"... Çalışma ve hak... Bu kavram, tatillerini yaşayanlar için pek bir anlam ifade etmeyebilir. Biz polisler içinse tatil, bayram ya da yılbaşı sıkıntı ifade eden günlerin başlangıcıdır. Sizin için tatil olan günlerde, bizim çalışma zorunluluğumuz vardır.Haftada 40 saati aşan çalışmalar için fazla mesai uygulanırken, bizler 72 saat çalışıyoruz. Üstüne üstlük herkesin tatil dediği bizim için ıstırap olan günlerde, 12 / 12 çalışarak fazla mesaiyi katlıyoruz. Tüm çalışma hayatı boyunca, tatil kavramıyla tanışamayan bir insan olsaydınız ne yapardınız? Bir düşününüz...Kavramsal olarak belirli bir yetkinliğe ulaşma şansınız, ağır çalışma koşulları altında çalınmıştır. Entelektüel bir yapıya ulaşmamız imkânsız gibidir. Aynı polis sizlerin sosyal yaşamını belirler. Ne kadar özgürlük isterseniz, o kadar güçlü bir polisinizin olması gerekir. Unutmayın, bizler sizin özgürlükleriniz için varız, biz yoksak yani güçsüzsek çevreniz suçların ve suçluların egemen olduğu, özgürlüğün sınırlandığı bir alana dönüşür.Devlet, memurunu fazla çalıştırıyorsa hakkını vermelidir... Bizler çalışmaya devam ediyor ve hakkımızı arayamıyoruz, çünkü tüm dünyayı kurtaran sizler, bizi ve içinde bulunduğumuz ağır şartları fark edemiyorsunuz. Mutlu yıllar." Aşağıdaki mektup, İzmir polisi imzasıyla geldi. Okuyalım. Bir iyimser, yeni yılın geldiğine emin olmak için gece yarısını bekler. Bir kötümser ise, eski yılın gittiğine emin olmak için... ATO Başkanı Sinan Aygün, geçenlerde iki mektup aldı; ilki Hakkâri Valisi Erdoğan Gürbüzden geliyordu. Vali Gürbüz, 260 kızın çalıştığı kilim ve iplik atölyesinin ürünlerini pazarlayamamaktan yakınıyor, atölyenin kapanmaması için yardım istiyordu. İkinci mektubun sahibi Nevşehir E Tipi Kapalı Cezaevi Müdürü Kazım Kaya ise cezaevindeki 60 hükümlüden 60 seramik sanatçısı çıkardıklarını anlatıyor, "Üretiyoruz ama satamıyoruz. Lütfen bize yardım edin" diyordu.Sonuç mu? Ankara Ticaret Odası, yılbaşında hediye paketlerinde kilim ve seramik dağıttı. Bunlar Hakkâri kilimleri ve Nevşehir Cezaevi seramikleriydi. Anlamlı hediye Profesör Emrullah Günay, 31 Aralık günü adının başında "Türkiye" bulunan bir bankadaki hesabına bakmış. 8 milyon lirası varmış. Dün yeniden bakmış. 1 milyon lira (1 YTL olarak) görünüyor. Banka 7 milyon lirayı yıl sonunda kendine gelir kaydetmiş. Sessiz sedasız, fark ettirmeden ve hiçbir izahat vermeden... Helal... Güney Asyada yaşanan felaket üzerine, hükümet güzel bir jest yaparak bölgeye 300 kişilik yolcu uçağı gönderdi. Ancak, uçak bine yakın Türk vatandaşının bulunduğu bölgeye değil, magazin dünyasına hizmet etmiş kişilerin olduğu bölgeye gitti. 11 kişiyi aldı, döndü. Geriye kalan 990 kişi kaderiyle baş başa kaldı. Bilvesile AKP hükümeti, magazine olan saygısını ifade etmiş oldu... Bu arada Batı ülkeleri, tsunami felaketzedeleri için, yoğun yardım kampanyaları düzenliyor. Acaba biz de bu konuda biraz hareketlensek mi? Yaşasın magazin 2005te neler mi olacak? Çok merak ediyorsanız, buyurun ünlü "Hasstrolog" Fahrettin Fidanın tahminlerine. Tayyip Erdoğan, kabinede bazı değişiklikler yapacak. Emine Erdoğan, "Kadından Sorumlu Devlet Bakanı", Esra Erdoğan, "Gençlikten Sorumlu Devlet Bakanı", halen kendisine gayri resmi korumalık yapan yeğeni Ali Erdoğan da, "Korumalardan Sorumlu Devlet Bakanı" koltuğunu kapacak.Hortumculardan tek tek (lafta) hesap sorulacak, bazı bakanlar, ikide bir "Hortumculardan hesap sorulacak" nutukları atmaktan dolayı bir hayli yorulacak.TBMMden 175 yeni yasa çıkacak, bunların 174ünün gizli af yasası olduğu ve 174ünün de Maliye Bakanı Kemal Unakıtanın geçmişte işlediği iddia edilen suçları kapsadığı, iş işten geçtikten sonra anlaşılacak.Cumhurbaşkanlığı seçimlerine az bir zaman kalacak, en büyük iki aday (Tayyip Erdoğan ve Süleyman Demirel) bu yüzden kapağı sık sık seçim bölgeleri Washingtona atacak.Elde özelleştirilecek bir şey kalmayınca Dolmabahçe, Topkapı gibi tarihi eserlere el atılacak, sene sonuna doğru bunların arasına en son tarihi eser TBMM katılacak.Tayyip Erdoğanın bir torunu olacak, toruna hediyeler yağacak. Dede Erdoğan, bilvesile malvarlığındaki yeni artışı daha kolay izah edecek, soranlara, "Torunumdan borç aldım!" diyecek.Deniz Baykalın karşısına yeni adaylar çıkacak, sonunda tüzük değişikliğine gidilerek Baykala karşı aday olmak parti suçu ilan edilecek. Suçlular teker teker ihraç edilecek.Enflasyon nedeniyle YTLye her iki ayda bir, bir sıfır daha eklenecek, yıl sonuna doğru oluşan yeni altı sıfırın atılması için 2006nın yılbaşı beklenecek.Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, şimdiye kadar olduğu gibi 2005te de Nuh... Pardon "Hukuk diyecek, peygamber demeyecek", bu tavrıyla birilerini illet etmeye yine devam edecek. m.asik@milliyet.com.tr Neler olacak?
