CHP'li hukukçu Orhan Eraslan ne mi diyor bu konuda? İşte:- İzzet Özgenç'in dediği maalesef doğrudur. Ağca'ya katil diyenler TCK'nın 127. maddesine aykırı davranmaktadır. Çünkü bu maddenin 2. fıkrası, "ispat edilmiş fiilinden söz edilerek kişiye hakaret edilmesi halinde cezaya hükmedilir" demektedir. Bu suçun karşılığı 125. maddede 6 aydan 2 yıla kadar hapis ve ayrıca adli para cezası olarak öngörülmektedir. Söz konusu suçun basın yayın yoluyla işlenmesi halinde ceza üçte bir oranında artmaktadır. - Şaka yapmıyorsunuz değil mi?- Çok ciddiyim. Yürürlükteki Ceza Yasası'na göre cinayet zanlısına suçun işlenişinden mahkûmiyete kadarki sürede katil derseniz ve kişi o arada mahkûm olursa hakaret suçu yoktur. Beraat ederse vardır. Ama diyelim karar verildi, mahkûm oldu. Sen bu karardan sonra adama katil dersen, hakaret suçu işlemiş olursun. Ben, bu madde görüşülürken defalarca söz alarak AKP'li üyeleri uyarmaya çalıştım. Basını uyarmaya çalıştım. Ama kimseye dert anlatamadım. Gazete ve televizyonlar Mehmet Ali Ağca'dan sık sık "Katil" diye söz ediyor. Yeni TCK hazırlanırken Meclis Adalet Komisyonu'nda uzman olarak görev yapan Doç. İzzet Özgenç, yaptığı televizyon konuşmalarında bu tür hitaplar kullananları suç işlememeleri yolunda ikaz ediyor... İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Topbaş, "Kuşlar ekonomiyi grip yapabilir" demiş. Vereme tutulmuş bir ekonomi grip olsa ne yazar... Türk Hava Yolları uçağıyla Viyana'ya inen dostumuz anlatıyor:- Uçağımızı Viyana havaalanının en uç noktasına çektiler. İçeride bavulları taşıyan döner şeridin çevresi kırmızı bantla çevrilmişti. Bavullar sıkı sıkı arandı. Bütün yiyeceklere el konuldu. Bizim gurbetçiler, özellikle hanımlar, ağlaya ağlaya bulgurunu, yağını, asma yaprağını teslim etti. Neden bu konuda yurt çıkışında anons yapılarak vatandaş dışarı yiyecek maddesi götürmemesi konusunda uyarılmıyor. Yetkililer önlem alındı demekle yetiniyor. Bu önlemlerden Avrupalıların neden haberi yok? Viyana'da grip Ağca'ya, "antisosyal kişilik bozukluğu" teşhisi konulmuş. Peki bu durumdaki birini toplum içine salmak akıl işi mi? Geçmişte, İstanbul'da, her sokak başında kırmızı emaye üzerine beyaz harflerle yazılmış sokak tabelaları vardı. Bugün sokakların ancak yüzde 10'unda tabela var. Yüzde 90'ında yok. O yüzden adres arayanın resmen göbeği çatlıyor. Kimi vatandaş hangi sokakta oturduğunu bile bilmiyor. Müthiş karışıklık oluyor. Dev projelerle meşgul olan Anakent Belediyesi acaba sokaklara birer sokak tabelası koymayı ne zaman becerecek? Biz o mutlu günü görecek miyiz? Sokak tabelası... Futbol Federasyonu özerk bir kuruluş. Ancak hükümet, herkesin gözü önünde kendi adamını başkan seçtirme operasyonunu sürdürüyor. Bu arada gerekli yalanlamaları da ihmal etmiyor. Örneğin Başbakanlık'tan yapılan konuyla ilgili açıklamayı birlikte okuyalım:"... Bazı adayların Sayın Başbakan ya da hükümetin desteğine sahiplermiş gibi izlenim vermeleri doğru bir davranış değildir. Herkesin federasyonun özerk yapısına gölge düşürücü söz ve davranışlardan kaçınması gerekir. Türk kamuoyu ve futbol camiası bilmelidir ki, Sayın Başbakan bu tartışmaların dışındadır."Başbakan bu açıklamayı yaparken, halen Futbol Federasyonu Başkan Vekili olan Hasan Doğan'ın Aksiyon dergisinde şu sözleri yer alıyor:"Türkiye'de Sayın Başbakan'ı seven insanlar bana karşı peşin bir güven duyuyor. Beni tanımasalar bile, Başbakan'ımızın yakın dostuysa bu kişi doğru kişidir, diye düşünüyorlar. Böyle bir algılama avantaj."***Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in, "Haluk Ulusoy aklanmadan aday olmasın" sözlerine iki takılma:- Böyle bir ilkeniz var idiyse neden bu titizliği aklanmadan başbakanlık ve bakanlık koltuklarına oturan AKP'li arkadaşlarınıza göstermediniz?- Bu ilkenizi neden, hakkında memuriyetten çıkarılmasına ilişkin müfettiş raporları bulunan... Sahte evrak düzenlemekten ihaleye fesat karıştırmaya kadar pek çok suçtan yargılandığı halde Bursa'dan alıp İzmir'e atadığınız Gençlik ve Spor Müdürü Sabri Sadıklar için uygulamadınız? m.asik@milliyet.com.tr Özerk top...