Hülya Avşar, programına konuk ettiği Başbakan Tayyip Erdoğan’a sormuş:
- Şeriat gelecek mi, gelmeyecek mi?
Gerisini şöyle anlatıyor:
“Bu soruyu evire çevire degil, direkt olarak sordum. Direkt olarak da cevap aldım. Sayın Başbakan’ın bana verdiği cevaplardan şeriat konusunda korkulacak bir durum olmadığını anladım. Tayyip Bey de korkulacak biri değil. Hatta şeriat getireceği yönünde düşüncelerin oluşmasına oldukça şaşırıyor...”
Bu satırlar bizi oldukça rahatlattığı gibi...
Almanya’dan doktor Seda Türköz de bir fıkra ekledi muhabbete..
Vakti zamanında bir Osmanlı paşasının hanımı hakkında başkasıyla kırıştırdığı yolunda bir dedikodu çıkmış... Paşanın çevresi bu dedikoduyu lisan-ı münasibiyle kendisine iletmiş... Durumun paşanın geleceği için endişe verici olabileceğini anlatmışlar.
Paşa “Sabredin hele”, demiş “ben gereğini yaparım...”
Durumu gitmiş doğrudan karısına sormuş... Aldığı yanıtı da kendisini uyaranlara aktarmış:
“Zevcem hanımefendiyle konuştum, ona dedikoduları aktardım, bana endişe edilecek bir durum olmadığını söyledi, yani neticede endişelenecek bir şey yok efendiler, müsterih olun.”
Paşa çevresini böyle rahatlatmış. Aynen Hülya Avşar’ın bizi rahatlattığı gibi...
Futbol Federasyonu Başkanı Doğan, “Gruptan çıkamazsak bunu başarısızlık sayamayız” demiş.
Ama bu kadar pişkinliği başarı sayabiliriz.
Haldun Ertem
Sözcü gazetesinin bir haberini aktarmıştık
geçenlerde.. TMSF, el koyduğu Uzan yatlarını özel gezilerde kullanıyordu habere göre... TMSF’den çıt çıkmadı. Evet Başkan Ahmet Bey... Yatlarla özel gezi yapıldığı doğru mu?
Neden susuyorsunuz?
Ege’nin rektörü
Ege Üniversitesi’nde rektör seçimi 18 Haziran 2008 günü yapılıyor... Sandıktan çıkan sonuçlar daha sonra YÖK ve Cumhurbaşkanlığı’na gidecek..
Ege Üniversitesi’nde bugüne dek hep “sandıktan birinci çıkan isim” rektör olarak atandı. Öğretim üyeleri kuralın bu defa da bozulmamasını istiyor. Akademisyenler Platformu, adayları ziyaret ederek bu kuralın desteklenmesini istediler. Prof. Ata Erdener, Candeğer Yılmaz, Haluk Baylas, İsa Durmaz ve Kayhan Kantarlı, en çok oyu alan ismin rektör seçilmesini destekleme sözü verdiler. Sadece Prof. Cüneyt Hepcoşkun destek vermedi bu harekete. Üzdü dostlarını.
Golü biz yemişiz!
Ercan Saatçi’nin Türkiye - Portekiz maçını yazarken:
“...Hakem Herbert Fandel’in ofsayt kaldırıp Pepe’nin attığı golde ise Gökhan Zan’ın durumu içleracısıydı.”
Satırından yola çıkıp gol olduğunda Gökhan’ın oyunda olmadığını yazmıştık... Yazının başlığı da “Talihsiz bir gol” idi. Meğer o talihsiz golü biz yemişiz. Meğer Ercan Saatçi, Pepe’nin ilk yarıdaki “sayılmayan” golünden söz ediyormuş. Hem okurlardan hem Ercan Saatçi’den özür dileriz...
İzmir - İstanbul
Uçak biletleri otobüs fiyatının altına düştü, deniyor... 29 liralık biletlerden söz ediliyor... Geçen hafta sonu saat 19.00’da uçakla İzmir’e gittik. Dönüşü açık bıraktık. Bu gidiş - dönüş bize ne kadara patladı biliyor musunuz? Tam 438 YTL’ye...
Dönüşte Adnan Menderes Havalimanı’nda Atlas Jet ve Onur Air’in bankolarına uğradık... İstanbul’a tek gidişi 108 YTL’ye satıyorlardı... Bu arada güzel olan... Şirket sayısı çoğaldığı için tüm uçaklarda yer bulunuyor olması, günün her saatinde İzmir - İstanbul (veya aksi istikamette) uçulabilmesiydi...
* * *
Carrefour, Metro, Marks and Spencer, Tesco, IKEA, Bauhaus, Real... Büyük mağazacılığı yabancılar yapıyor, biz seyrediyoruz... Bizim bu alanda rekabet edebilmemiz için işi en az onların düzeyinde yapmamız lazım... Neden yapamıyoruz?
Derken İzmir’de bu işi iyi yapan yerli bir büyük mağazayı gördük... Bursalı Özdilek mağazalar zincirinin İnciraltı’nda bir hipermarketi var... İçinde yok yok... Bizi en çok personelin güler yüzlü ve işini bilir olması sevindirdi. Mağaza Müdürü Volkan Bey’e hem teşekkür ettik, hem kendisinden bilgi aldık.. Yaklaşık 400 kişi çalışıyormuş mağazada... 09.00 - 24.00 arası hizmet veriyor... Personel sürekli eğitildiği için işini biliyor... Peki şefler ve müdürler nerede eğitim almış diye sorarsanız? Hiçbir yerden.. Tamamen Özdilek zinciri içinde yetişmişler... Kutluyoruz kendilerini...
Tarafsız TeReTe!
TRT-1 kanalında pazartesi geceleri yayımlanan “Enine Boyuna”nın konusu Anayasa Mahkemesi’nin türban kararıydı... Bir yanda AKP nin kadrolu konuşmacıları; hukukçu Levent Köker, Serap Yazıcı, Etyen Mahçupyan ve Hasan Celal Güzel... Diğer yanda tek başına eski bakanlardan Hikmet Sami Türk. Dengeye bakınız... Programın yöneticisinin hangi taraftan olduğunu söylemeye gerek yok tabii. Koro halinde mahkemeye vuruldu. Kadrolu sanatçılar Hikmet Sami Türk konuşurken de boş durmadılar... Pis pis sırıtarak, akılları sıra onu küçümsediler. Bravo TRT... Ve konuşmacılarına...
