Marmara Üniversitesi’nde rektörlük seçiminde mevcut Rektör Necla Pur 482, Prof. Mehmet Akalın 394, Prof. Zafer Gül 302 oy almıştı.
YÖK her zaman olduğu gibi sıralamayı değiştirdi...
Üçüncü Zafer Gül’ü birinci sıraya, birinci Necla Pur’u ikinci sıraya yerleştirdi.
Zafer Gül’ün Cumhurbaşkanı Gül’ün yakını olduğu yolunda kasıtlı söylenti yayılmıştı. Bunun doğru olmadığı anlaşıldı. Ne var ki, Başbakan’dan torpilli olduğu söyleniyor. O zaman akan sular duruyor.
YÖK’ün değerlendirmelerinde ölçüler malum...
Adayların Başbakan ve Cumhurbaşkanı’na yakınlığı, türban bildirisine imza atıp atmadığı, tarikatlara yakınlığı önemli rol oynuyor.
Üniversitenin tercihi, adayın yöneticilik vasıfları vs önemsenmiyor.
Marmara Üniversitesi Rektörü kim olacak? Top Abdullah Gül’de... Bir kez olsun demokrasiye saygılı bir tercih yapacak mı? YÖK’ün sapkın iradesini aşabilecek mi?
Göreceğiz...
Yalıdaki tornacı
SKY Türk’te Çevre Bakanı Veysel Eroğlu turistik yerlerdeki ses kısılmasını savunuyor... Saat 12.00’den sonra sesin kısılmasının gerekçelerini örneklerle anlatıyor:
- Diyelim ki bu eğlence mekânının yanında bir tornacı yaşıyor, sabah işe uykusuz gidince, elini tornaya kaptırırsa bedelini kim ödeyecek?
Okurumuz Ahet Kantarcı dikkat çekiyor:
“Düşünebiliyor musunuz? Tornacı gitmiş Boğaz’da Reina ya da Sortie’nin yanında kiraladığı yalı veya apartman dairesinde yaşıyor. Sabah 08.00’de de işine gidip tezgâhın başına geçiyor. Reina’daki müzik yüzünden uyuyamadığı için kolunu kaptırıyor. Vah benim tornacım...”
Akkuyu kara kuyu!
Mersin’in Akkuyu mevkiinde yapılacak nükleer santralla ilgili yasa dün TBMM Dışişleri Komisyonu’na geldi. Tasarı yeterince görüşülmeden alelacele komisyondan geçirildi. CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk, tasarının esaret koşulları getirdiğini bildiriyor. Bakın neler öngörüyor bu anlaşma:
- Sahibi yüzde 100 Rusya olan bir proje şirketi kurulacak.
- Türk tarafı araziyi bedelsiz olarak Rus şirketine devredecek.
- Santralın yardımcı tesisleriyle üreteceği elektriğin sahibi Rus şirketi olacak.
- Santralın inşaasında Rusya’dan kalifiye işçiler ve personel çalıştırılacak.
- Türk tarafı, Rus çalışanların ülkeye giriş çıkışı, Akkuyu sahasında yerleşimiyle edindiği taşınır ve taşınmaz mallarının yönetimi konusunda özel kolaylıklar sağlayacak. Yani Ruslar Akkuyu’da adeta İncirlik gibi özerk bir üs elde etmiş olacak.
- Rus proje şirketi santralın hisselerini satmak isterse Türk tarafının hissesi en fazla yüzde 49 olabilecek.
- Santralın yakıt ihtiyacı Rusya tarafından karşılanacak.
- Akkuyu santralı bir ülke sınırları içinde bulunup da sahibi bir başka ülke olan dünyadaki ilk nükleer santral olacak...
Eğer Türkiye bir savaşta yenilse ve nükleer santral için şartlar dayatılsa herhalde bunlardan farklı olmazdı.
Sivas katliamı sanıkları “laik anayasal düzeni değiştirip din devleti kurmaya kalkışmak” suçuyla yargılanmıştı.
17 yıl sonra ordu mensupları “İrtica ile Mücadele Eylem Planı” hazırladıkları iddiasıyla yargılanıyor ...
Gülhan Elmas
Giz...
Hürriyet’in dünkü manşeti: “Gizli zirvede 5 talep”
Ne diyor haber: “Dışişleri Bakanı Davutoğlu Brüksel’deki gizli görüşmede İsrail Sanayi Bakanı Ben Eliezer’e Başbakan Netanyahu’ya iletmesi için Türkiye’nin 5 talebini verdi...”
Breh breh...
Taleplere bakıyoruz...
İsrail özür dilesin... Tazminat versin... Gemileri iade etsin...
İyi de bu talepler zaten TBMM bildirisinde vardı. İlk günden beri tekrarlanıyor. İsrail hiç bu talepleri kabule yanaşmadı...
Bunları bir de gizli görüşmede adamlara bildirmenin ne anlamı var? Bildirdiniz de ne oldu?
Neyse ki yandaş basın var... “Bakan Davutoğlu görüşmede İsrail’in özür dileyeceğinin sinyalini aldı” diyordu dün bir hükümet yanlısı gazete. Bir başkası İsrailli bakan için “Özür elçisi” başlığını atmıştı. Bizim sünepe dış politikaya değilse de yandaş basının bu yaratıcılığına şapka çıkarılır!
Gizli tanık, gizli dinleme, gizli takip falan derken şimdi de gizli görüşme ve gizli tatil çıktı karşımıza...
Haldun Ertem
Cemaat
Fatih Tozkan sahte demokratların foyasını ortaya çıkaracak bir soru soruyor:
“Devamlı surette ordunun kışlaya dönmesini ve ülke savunması ile ilgilenmesini isteyen liberal zevat acaba benzer bir çağrıyı cemaatlerin ve tarikatların siyaset meydanından elini ayağını çekip camiye dönmeleri doğrultusunda yapmayı düşünür mü?
Askerin kışlasına dönmesi isteniyorsa dini cemaatler de camiye dönmeli ve oradan çıkmamalıdır.”
ABD, Türkiye ile İsrail arasında arabulucu olmuş.
Şu işe bir bakar mısınız. Biz sağa sola arabulucu olalım derken kendimiz arabuluculuk olmuşuz!..
* * *
AKP Grup Başkan Vekili Bekir Bozdağ, “Rize Belediye Başkanı’mızın sözleri partimizi bağlamaz” demiş.
Buna da şükür. “CHP’yi bağlar” da diyebilirdi...
Fahrettin Fidan
Taraf
ABD’de NPR radyosu programında Taraf gazetesinden Yasemin Çongar’ın ilginç bir itiraf yayımlandı. Radyo dedi ki:
“Taraf Balyoz" belgelerini yayımladı. Çongar tanıklarla konuşarak belgeleri ellerinden geldiği kadar doğruladıklarını söylüyor. Gazetenin başbakan ve devlet istihbaratının başı tarafından teşvik edildiğini de ekliyor.”
Ergenekon davasının nasıl ve nereden yönlendirildiğine bir ipucu daha.
