Sebep ve sonuç

Açık Pencere Atatürk'ün ölümünden sonra adım adım bağımsız cumhuriyet ilkelerinden kopmasaydık... Borçla rahat yaşamak yerine bağımsız yaşamanın sıkıntılarına katlansaydık... Çalışıp üretseydik... Ulusal onuru ön planda tutsaydık... Başımıza böyle ABD'ye yüzde yüz bağımlı bir iktidar gelir miydi?Gelen okur mektupları "sadece ulusal çözümler"dir bizi kurtaracak diyor...Doğrudur... Ama ekonomide ulusal çıkarlara göre karar veremeyecek duruma düşmüş (ve o durumdan kurtulmak için çaba göstermeyen) bir ülke ve iktidar, dış politikada ulusal çıkarlara göre nasıl karar alabilir?Irak'ta kırmızı çizgilerimiz vardı... Silindi... Süleymaniye'de askerimizin başına çuval geçirildi. Bir protesto notası veremedik... Sürekli atıp tuttular. Sonra yaladılar. Barzani ve Talabani şamar oğlanı gibi davrandı. Sustular... ABD'ye "Bu adamı deliğe süpürmeyin" diye mesaj yolladılar. ABD'nin izni olmadan tek bir adım dahi atamazlar izlenimini yaydılar. PKK dahil herkese cesaret verdiler.Din ticaretiyle halkın desteğini almak... Bu destekle dışarıda ABD ve para babalarına hizmet vermek... AKP'nin genel politikası budur... Bu maharetiyle! dış destek alıyor. Elimiz kolumuz bu yüzden bağlanıyor. Güneydoğu'da yaşanan acı olaylar evet büyük ölçüde AKP'nin yanlış politikalarının sonucudur... Ancak, AKP'nin kendisi de milletçe yapılan yanlışlıkların bir sonucu değil mi? AKP Genel Merkezi'ne komşu caminin imamlığına Suudi bir imam getirilmiş. Demek bizim imam hatip okullarında yetişen imamlar yeterli görülmemiş. Sınır ötesi operasyon denildi mi iktidar ve muhalefet sözcüleri sık sık BM antlaşması 51. maddeyi öne sürüyorlar. SBF'den Yard. Doç. Funda Keskin gönderdiği notta diyor ki:"Türkiye zaman zaman sınır ötesi harekâtların hukuksal temeli olarak 51. maddeyi göstermiştir. Ancak bu tavır, 51. maddenin genel kabul gören tanımına dayanmamaktadır. Hatta tam aksine, 51. madde çok uzun zamandır böyle bir hak tanımayacak şekilde, çok daha dar yorumlanan bir maddedir..."Sınır ötesi operasyon izni çıkarılmalı, ama ilk adımı atarken çok dikkatli olmalı... Bir küçük not Avukat Hüseyin Özbek, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin "Sansürün ilk kez kaldırılışının 99. yıldönümü" nedeniyle 24 Temmuz'da düzenlediği törenin davetiyesinin arka kapağına dikkati çekiyor:"Turkcell, Philip Morris /Sabancı katkılarına teşekkürlerimizle..."Doğrusu Gazeteciler Cemiyeti'nin dolaylı da olsa bir sigara reklamına aracı olması içimize sinmedi. Olmamalı... 24 Temmuz'u Dolmabahçe Sarayı'nda kutlamamız şart mı?... Bir kahvede çay içerek, parasını cebimizden ödeyerek de kutlayabiliriz... Dumanlı davetiye Spor federasyonları dahil her türlü örgütü ele geçirme hevesindeki AKP, işçi sendikalarını boş bırakır mı? Avukat Engin Ünsal, gönderdiği notta gelişmeleri anlatıyor:"AKP, iktidar karşıtı bir işçi hareketinin gelecekte kendileri için çok tehlikeli olacağını biliyor. Bu nedenle kendi çizgilerinde olan Hak - İş Konfederasyonu'nu güçlendirip çok üyeyi temsil kabiliyetine sahip konfederasyon yapmak istiyorlar. Belediye çalışanlarının Hizmet - İş Sendikası'na, orman işçilerini Hak - İş'e bağlı Öz Orman - İş Sendikası'na üye yapmaya zorluyor ve başarılı da oluyorlar. Geçen sene Orman Bakanlığı 20 bin çalışanının bu sendikaya girmesini sağladı. AKP, petrokimya işkolunda yurtsever tavırlar sergileyen Petrol İş Sendikası'nı çökertmek için Öz - Petrol İş Sendikası kurdurdu. En son Tekstil İşverenleri Sendikası Teksif ile imzaladığı sözleşmenin ardından buralarda çalışanları Hak - İş'e bağlı Öz - İplik İş Sendikası'na üye olmaya zorluyor..." Sendika piyasası TBMM Başkanı Toptan, Fethullah Gülen'den alıntı yaparak, "Gelecekte medeniyetin bir reji odası olacaksa, o odada bizim bu çocuklarımız olacaktır" demiş. Anlaşıldı, kadrolaşma aynı hızıyla devam edecek... Dünkü sütunumuzda yer alan "Kayır Birader" başlıklı yazıya İstanbul Emniyet Müdürlüğü bir açıklama gönderdi. Vatan gazetesinden aktardığımız habere şu açıklama getiriliyor: "14.10.2007 tarihinde İstanbul Gösteri ve Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilecek olan Sayın Cumhurbaşkanımızın kızının nikâh töreni hazırlıklarının organizasyonları ve prova çalışmaları yapılmaktadır. Bu çalışmalar sırasında Gösteri Merkezi otoparkında park etmiş olan ve sahipleri bulunamayan araçlar trafik ekiplerince çekilmektedir. Bu esnada düğün organizasyonuna ait bir araç da çekilmek istenmiş, ancak Sayın İbrahim Özyurt aracın organizasyonda görevli olduğunu belirtmiştir. Orada bulunan düğün töreninin güvenliğinden sorumlu İl Emniyet Müdür Yardımcısı Hulusi Çelik'in de bu bilgiyi doğrulaması üzerine araç çekilmemiştir. Aracın çekilip tavassutla geri getirilmesi söz konusu değildir." m.asik@milliyet.com.tr Kayır birader - 2