Bu kararlarda, Türkiyenin ABye diğer üyelerle eşit koşullarda alınacağı bildiriliyor.Ne var ki, Brüksel kararında, "Türkiyenin Kıbrısı tanıması" önkoşul olarak dayatılmaktadır.Kazım Kolcuoğlu, "Ucu açık" görüşme modelinin ve kalıcı kısıtlamaların da eşit üye ilkesine aykırı olduğunu anımsatıyor.***Başbakan Tayyip Erdoğan, Ankara Anlaşmasının 10 ülkeye teşmil edilmesinin, Kıbrısı tanıma anlamına gelmeyeceğini sık sık söylüyor. Ankarada verdiği sözleri üç gün sonra Brükselde tutamayan Erdoğan, bugün verdiği sözleri 2005 Ekiminde tutabilecek mi?Diyelim ki, Ankara Anlaşmasını 10 ülkeye teşmil ettik. Ama Güney Kıbrısı tanımadık. Papadopulos, Ankarada büyükelçilik açacağını bildirdi. Kabul etmedik. Rumlar görüşmelerde Türkiyeyi veto haklarını kullanmayacak mı?AB ülkeleri, doğal olarak kendi üyeleri olan Rumları tutmayacak mı? İstanbul Barosu Başkanı Kazım Kolcuoğlu, dün yayımladığı bildiride, ABnin 1999 Helsinki ve 2002 Konsey Kararını anımsatıyor. Başbakan Erdoğanın, "Sürpriz düşünüyorum" dediği asgari ücret, 350 milyon lira olarak açıklandı. Sürpriz oldu nitekim... Açlık sınırının 1.5 milyar lira olduğu bir dönemde... Bir sömürü belgesi olan 1838 tarihli Baltalimanı Antlaşmasını, Osmanlı nasıl kabul etti? Namık Kemal şöyle demiştir:- Memlekete para gelecek, sanayi gelecek diye kabul ettik.1856 Paris Antlaşmasının ardından da İstanbul basını "Avrupalı olduk" diye manşet atmıştır. Elbet bu antlaşmalara imza atanlar, "Koltuğu sağlama almak için halkı ve memleketi sattık" diyemezdi. Bütün soygunlar:- Kredi gelecek, fakirlik bitecek, Avrupalı oluyoruz, gibi yalanların arkasına gizlenmiştir. Tarih, ders alınmadığı için, tekerrür etmiştir. Tarih ve tekerrür Koşuyolu Öğretmenler Hastanesinde kaloriferlerin yanmadığını, hasta öğretmenlerin soğuktan donduğunu yazmıştık. Dün öğretmenler aradı. Kaloriferler yanmış. Öyle yanmış ki, kemikleri bayram ediyormuş. Teşekkürler. Tsunami felaketine katkı olarak... Dünyada birçok havayolu şirketi, yolcularına birikmiş "mil"lerini bağışlama imkânı tanıyor. Böylece, bölgeye akın eden yardım kuruluşlarının elemanlarına, bedava veya çok ucuza bilet alma imkânı tanınıyor. Uçak şirketlerinin web sayfalarında bu ilanı gören Gökhan Şenyıl, THYye mesaj göndererek, bu güzel uygulamayı anımsatmış. Cevap alamamış. Bu arada THYnin felaket bölgesine yolcu uçağı göndermesi alkış aldı. Ama neden Maldivler? Çünkü futbolcular orada... İyi mi? Tsunami ve THY... Paristeki Kürt Enstitüsü Başkanı Kendal Nezan, kendisiyle konuşan Vatan gazetesi muhabiri Devrim Sevimaya, "Federasyon fikrine Türkler de alışacak" diyor. Devrim Sevimay soruyor:- Bu yerel yönetim sistemiyle de çözülebilecek bir konuyken, niye federal sistem?Kendalın yanıtı:- Bir Kürt halkı olduğuna göre ayrı bir devletinin olması da gayet normal.***Röportajı okurken kimi dostların (Mesela Baskın Oranın)- Kültürel kimlikleri tanınsın, Kürtler başka bir şey istemez, sözleri akla geliyor.Kültürel haklar artık veriliyor... Ama yetmiyor. Görüldüğü gibi, gündeme şimdi de federasyon ve özerklik geliyor. Kendal Nezanın sözleri yakın gelecekteki taleplerin de ipucunu veriyor:- Bir Kürt halkı olduğuna göre, ayrı bir devletinin olması da gayet normal...Kürtlerin istekleri bundan sonra AB şemsiyesi altında, AB Parlamentosu kararlarından güç ve hız alarak gelişecek.O kararlar içinde devletin Kürt güçleriyle (PKKya böyle deniyor) uzlaşması.. Genel af... Kürtlerin "ayrılığı savunan" parti kurabilmeleri vs. güvence altına alınıyor.Türkiye, alışmadığı bir siyasi hareketlilik yaşayacak yakın gelecekte.Ne Kıbrıs, ne ruhban okulu, ne Ege.. Sanırız 17 Aralık Brüksel kararlarının en büyük gümbürtüsü, Güneydoğudan yankılanacak. Kendal Nezan m.asik@milliyet.com.tr Bütün dünya, "tabiat ana"nın Asya ve Uzakdoğuda vurduğu insanları konuşuyor... Sam Amcanın Ortadoğuda vurduğu insanlar, insan değil mi?
