- Acaba bu kurultay partiyi bölünmeye götürür mü?Livaneli, Baykal - Sarıgül çekişmesinin böyle bir sonuç yaratabileceğini düşünüyor. Eğer Sarıgül kazanırsa Baykalın partide kalamayacaığı, Baykal kazanırsa Sarıgülün tasfiye olacağı kanısında. Ancak kendisi genel başkan seçildiği takdirde Baykalın fahri bir görevle onurlandırılarak partide tutulacağını, kendisi yarışa girer de kaybederse partiden ayrılmayacağını ekliyor.Sonuç... Zülfü Livaneli, aradığı desteği bulamazsa önümüzdeki hafta yarıştan çekilir... Eğer Sarıgül çekilirse Livanelinin yarışa devamı kesinleşir... CHP genel başkan adaylarından Zülfü Livaneli, eğer göreve getirilirse ilk icraat olarak parti tüzüğünü değiştireceğini söylemişti. CHP Grup Başkan Vekili Ali Topuz, bu sözler üzerine şaşkınlık ifade etmiş, Livanelinin son kurultayda tüzük değişikliğine "evet" dediğini bildirmişti. Livaneli, dün telefon açtı, kendisinin son kurultayda oy kullanmadığını, tüzük değişikliğine "evet" demediğini söyledi. Telefon sohbeti sırasında Livanelinin adaylık konusundaki kararını önümüzdeki hafta kesinleştireceğini öğrendik. Livaneli, örgütün kararını öğrenmek için kurultay gününü beklemeyecekti... Afyonkarahisarda açılan "kurban kesim kursları"na üniversite öğrencileri büyük ilgi gösteriyormuş. Onlar da sistem kurbanı, o yüzdendir... "Başbakan Tayyip Erdoğanın eşine Rusya seyahati sırasında verilen ve değeri 50.000 doları bulan hediyeler gerçekte hediye değil, örtülü rüşvettir..."Toplumsal Saydamlık Derneği, dünkü açıklamasında işte böyle diyor ve ekliyordu:"Sayın Başbakanın eşinin bu hediyeleri iade etmesini ve bunu verenler hakkında yasal işlem yapılması için suç duyurusunda bulunmasını bekliyoruz."Türk halkı, bu hediye meselesini renkten renge girerek izliyor.Dün gazetelerde yer alan haber, bir miktar ferahlatıcı idi...Başbakanın eşi Emine Erdoğan, kendisine verilen toplam 45 bin dolar tutan gerdanlık ve broşu alırken bu kadar değerli olduğunu bilmiyormuş! Ancak mücevherlerin değerini öğrenince bunları iade etmeyi veya tsunami bölgesine bağışlamayı düşünmeye başlamış...Başbakanın eşi hediyeleri iade ederse mesele kalmayacaktı.Ne var ki, dün Başbakanlıktan bu yönde bir açıklama yapılmadı.Sadece Başbakan Erdoğan, hediyenin değerini şişirdikleri iddiasıyla gazetecileri suçladı.İHA ise hediyelerin 10 bin 600 dolar değerinde olduğunu, Bayan Erdoğanın bunları tsunami bölgesine bağışlayacağı haberini geçti. Oysa "bağışlamak" da "hediyeyi kabul etmek" anlamına geliyor.Bu arada başka hediye haberleri de geldi. Örneğin, Emine Hanımın Moskovada vitrinde görüp beğendiği bir halı kendisine armağan edilmişti. Ramsey de hediye vermişti.Yılbaşında milletvekili ve bürokratlara hediye almayın çağrısı yapan Başbakan, anlaşıldı ki kendisini bu tür etik değerlerle bağlı saymıyor...Millet bu tabloları büyük, çok büyük mahcubiyet içinde izliyor... Hediye mi, rüşvet mi? Son seçimde, "Baykala rağmen CHP" demiştik. Kurultayda da,"Baykala rağmen Baykal" diyeceğiz. Selçuk Belediyesi Efes Tiyatro Topluluğu, geçen aralık ayının 15 ve 24ünde Hasan Öztürkün "Babalar" adlı tiyatro oyununu sahnelemişti. Belediye tiyatrosu oyunu üçüncü kez sahneleyecekti ki... Selçuk İlçe Emniyet Müdürlüğünün önerisi üzerine Selçuk Kaymakam Vekili, oyunun Selçuk sınırları içinde sahnelenmesini yasakladı. Tiyatronun anavatanı olan topraklarda biliyorsunuz tiyatro yasaklamak âdettir. Tiyatroyu halkın beğenip beğenmemesi önemli değil, önemli olan devlet memurlarının beğenmesidir. Ve biz bu sanat ve özgürlük anlayışıyla ABye girmeyi umut ediyoruzdur... m.asik@milliyet.com.tr Babalar...