Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Yasaya göre bundan böyle her aşamada gıda denetimini Tarım ve Köyişleri Bakanlığı yapacak... Ancak yasanın uygulanması için gerekli 20 dolayındaki yönetmelik çıkarılmadı. O yüzden de 4 aydır gıda denetimi yapılamıyor. Vatandaş tifo, paratifo, dizanteri, kolera, gıda zehirlenmesi, hepatit, tüberküloz vb. gibi hastalıklar tarafından tehdit ediliyor.Türk Tabipleri Birliği hükümeti bu konuda acil önlem almaya çağırdı dün. İnsana saygımız, "trafik"ten "gıda denetimi"ne kadar işte bu düzeyde... Kendine saygısı olmayana başkaları saygı gösterir mi? "Gıdaların Üretimi, Tüketimi ve Denetlenmesi"ne dair yeni yasa 5 Haziran 2004 tarihinde yürürlüğe girdi... Korkut Özal, "Turgut Özal, Türkiyeyi Hz. Alinin öğütleriyle yönetti, Erdoğan da bu kitapla büyüdü" demiş. "Referansları İslam" diye ABye ihbar ediyor... Haldun Eretem Tangonun ruhlara yansımasını resme kim dökebilir? Elbet bir tango sevdalısı... Yeşim Esemen, bu hafta istanbulda Tünel Meydanında tangonun yarattığı duyguları kara kalemle anlatan resimlerini sergilemeye başladı... Başlığı: Beyazın Üstünde, Siyahın Altında... Diyor ki davetinde Esemen:"Her bir tango, yaklaşık 3 dakika içine sığdırılan bir yansımadır... Hayatın içinden üçer dakikalık renkler, sesler, görünümler, mizansenler... Ve günün birinde insan, içinde kendi yansımasını bulduğu bir Tango ile tanışır..." Sergi, 10 Ekime kadar açık... Tango ile tanışmalısınız... Tangonun çizgileri Fıkra 12 Eylül dönemine ait. Ama bu versiyonunu yeni duyduk...Polis, Diyarbakırda bir öğrenci evini basmış, ince ince araştırma yapıyor. Bir ara memurlardan birinin gözü duvardaki Karl Marx resmine ilişiyor:- Ula bu kimin resmidir?Hah, demiş çocuk içinden, şimdi yandık:- Dedemin resmi abi... Polis sinirle dişlerini sıkmış, öğrencinin ensesine bir şaplak atmış: - Ula utanmisan, a pezevenk, bele nur yüzlü, bele ak sakallı bir deden vardir, kakmişsan komonistlik yapisen... Karl Marx resmi Meslektaşımız ve reklam yöneticisi Necla Zarakol, yıllardır işadamı Cem Boynerle çalışıyor. Bu hafta bir dostuna Cem Boyneri anlatırken kulak misafiri olduk:"Cem Boynerde öyle bir enerji var, metabolizması öyle hızlı çalışıyor ki, taktığı saat hangi marka olursa olsun bir süre sonra 10 dakika ileri gidiyor."Rolex de taksa bu durum değişmiyormuş...Neden 9 veya 11 değil de 10 dakika. Neden 10 dakikadan daha ileri gitmiyor saat? Bunlar da sır içinde sır... Boynerin saati Basını, spor adamı, sporu seveni, sevmeyeni... Sporda şiddetten, özellikle de futbol sahalarımızdaki şiddetten şikâyetçi olmayan yok gibi... Şiddeti önlemek için özel yasa çıkardık, sonuç yine değişmedi. Peki neden? Bunda bütün suç hep "bir avuç" dediğimiz holiganda mı? Örneğin basının zaman zaman attığı başlıklar, kulüp yöneticilerinin, sporcuların, teknik adamların verdikleri demeçler pek mi barış yanlısı, çok mu sporun ruhuna uygun? Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu öğretim üyelerinden Recep Cengiz, bu soruya yanıt ararken belli bir dönemin gazetelerini taramış. Atılan başlıkları, verilen demeçleri incelemiş. "Yazılı Spor Basınının Şiddet ve Fair Play Sunumu Üzerinde Bir Değerlendirme" adını koyduğu araştırmasında bunlardan ilginç örneklere yer vermiş. Buyrun birkaçına...Haber başlıkları:"Aslan parçalıyor", "Dört koldan taarruz", "Savaşacağız", "Zafer vakti yaklaştı", "Diyarbakıra füzeler atılacak", "Terimden üç infaz daha", "Kartal böyle parçalar", "Kievde savaş olacak", "Ankaragücüne tek kurşun", "İki bomba yolda", "Hesap günü geldi", "Parisi fetih günü", "Cehennemin yeri değişti"...Yönetici demeçleri:"Sabrımız taştı... Futbolcularımıza boks öğreteceğiz", Transfer bombalarını patlatmak üzereyiz, "Bomba gibi geliyoruz"...Futbolcu demeçleri;"Sakın İstanbula gelme... Bu maçın rövanşı da var", "Milli formadan kaçan haindir", "Rakibi ısırırım", "Şampiyon olmasaydık darağacını hazırlamışlardı. Beni İnönüde asarlardı", "Taraftarla savaşa giderim", "Eriksson cehenneme gel", "Cehenneme geleceksiniz"... Öteki holiganlar! Atatürk Havalimanı iç hatlar terminalinde erkek tuvaletlerinde 4er kabin vardı. Kabinlerin 3ü alafranga, 1i alaturka idi. Alafranga tuvaletlerden birini alaturka ile değiştirmişler. Şimdi tuvaletlerde 2 alaturka, 2 alafranga kabin var artık. Görünüşte önemsiz bir şey... Ama birilerinin kafayı nelere taktığının, nelerle uğraştığının göstergesi olarak hazin... m.asik@milliyet.com.tr Tuvalet devrimi