Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Kadiköy CHP ilçesi caddelere yer yer bez pankartlar asmış:
- Musevilerin Roş Haşama Bayramı'nı kutlarız...
Cüneyt Akalın
dostumuz CHP'nin üstüne vazife olan konuları bırakıp böyle üstüne vazife olmayan konularla uğraştığından yakındı telefonda...
Bir bakıma haklıydı... Bir bakıma da yapılan kutlama olumlu...
Ramazan ve dini bayramlarda Ermeni, Rum, Musevi cemaat liderleri mesajlar yayımlar, Müslümanları tebrik ederler. Ama bizim Diyanet İşleri Başkanı onların bayramlarını bir kez olsun kutlamaz. Başbakan ve Cumhurbaşkanı bu yurttaşlarımıza bir küçücük kutlama mesajını çok görür... Televizyonlar kandillerde camilerden naklen mevlit yayını yapar da TRT'nin bir gün olsun bir Hıristiyan veya Musevi törenini naklettiği görülmez.
Bırakınız laikliği... Aynı ülkede birlikte yaşamanın asgari koşuludur sıradan bir bayram kutlaması... CHP Kadıköy ilçesi üzerine vazife olmasa da olumlu bir iş yapmış... Darısı öteki devlet büyüklerinin başına

Göze göz yöntemi bütün dünyayı kör eder...
Gandhi


George W. Bush, Taliban lideri Molla Ömer'i telefonla arayarak kükremiş:
- En kısa zamanda Usame bin Ladin'i teslim edin, yoksa çok fena olur!
Molla Ömer,
- Teslim ederiz etmesine de, demiş, ama bu çözüm olmaz.
- Neden?
- Diyelim ki, Usame bin Ladin'i teslim ettik; geriye kalan Usame milyon Ladin n'olucak?...
Can Ozan

Cumhuriyetimiz son 3 yıldır 75. yıl amblemiyle kutlanıyor... Şöyle de denebilir: Acaba son 3 yıldır var mıyız ki?


Sigara cezaları maşallah 189 milyon liralara kadar çıkmış... Çıkmış da acaba bu parayı ödeyen ve alan var mı? Dicle Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Doç. Mithat Bahçeci'nin gönderdiği not, komediyi pek güzel izah ediyor:
" Hastanemizde sigara içilmesini engellemeye çalışıyoruz. Ama insanlarımız, hastalar dahil, inatla içmeye devam ediyorlar. Yasaya uyarak ceza uygulamaya niyetlendik.. Ancak o kadar ilginç bir yasa çıkmış ki, 1 yıldır araştırmamıza rağmen cezanın kim tarafından ve nasıl tahsil edileceğini bulamadık. Bunu bir bilen varsa lütfen bize bildirsin...

Amerika'nın kendini vuran teröre karşı hazırlandığı savaş Türkiye'yi ne ölçüde ilgilendiriyor? Ne ölçüde ilgilendirmeli?
Elbette insanım deyip de İkiz Kulelerde patlayan ve binlerce masumun canını alan terör dehşeti karşısında üzüntülere düşmeyen hiç kimse olamaz...
Ancak suçluların cezalandırılması için mutlaka savaş mı gerekli?
Amerika neden suçluların uluslararası mahkemede yargılanarak cezalandırılması yoluna gitmiyor?
Neden elinde kesin delil olmadan "olsa olsa" yöntemiyle terör suçlusu ilan ediyor?
Kanıtsız suçlu ilan edenlerin yargılarına inanılır mı?
Operasyonlar sırasında yeniden masum insanların ölmeyeceğini kim garanti ediyor?
Afganistan'dan sonra Irak ve Filistin gibi hedefleri de vurulacak noktalar arasında sayan ABD'nin teröristi cezalandırma bahanesiyle eski hesapları gündeme getirmek ve petrol hakimiyetini güçlendirmek hevesinde olabileceğini bizzat Amerikalı yazarlar yazıyor.
Böyle heveslerin peşine takılmak Türkiye'ye çok pahalıya malolmaz mı?
Türkiye'nin savaşacak gücü var mı?
Körfez Savaşı'nda yediğimiz kazığın acısı unutulmamışken benzer bir maceranın sırası mı?
Türk halkı bu soruları sağduyulu biçimde teraziye vuruyor.
Sağduyulu sonuçlara varıyor...
Savaş kışkırtıcılığı yapanlara prim vermiyor...
Medyatörlerin bunu görmesi için anketlere bakması yeterli...
Milliyet'in anketlerini yayınlamıştık... Gözümüze dün de Hürriyet'in 22 bin kişiyi kapsayan anketinin sonuçları ilişti...
Soru:
- ABD'nin düzenleyeceği bir kara harekatına Türkiye askeri gücüyle katılmalı mı?
"Katılmamalı, kesinlikle katılmamalı": Yüzde 82,5...
"Katılmalı, olabilir": Yüzde 17...
Hürriyet okuru da aynen Milliyet okuru gibi.. Hatta daha güçlü biçimde "Bu bizim savaşımız değil" mesajı veriyor...
Tersine mavallar yutmaya niyetli görünmüyor...