Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

TBMM tatilde.. İktidar partisi Kanun Hükmende Kararname’lerle rejimi değiştiriyor. Hiçbir zaman sıcak bakmadığı teftiş kurullarını ya tümden ortadan kaldırıyor ya da işlevsiz hale getiriyor. Rekabet Kurulu’ndan Kamu İhale Kurumu’na kadar tüm bağımsız kurullar iktidara bağlandı. Kültür ve Tabiatı Koruma kurulları kaldırıldı. SİT kararları lağvedildi. Bütün ülkenin tapu dairesi merkeze alındı. Türkiye Bilimler Akademisi TÜBA ile TÜBİTAK da lağvedilme aşamasında. Nerede bir teşkilatlanma varsa oraya iktidar elini sokuyor... Bütün ipler merkezde toplanıyor. CHP Konya Milletvekili Atilla Kart diyor ki:
- Tek cümleyle ifade etmek gerekirse iktidar Türkiye Cumhuriyeti’ni AKP’lileştiriyor. Anayasa ve yasa değişikliklerini bunun için yaptı. Böylece yargıyı denetimi altına aldı. Üniversiteler, medya, sendikalar, sivil toplum kuruluşları da keza. TSK üzerindeki operasyon halen devam ediyor. Öyle görünüyor ki şimdi sıra teftiş kurullarına, tabiat ve çevre kurullarına hatta TÜBA ve Kızılay gibi bilim ve yardım kuruluşlarına geldi. Hızla parti devletine doğru gidiyoruz. Türkiye üzerinde büyük bir oyun oynanıyor ve bu oyunun baş aktörü sanıldığı gibi Başbakan değildir.
- Kimdir peki?
- Türkiye’nin şahsında Ortadoğu’yu şekillendirmeye çalışan Batılı güçlerdir. Başta aydınlarımız olmak üzere herkes bu büyük fotoğrafı görmek zorundadır...
Ülkeyi tek parti egemenliğine sokup onun eliyle dışardan yönetmek... Batı’nın hayalindeki hedef her zaman budur...



Törenin sivilcesi...

Turgut Özal çeyrek yüzyıl önce Marmaris’te askeri tören kıtasını şortla denetleyince (aslında bir denetleme de değildi ama) kimileri bunu “sivilleşme adımı” olarak nitelemişti.
Orada başlayan “sivilleşme” çeyrek yüzyıl sonra Genelkurmay Başkanlığı’nda 30 Ağustos’ta sonuca ulaştı...
Zafer Bayramı kutlamalarını ‘Başkomutan’ sıfatıyla Cumhurbaşkanı Abdullah Gül kabul etti.
Kimileri olağan karşıladı manzarayı, kimi “Askerlerin biat töreni” adını verdi.
Acaba 30 Ağustos’ta tebrikleri Cumhurbaşkanı mı kabul etmeli?
Emekli tuğamiral Türker Ertürk:
- Cumhurbaşkanı ile Genelkurmay Başkanı tebrikleri yanyana durarak kabul edebilir, diyor.
Böylesi daha uygun olabilir...
Zira 30 Ağustos orduya adanmış bir bayramdır.
1935 yılının gazetelerini inceleyen yazar ve araştırmacı Mustafa Armağan gördüğü tabloyu şöyle özetliyor:
“...Mesela, 30 Ağustos törenleri yapılacak; ama bugünkünden çok farklı. Kutlamaları Atatürk kabul ediyor zannediyorsunuz değil mi? Yanıldınız. Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak katılıyor kutlamalara ve tebrikleri o kabul ediyor. Atatürk kendisini sivil bir konuma çekmiştir çünkü...”
İktidardakiler büyüklük heveslerini alsın sanırız giderek bu konular da düzene girecektir...



Advertorial

Gazetelerde bazı kuruluşları öven reklam yazılarının bir köşesinde “tanıtıcı reklam yazısı” anlamına gelen “ADVERTORIAL” konularak yazının reklam olduğu belirtiliyor. Okurumuz diyor ki:
- Bu sözcüğün anlamını kaç kişi bilebilir? Vasat gazete okuru reklamı gazete yazısı gibi okur “Advertorial” yazısını dikkate almaz, diye düşünüyorum... Deyimin Türkçesi konulmalı.
Okurumuz haklıdır...



ABD

Gündem karmaşası arasında üzerinde durulmayan bir haber:
“Amerikan askerleri Kuzey Irak’ta PKK’ya karşı devriye gezecekler...”
Haberi şanlı medyamız olumlu tonda yansıttı...
Sorulması gereken soruları Onur Öymen soruyor:
- Yoksa bu hareket İran’ın Kandil’e operasyon yapmasını önlemeyi mi amaçlıyor?
- Bu etkili bir önlemse yedi yıldır niçin düşünülmedi?
- Devriyelerin PKK’lıları yakalayıp Türkiye’ye teslim etme görevleri olacak mı?
- Yoksa bu önlem Türkiye’nin yaptığı ve yapabileceği operasyonları engellemek için mi düşünüldü?
İşin içinde ABD varsa her türlü şeytanlığa hazır olmak gerek...


CHP’li Atilla Kart, “Adalet Bakanı’na yalan söylemek yakışmaz” demiş.
Kendisi yakıştırıyorsa size ne oluyor ki!
Fahrettin Fidan




Hemşo...

Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç yavaş yavaş kadrosunu oluşturuyor. Bu çerçevede ilk olarak iki önemli kadroya iki atama yaptı. Gençlik ve Spor Bakan Yardımcılığına Polis Akademisi Başkanlığı Güvenlik Bilimleri Enstitüsü Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Yusuf Tekin’i... Müsteşarlık görevine ise Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü mezunu hemşehrisi Doç. Dr. Hakan Hakyemez’i getirdi.
Özetle... Sporumuz emin ellerde, gönlünüz rahat olsun!



Okula devamsızlık yapan öğrencileri imamlar takip edecekmiş.
Yakaladıklarına “Okula gitmiyorsan bari Kuran kursuna git” diyecekler herhalde...
Haldun Ertem





Adalet!

Adaletin seviyesi alçaldıkça adalet sarayları büyüyor.. İstanbul’un Avrupa yakasında Avrupa’nın en büyük adalet sarayı açıldı. Asya yakasında yakında açılacak olan Kartal Adalet Sarayı’nın ise dünyanın en büyüğü olacağı öne sürülüyor.
Avukat Abdurrahman Bayramoğlu bu saraylar konusunda fikrini beyan ediyor:
“Bu çok eski bir gelenektir. Küçük işler yapanlar büyük binalar yapar...”
Ne var ki büyük binalar büyük adaletsizlikleri önleme yolunda en küçük bir fayda sağlamaz... Ayrıca bu saraylarda duruşma salonları küçücük... Sanki o salonlardaki adaletsizliklere çok kişinin tanıklık etmesinden korkuluyor...