Haydarpaşa Garı’nın yanan çatısının bir an önce eski haline getrilmesi dileğini dün seslendirmiştik.
Bölge Müdürü Gedikli’nin “çatının yenilenmesi tahminen 1,5 yıl sürer” tahminini bir kenara not ediyoruz.
Gelelim Haydarpaşa Garı ve çevresinin özelleştirilmesi için yapılan Haydarpaşa Port planına..
Plan, Anakent Belediyesi’nin BİMTAŞ adlı kuruluşuna yaptırıldı.
Bundan yaklaşık bir yıl önce Anakent Belediye Meclisi’nden geçirildi...
Koruma Kurulu’na sevk edildi. Hâlâ oradan çıkmadı...
İşin tuhaf tarafını Mimarlar Odası yetkililerinden Mücella Yapıcı anlatıyor:
- Bir plan önce Koruma Kurulu’ndan geçirilir. Sonra Belediye Meclisi’nde onaylanır. Neden olduğu bilinmez Haydarpaşa konusunda tersi yapıldı. Şimdi Koruma Kurulu planı değiştirirse ne olacak? Plan mecburen yeniden Anakent Meclisi’ne gelecek..
- Siz planı biliyor musunuz?
- Planın nihai şeklini görmedik. Koruma Kurulu’ndan sonra askıya çıktığında göreceğiz...
- Gördünüz ve itiraz ettiniz diyelim... Neyi değiştirebilirsiniz?
- İdare Mahkemesi yürüteyi durdurma kararı verirse inşaatı durdurabiliriz. Aksi takdirde planı uygulamaya başlayacaklardır.
Kentte boş buldukları her alanı ranta dönüştürmek için betonlayan AKP iktidarının Haydarpaşa Port projesini yakından izlemeliyiz...
Bu arada garın yanan çatısının yeniden inşasının bir özel şirkete ihale edileceğini dün bildirmiştik.
Okurumuz diyor ki: “Bu zihniyet garın çatısını tamir işini acemi bir kuruluşa verdiği için yanmasına yol açtı. Bu defa işinin ehli bir firma bulacaklarından emin miyiz?”
Emin olmak istiyoruz...
AKP’li Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin, “TBMM’de Kürtçe konuşmak parti kapatma nedenidir” demiş.
Eee, hani demokrasilerde parti kapatılmazdı? Hani partileri sadece millet kapatırdı?
Fahrettin Fidan
Selimiye
İstanbul Ataşehir’deki dev cami inşaatı sürüyor... Bu caminin Edirne’deki Selimiye Camii’nin kopyası olacağı söyleniyor... Mimar Doğan Hasol’un bu konudaki eleştirisi dikkati çekiyor:
“Sanat eserinde de mimarlık eserinde de taklit diye bir şey söz konusu olmamalıdır. Kopyaya yönelmekle Mimar Sinan’a haksızlık ettiğimizi düşünüyorum. Sinan’ın acaba böyle bir şeye izni var mı, camiyi yaptıran II. Selim’in böyle bir şeye izni var mı? Onların özgün eseri o. Siz onu alıp başka yerde taklit edeceksiniz... Hangi akılla yapıyorsunuz bunu? 440 yıl sonra, 21. yüzyılda Sinan’ın yaptığını taklit ediyoruz. Bu, 440 yılda bir arpa boyu ilerleyemedik anlamına mı geliyor? Biz bunca yıl sonra onların yaptıklarını klonlamaya yelteniyoruz. Bu davranış ne Türk mimarlarına yakışır ne de Türkiye’yi yönetenlere.”
Başbakanlık örtülü ödenek harcamalarında patlama olmuş.
Bu patlamanın özelliği kimsenin duymayacağı türden bir patlama olması tabii...
* * *
Time dergisi yöneticileri, düzenledikleri ankette 10’uncu olan facebook kurucusunu “Yılın kişisi” seçmiş.
Dergi yöneticileri Abdullah Gül’ün rektör atamalarını yakından izliyor anlaşılan...
Haldun Ertem
Gareth Jenkins...
Arı Hareketi’nin düzenlediği dünkü yuvarlak masa toplantısının konusu: “Ergenekon ve Balyoz davasının Türk Toplumuna etkileri” idi...
Konuşmacı İngiliz gazeteci Gareth Jenkins.. Tartışmacı Dr. Emrullah Uslu...
Arı Hareketi Başkanı Ural Aküzüm’ün tarafsız yönetiminde uygar bir tartışma izledik.
Gareth Jenkins konuşmasında ağırlığı Balyoz davasına verdi, konuyu bizim bu sütunda sık sık dile getirdiğimiz açıdan ele aldı.
Balyoz Planı ve en önemli ekleri 11 numaralı CD’de yer alıyordu.
Jenkins, örneklerle, bu CD’nin üzerinde yazıldığı gibi 5 Mart 2003 tarihinde değil, çok daha sonra hazırlandığına ilişkin örnekler verdi.
Mesela... CD 11’e göre darbe sırasında kontrol altına alınacak ilaç firmalarından biri “Yeni Recordati İlaç”tır... 2003 yılında bu isimde bir firma yok; “Yeni İlaç ” diye bir firma var ve bu firma Ekim 2008’de İtalyan Recordati firması tarafından satın alınarak adı 2009 ’daki genel kurulda “Yeni Recodati İlaç” olarak değiştiriliyor.
Planda adı geçen Medical Park Sultangazi adlı hastane bu adı 2008’de, dernekler arasında adı geçen “Liberal Avrupa Derneği” de o adı 2006 yılında almış. Örnekler uzayıp gidiyor.
Gareth Jenkins bir kanıtın sahte olması bütün davayı çökertmeye yeter, derken biz en çok bu soruya Taraf gazetesi yazarı Emrullah Uslu’nun vereceği yanıtı merak ediyorduk... Uslu, Jenkins’in kuşkularında haklı olduğunu ancak bu çelişkilerin sonradan arşiv çalışmaları sırasında meydana gelmiş olabileceğini söyledi. Salonda kimse bu açıklamadan bir şey anlamadı. Gareth Jenkins, CD’nin üzerinde 5 Mart 2003 tarihinin bulunduğunu tekrar hatırlattı.
İngiliz gazeteci bizim basını eleştirdi, Ergenekon iddialarına geniş yer veren basının yargı sürecini pek az yansıttığını söyledi. Medya korkutulmuştu. Sürekli tek taraflı haberler yapan Zaman gazetesinin bir haberini ise cihat sitelerinden biri almış ve Jenkins’in adresini de yayımlayarak kendisini hedef göstermişti.
Jenkins kuşkusuz cesur ve gerçek bir gazeteci.