Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Önce kısa bir haber...
"Ankara Emniyet Müdürlüğü Mali Şube'ye bağlı polisler, düzenledikleri bir operasyonla 3 bin adet sahte Karayolları Fenni Muayene Pulu ele geçirdiler. Polisin Adliye'ye sevkettiği şahıslar ilk sorgularından sonra tutuklanarak cezaevine konuldu."
Haberi okuyan ve trafikle ilgili konuları yakından izleyen bir dostumuz Ankara Emniyet Müdürlüğü'nü arıyor... Ve soruyor:
- Karayolları Fenni Muayene Pulu basıldı mı efendim? Ben hiç görmedim...
- Hayır henüz basılmadı...
- Peki henüz gerçeği basılmadan sahtesi nasıl basıldı?
- Efendim sahteciler pulların aslından bir örnek ele geçirmişler. Pullar seri halde basılıp Trafik Muayene İstasyonlarına dağıtılmadan sahtelerini piyasaya sürmeye başlamışlar...
Buyrun burdan yakın...

Güzellik geçicu

DYP'nin ağır topu Nahit Menteşe pişmanlık itirafında bulunurken şöyle demiş:
"Çiller'in güzelliğine kapıldım!"
Haber dün Hürriyet'teydi...
Fıkrası da bizden...
Temel'e sormuşlar...
- Karının güzel mi olmasını istersin aptal mı?
- Aptal, demiş Temel..
- Neden?
- Güzellik geçicidur daa!
***
Vatandaş Tansu Çiller'e uyandı. Son seçimde Kırat'ın arpasını kesti. Bacı'ya yol görününce yıllardır onun eteğine sarılıp politika yapanların bunca zamandır neden aldandıklarını (ve Bacı ile bir olup halkı aldattıklarını) izah etmeleri gerekiyor. İşleri zor. Kolay gelsin.

40'ıncı yıl

Film yönetmeni Ülkü Erakalın, sinemada 40'ıncı yılını kutluyor. Bu vesileyle benzeri daha önce yapılmamış birşey yaptı; Bodrum Kalesi'nde bir "kutlama sergisi" açtı... Bunca yıldır kamera önünde ve arkasında, sevinçte ve tasada birlikte olduğu nice sinema emekçisiyle yazışmalarını, eski fotoğraf ve film afişlerini biraraya getiren sergi, bir tür sinema tarihi belgeseli niteliğinde... İlgi üzerine sergi 15 Ağustos'a dek uzatıldı. Ülkü Erakalın halkın ilgisinden memnun. Medyanın ilgisizliğine sitem ediyor. Haklı... Bizim medyanın "sanat" anlayışı "baldır - bacak"la sınırlı...
Kimsenin sizi anlamıyor olması, sanatçı olduğunuz anlamına gelmez.

Cihan Demirci’den LAFORİZMA

Beşiktaş’ın aldığı 3 Alman da sorunlu çıkmış. Schaefer, Münch, Hengen ve koca Beşiktaş yabancı transferinde gene “Yengenö!..

Şüpheli bir yasa!

Evlere şenlik bir yasadan geçen hafta sonu söz etmiştik... Fiyakalı adı: "Çetelerle Mücadele" Yasası... Açık adı: "Çıkar amaçlı örgütlerle mücadele yasası" idi... Cumhurbaşkanınca alelacele onaylanan bu yasa dün Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi...
Yasanın ceza öngördüğü fiillerden bir bölümünü birlikte okuyalım:
"Doğrudan veya dolaylı biçimde bir kurumun, kuruluşun veya teşebbüsün yönetim ve denetimini ele geçirmek, kamu hizmetlerinde, basın ve yayın kuruluşları üzerinde, ihale, imtiyaz ve ruhsat işlemlerinde nüfuz ve denetim elde etmek, ekonomik faaliyetlerde kartel ve tröst yaratmak, madde ve eşyanın azalmasını ve darlığını, fiyatların düşmesini veya artmasını sağlamak...vb.."
Bu yasayı kürsüden eleştirenlerden biri de Rekabet Kurulu eski Başkanı Prof. Aydın Ayaydın idi. Dün kendisiyle itiraz noktalarını konuştuk:
- Beyefendi yasanın neresine itiraz ettiniz?
- Pek çok yerine... Mesela bu yasaya göre üç büyük gazete aynı gün fiyat artırsa, DGM Savcısı gazetelerin yetkilileri hakkında 3 yıldan 6 yıla kadar hapis istemiyle dava açabilir. Sorumlular DGM'de yargılanır. Oysa ekonomik suça ekonomik ceza verilir. Kaldı ki burada bir çete olayı da söz konusu değildir.
- Yasanın bayraktarlığını yapan İçişleri Bakanı Sadettin Tantan bu itirazınıza yanıt verdi mi?
- Verdi. Yasanın sadece illegal örgütlenmeyi cezalandırdığını söyledi. Ancak yasa metninde "legal - illegal" diye bir ayrım yapılmamış. Yasa bugün illegal örgütlenmeye uygulanır. Yarın bir başka hükümet gelir. Aynı anda fiyat artıran üç yoğurt firmasını çete diye DGM'ye sevkedebilir.
- Yasada başka hangi ilginç noktalar var?
- Efendim polis elinde hiçbir kanıt bulunmadan, sadece şüphe üzerine kişileri izliyor, telefonlarını ve bilgisayarlarını dinleyebiliyor. Polisin yargıca başvururken "Falanca'dan şüphe ediyoruz izlememiz gerekli!" demesi yeterli. Yargıç bu durumda izin vermezlik edemez. Böyle bir durum hukuk devletinde görülmez. Ancak polis devletinde görülür. Bütün bunları söyledim.
Ayaydın bütün bunları söylemiş. Ama yasaya yine de olumlu oy vermiş. Çünkü Hükümet tasarısı bu... Meclis'in hızlı çalışması içinde pek çok önemli konu karambole geliyor. Bu da son örneği...

Suçsuz insanların polisten korktuğu, suçluların korkmadığı bir ülkede asayiş ve huzur yoktur.




Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr