Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

New York Times gazetesi, liberallerin Tayyip Erdoğan konusunda bir hayal kırıklığı yaşadıklarını yazdı geçen hafta... Dün de The Economist dergisi ve Reuters ajansının aynı çizgide değerlendirmelerini okuduk gazetelerde... Onlara göre de Erdoğan, AB’ye dönük reformcu yaklaşımından, askerlere daha yakın, daha milliyetçi bir çizgiye kaymış... Demokratlıktan otokratlığa geçmiş...
Yabancı basın deyince Türkiye’ye dışarıdan tarafsız gözle bakan ve çağdaş değerlendirmeler yapan bir kurum akla gelirdi eskiden... Artık öyle değil...
Yabancı basının yerli “yandaş basın”dan farkı kalmadı. Buradaki temsilcileri bizim enteller ve cemaatçilerle içli dışlı oldu. Örneğin New York Times’ın Türkiye Temsilcisi Sabrina Tavernise, her fırsatta türban övgüsü yapar, laikliğe hücum eder. The Economist dergisinin Türkiye Temsilcisi Amberin Zaman klasik bir Taraf gazetesi yazarıdır...
Tayyip Erdoğan son zamanlarda neden kötü oldu? Çünkü Taraf gazetesi ve aynı saftakiler TSK’ya saldırırken Tayyip Erdoğan tutup TSK’nın yanında yer aldı da ondan... Üstelik “tek devlet, tek bayrak, tek millet” sloganıyla Kürtçü politika yanlılarını da üzdü. Bunlar Erdoğan değiştiği için mi oldu? Hayır, şartlar değiştiği için... Güneydoğu’da DTP ile seçim çekişmesine giren ve PKK tarafından sıkıştırılan Erdoğan, böyle bir politikaya yönelmeye mecburdu... Bu arada Gül ve taraftarları tarafından sıkıştırıldığını da unutmayalım...
Bizim entel takımı ve dış basın Erdoğan‘a ABD-AB yörüngesinden hafifçe dışarı çıktığı için bozuk... Yeniden yola getirmeye çalışıyorlar.




Köpek ve insan...
Eğer aç ve kimsesiz bir köpeği alıp bakar ve rahata kavuşturursanız sizi ısırmaz. İnsan ve köpek arasındaki temel fark budur.
Mark Twain

Haberin Devamı

Kadınların çoğu ön sevişmeyi gereksiz buluyormuş.
Tıpkı bizim siyasi liderlerin ön seçimi gereksiz bulması gibi...
Haldun Ertem

POSTANELERDE üzerinde Atatürk resmi bulunan pul kalmamış. Eski PTT Başmfettişi Fazlı Köksal diyor ki:
- PTT son 6 yılda sadece bir kez 400.000 adet Atatürk resimli posta pulu bastırdı. Bir yılda tüketilen pul adedi 50 milyondur. O yüzden bulunmaması normal. Ancak... PTT “kişisel pul” uygulamasına geçmiştir. Artık kişiler pul bastırabilmektedir.
Atatürk’ü seven sivil toplum örgütleri, şirketler veya kişiler tarifesi mukabilinde PTT’ye Atatürk resimli çok orjinal pullar bastırabilirler...

Haberin Devamı

DELİKANLI...
Mülkiyeli arkadaşımız Tayfun Kalkan, emeklilik yaşamını geçirdiği Dikili’den CHP’lilere ithafen bir fıkra yollamış...
“Delikanlının birine kız istemeye gideceklermiş. Büyükler delikanlıya, merkezi bir yere oturmasını ve iri laflar etmesini tavsiye etmişler. Kız evine gidildiğinde bizim delikanlı ortadaki masanın üstüne oturmuş ve develerden, fillerden, devlerden söz ederek uzun bir konuşma yapmış...
Bizim delikanlının doğru yaptığını düşünenler olmuş gerçi ama kızı vermemişler.”

GALATASARAY
Galatasaray’ın geçen sezon sonunda fırtına gibi esen bir takımı vardı. Yabancı futbolcular yedek kulübesine çekilmiş, yürekleriyle oynayan yerli futbolculardan oluşan takım son 5 maçta rakiplerini ezerek şampiyon olmuştu. Bu sezon yeni yabancılar transfer edildi. Para verip aldığınız adamı oynatmazsanız ayıp oyur. İyi Türkler kesildi, kötü yabancılar direkt yer buldu. Takım yine çözüldü. Son maçta yine gördük... Sabri, Ayhan, Volkan, Arda ölümüne oynuyor.. Meira, Lincoln, Kewell, Baros ortada dolaşıyor. Hiçbiri zahmete girmiyor. Meira’dan başlayın... Atın şu yabancıları yine...

Haberin Devamı

Gıda bankası
Paris’te Vincennes ormanında bir ayda 4 evsizin donarak öldüğünü yazmıştık. Paris’ten dostumuz Profesör Şehmuz Güzel sayının altıya çıktığını bildiriyor... Banque Alimantaire yani Gıda Bankası’nın harıl harıl çalıştığını ekliyor... Nedir bu Gıda Bankası? Anlatıyor:
- Süpermarkete gittiğinde kapıda sempatik insanlar görürsün... Ellerinde üzerinde Banque Alimantaire yazan plastik poşetler vardır. Lütfen bu poşeti alın, içine bir kilo pirinç, bir kilo mercimek, bir kutu yumurta gönlünüzden ne koparsa koyun, diye ricada bulunurlar. İçeride bir şeyler atarsın torbaya. Parasını ödersin. Dışarı çıktığında torbayı o gönüllü insanlara bırakırsın. Onlar da fakirlere dağıtırlar... Banque Alimantaire bugün ulusal kampanya başlattı. Geçen yıl 10 milyon ton erzak toplanmış, 750 bin kişiye dağıtılmış...
- Vay canına, açlık bu kadar yoğun demek...
- Evet öyle.. Les Restaurants du Coeur (Gönül lokantaları) sistemini de unutmayayım. O da benzer bir iş yapıyor. Gönüllü insanlardan bağış toplayıp yemek dağıtıyor. Ancak bütün topladığı paranın ve dağıttığı erzakın değerini kuruşu kuruşuna ilan ederler bunu da unutmayalım...
Amerika’da da açlık sınırının altına 30 milyon kişinin bulunduğu söyleniyor...
Şehmuz dostumuza:
- Bizim memlekette fakirlerin durumu anlaşılan Fransız fakirlerinden daha iyi.. Bizde ne soğuktan donan var ne açlıktan ölen... Çok doymasak da...
- Haklısın, diyor Şehmuz, Fransa’da açların durumu çok daha vahim... Amerika’dakilerin daha da vahim...
Emperyalizm kendi yurttaşını da sömürmekten geri kalmıyor...

Erdoğan, Kurban Bayramı’nda 9 günlük tatili müjdelemiş.
Beyefendinin ekonomi politikalarının kurbanı olan iki buçuk milyon insan da süresiz tatil yapıyor bu arada.
Mustafa Taş