Açık Pencere Kimse neye oy vereceğini tam bilmiyor... Hulki Cevizoğlu'nun önceki akşamki "Ceviz Kabuğu" programında Milletvekili Kamer Genç ve eski Danıştay Başkanı Nuri Alan aynı nokta üzerinde birleştiler:- Referandumda evet oyları çoğunlukta çıkarsa Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanlığı sona erer, 40 gün içinde yeni cumhurbaşkanı seçimine gidilir...Nuri Alan öyle sıradan bir hukukçu değil... Anlaşılıyor ki, referandumun ertesi gününden itibaren yeni tartışmalar başlayacak...Aklı başında bütün hukukçular hukukun katledildiğinde birleşiyor.Referandumda evet çıkarsa cumhurbaşkanını artık halk seçecek değil mi? Sözde öyle...Peki 70 milyon kişi bir araya gelse bir aday gösterebilecek mi?Hayır.. Aday ancak 20 milletvekilinin teklifiyle gösterilebilecek.. Anlayacağınız adayı yine partiler gösterecek, vatandaş onlardan birini seçecek...Referandumda oy vermemenin cezası 17 YTL olarak açıklanmıştı. Meğer bunu da hesaplamayı becerememişler. 19 YTL olarak düzeltildi.Nasıl döküldüğümüze bir başka örnek mi? Tezkere sürecini iyi izleyiniz... Tezkere çıktı, ilk anda dış dünyada telaş yarattı. Ama içerideki kararsızlık ve çelişkili sözler süreci kısa zamanda sulandırdı. Karşı taraf cesaretlendi, Barzani ve takımı daha çok efelenmeye başladı... Sonumuz hayrola... Devlet çarkı sapır sapır dökülüyor... Bir referandum düzenlemeyi beceremediler... Bugün sandığa gidilecek... Meclis'teki lavabolar abdest almaya uygun hale getirilmiş. Çok güzel... Önce kendi sorunlarını çözsünler ki sıra millete gelsin... 'Mehmetçik' adı şu sıralar çok sık dile getiriliyor. Peki nereden gelir "Mehmetçik" deyimi?Andrew Mango'nun "Atatürk" adlı kitabını açalım... Çanakkale savaşları sırasında Seddülbahir'de Mehmet adlı bir çavuş tüfeği kilitlenince karşısındaki İngiliz denizcisine taşla saldırmış. Büyük takdir almış. Mustafa Kemal, Genelkurmay'a gönderdiği yazıda Mehmet Çavuş'a madalya verilmesini istemiş. Mehmet Çavuş adeta efsane olmuş. Mehmetçik sözünün işte o olaydan sonra dile yerleştiği söylenir... "Mehmetçik"... Her gün bu sütunda çizgilerini izlediğiniz Ercan Akyol arkadaşımızın yeni albümü yayımlandı: "Çiziyorum 2006 - İlke Kitap"... Adından anlaşıldığı gibi, albüm. Ercan'ın geçen yılki karikatürlerini kapsıyor... Ercan'ın sütunumuzdaki karikatürleri yer darlığından dolayı kendilerini pek gösteremez... Ancak albümde daha geniş yer bulan karikatürlerin her birinin tablo güzelliğinde olduğunu görüyorsunuz... Günlük gelişmeleri yurtsever bir gözle değerlendiren Ercan'ın karikatürleri ayrıca birer tarih notu değerindedir... Yarınlarda daha da değerlenecek... Ercan'ın albümü... Abdullah Gül Dışişleri Bakanlığı'na getirildiğinde eşi Hayrünnisa Gül'ün ilk işi Dışişleri Köşkü'nde büyük bir tadilat yaptırmak olmuştu. Çankaya Köşkü'nde de büyük bir tadilat gündemde... Hayrünnisa Gül'ün talimatıyla yapılacak tadilat için 30 trilyon lira ayrılmış... Çankaya Köşkü'nde 16 yıl Basın Danışmanlığı yapmış Ali Baransel'i dinliyoruz:"Görev sürem boyunca gördüğüm en büyük tadilat rahmetli Fahri Korutürk'ün Pembe Köşk'ün birinci katında bulunan kapalı yüzme havuzunu kapatıp salona dahil etmesiydi. Bunu mutlaka yapmak gerekiyordu, çünkü büyük kabullerin yapıldığı mevcut salon çok yetersizdi. Bu 16 yılda diğer tadilatlar boya, badana ve objelerin yerlerinin değiştirilmesinden ibaret kalırdı.* * *Bizim merak ve kaygımız şu... Böyle pahalı ve iddialı tadilat tasarlayan Sayın Hayrünnisa Hanım'ın mimari ve dekorasyon bilgisi nedir? Köşk, dışıyla, içiyle, mobilyalarıyla bir tarihi yapıdır. Cumhuriyetin simgesidir. Kim olursa olsun bu yapıyı kendi zevkine göre değiştirebilir mi? Bir komisyon kurulacakmış. Bu komisyonu kim seçecek? Komisyon kimlerden oluşacak? Köşk bütün ülkenin malı... Cumhuriyetin anılarını taşıyan sembol mekân. Orası bir ailenin zevkine göre, o ailenin rahat edeceği biçime dönüştürülemez... İç ve dış mekânda tarihi dokuyu bozacak bir tadilata gidilemez. Gidilmemeli... Yapılacak değişiklikler mutlaka Kültür ve Tabiat Varlıkları Kurulu gibi uzman bir kuruldan geçirilmelidir... Köşk tadilatı Milli Savunma bütçesine yüzde 1.5, Diyanet İşleri bütçesine yüzde 21 artış verilmiş. Eee, artık ülkeyi savunmak önemli değil, öncelik din devletini savunmakta... m.asik@milliyet.com.tr
Özay Şendir
Ayıplı bir tartışma, 'işine yarayacak'
14 Mayıs 2025
Didem Özel Tümer
Türk şirketlere BAE’de finansa erişim kolaylığı
14 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
En son imparator!
14 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
EOKA’nın köyünde ölümle burun buruna! Neşe Karaböcek’ten Kıbrıs anıları…
14 Mayıs 2025
Dilara Koçak
Yaz gelmeden detoks değil, denge zamanı
14 Mayıs 2025