanımamakta ısrar ettiği Türkiye’deki rejimi tanısın...
Nasıl da çağdaş ve demokrat bir rejime sahip olduğumuzu cümle âlem görsün.