Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Telekom’un satışıyla ilgili sorulara hükümet kanadından yanıt gelmiyor... Sıkışınca kendilerini milletin temsilcisi ilan edenler millete iki satırlık bir açıklamayı neden yapmıyorlar dersiniz?
Kasım 2005’te Türk Telekom’un yüzde 55’i bu sektörde herhangi bir birikim ve iddiası olmayan Oger Telecom’a 6.6 milyar dolara satıldı. İki ay sonra da Kurumlar Vergisi %30’dan %20’ye indirildi... Bu indirim 2 ay önce açıklasaydı TT’nin değeri 2 milyar dolar civarında artmış olacaktı.
CHP Milletvekili Osman Coşkunoğlu diyor ki:
- Bu 2 milyar doları Hariri ailesi ile kimlerin paylaştığı konusundaki soru önergem yanıtsız kaldı... Sağlam kaynakların söylemesine göre bu 2 milyar, AKP ile Hariri ailesi arasında paylaşıldı...
Yasa gereği, serbestleşmenin 1 Ocak 2004 tarihinde başlamış olması gerekirken, hâlâ “internet altyapısı” “Kablo TV” ve “Şehiriçi sabit hatlar” da TT fiilen tekel konumunda. Ayrıca kamu kuruluşları rekabet olan hizmetlerde ihaleye çıkması gerekirken, bu hizmetleri TT’den almaya devam ediyor. TT devlet tekelinin yerini alan özel tekel oldu.
İlginçtir... Bu alanda rekabetin kurulması için CHP ısrar ediyor, serbest piyasacı AKP rekabetin kurulmasına izin vermiyor.
CHP’li Coşkunoğlu ekliyor:
“Oger Telecom, yatırımlar ve personel ile ilgili taahhütlerini de yerine getirmedi. Çağımızın en önemli ve hızlı değişen bu alanında ülkemiz giderek geri kalmaktadır.”
Son iki yılda Oger Telekom’un payına düşen net kâr 3.4 katrilyon Türk lirasıdır. Yıllık ödeme 1 milyar dolar civarında taksittir. Oger’e Telekom bedavaya geldiği gibi üzerine para da bırakmaktadır.

Haberin Devamı



Milletvekilleri bedava tatil yapamayacak, sınırsız hediye alamayacakmış...
İmamın dediğini yap, yaptığını yapma...
Haldun Ertem


Rektör adaylarına sınav yapmaya başlayan YÖK aşağıdaki 3 soruyu soruyormuş.
1- Rektör adayı olduğunuz üniversitenin başlıca sorunları nelerdir?
2- Üniversitenin sorunları için öngördüğünüz çözüm önerileriniz nelerdir?
3- Üniversite için tasarladığınız yeniprojeleriniz varsa nelerdir?
Yanıtları bizden:
1- Türbanlıların serbestçe sınıflara girememesi
2- Türbanın serbest bırakılması.
3- Türbana girmeyen kızların da hizaya pardon - türbana sokulması.
Gülhan Elmas

Haberin Devamı


Kreşsiz kadınlar
Eskiden 150 ve daha fazla kadın işçi çalıştıran işverenler, işyerlerinde kreş açmak zorundayken, bu zorunluluğun yeni iş yasasıyla kaldırıldığını dün yazmıştık.
Okurlarımız bu değişikliğin altındaki kötü niyeti görmekte gecikmedi elbet... Hasan Avşar diyor ki:
“Minimum maliyetleri tercih eden işverenler, şirketlerinde kreş açmaktan kaçınacak, çocuklu kadınlar da çalışmak yerine evde oturup çocuklarına bakmayı tercih edeceklerdir. İş kanununda yapılan değişikliklerin bir amacı da kadınları çalışmaktansa evde oturmaya teşvik etmek gibi görünüyor...”


Milet’e beton
Yurdun dört bir yanından iç burkucu haberler geliyor... Söke’den yazan Erkan Semerci bir tarih hoyratlığını duyuruyor:
“Milet antik kentinde, eski müzeyi onarmak-elden geçirmek varken, eskinin hemen yanına, koca sit alanının tam ortasına, iki katlı yeni müze binası yapıyorlar. Yeni müze, Milet antik kentiyle İlyas Bey Camii’nin görünüşünü ve siluetini bozacak şekilde konduruluyor. İlyas Bey Camii’ni restarasyon adı altında mahvettikleri yetmezmiş gibi, 2 katlı yeni inşaatla üstelik gölgede bırakıyorlar...

Haberin Devamı


Doktorsuz köy
İstanbul Beykoz’daki Mahmut Şevket Paşa köyü sakinleri, imece usulüyle topladıkları paralarla bir sağlık ocağı binası inşa ettiler.... Ancak, yıllardır bu sağlık ocağına doktor, ebe ve hemşire atanmıyor. Vatandaşlar, en küçük bir sağlık sorununda 5 km uzaktaki sağlık ocağına gitmek zorunda kalıyorlar. DSP Milletvekili Jale Ağırbaş, 4000’e yakın vatandaşın neden sağlık hizmetinden mahrum bırakıldığını soruyor... Sağlık Bakanlığı bir ses verir mi?

Müze
Ankara’da, yakın        tarihimizin önemli
olaylarına tanıklık etmiş iki bina... Ulus’taki 1. Meclis ve 2. Meclis binaları...
Yani Kurtuluş Savaşı
ve Cumhuriyet Müzeleri yaklaşık 6 aydır
ziyaretçilere kapalı...
Kültür Bakanlığı yetkilileri sorumuz üzerine içerde restorasyon yapıldığını, her iki müzenin 6 ay sonraya, Cumhuriyet Bayramı’na yetiştirileceğini söylüyor. Müzeler tümden kapatılmaz, parça parça restore edilir. Acaba bu kadarı  akıl edilemedi mi?

Neyin diyaloğu?
Öneri parlak... Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, yargı - iktidar çatışmasında inisiyatif almalı... Yasama, yürütme ve yargı kurumlarının başkanlarını bir araya getirmeliymiş. Mümkün mü? Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu diyor ki:
“AKP’nin kapatılmasıyla ilgili davanın sonucundan doğrudan etkilenebilecek konumdaki kişilerin başında Cumhurbaşkanı gelmektedir. Zaten taraftır. Bu durumdaki bir kişi nasıl arabuluculuk yapar? İki.. Bildirilerde dile getirilen en önemli şikâyet konularından biri iktidarın yargıyı siyasallaştırma girişimleri değil mi? Peki, siz Cumhurbaşkanı’nın bu girişimlere karşı en küçük bir eleştirisini duydunuz mu? Son günlerde Türk yargısına dil uzatmayan yabancı neredeyse kalmadı. Cumhurbaşkanı bir kez bile ortaya çıkıp ‘Hiç kimse Türk yargısına dil uzatamaz, Türk yargıçlarına kimse karışamaz’ dedi mi?”