Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Başbakan Erdoğan’ın grup toplantısındaki “İtalya’da temiz eller operasyonu yapıldığı zaman bizde bu ne zaman yapılacak diye hayran hayran bakanlar niçin rahatsız oluyor” sözlerine Deniz Baykal cevap verdi:
“Temiz eller operasyonunu yapmak için düğmeye basacak olanın önce kendi eli temiz olmalıdır. İtalya’daki temiz ellerle senin operasyonun arasında ne paralellik var. Sen Mustafa Balbay’ı temiz Türkiye’yi engellediği için mi gözaltına aldın. Askerleri onun için mi aldın? Sen milletvekili dokunulmazlığını kaldırmadan büyük söz söyleme hakkına sahip değilsin.”
Erdoğan ve taraftarlarıyla birlikte... İyi niyetli kimi yurttaşlar da darbecilere karşı bir temizlik operasyonunun yapıldığını sanıyor. Bizler yapılan hukuksuzluklara dikkati çektikçe bizleri ordu destekçisi diye niteliyor...
Herkes kafasında şu durumu çözmeli:
Türkiye’de demokrasiye yönelik bir darbe tehlikesi mi var? Yoksa darbe tehlikesi bahanesiyle TSK, ulusalcılar, laikler özetle sömürü ve şeriat düzenine  karşı duran güçlere karşı bir yok etme operasyonu mu sürdürülüyor?
Sorulara devam edelim. Bu soruşturma iktidar adına yapılmıyorsa neden AKP’li basının işbirliği ve balon haberleri desteğinde yürütülüyor? Neden hep muhalifler içeri alınıyor? Neden iddianame 13 aydır hâlâ ortada yok? Operasyonun gerçek rengini görmeyecek kadar saf olabilir miyiz?

Haberin Devamı


Ergenekon’un en belirgin özelliği nedir?
Yanıt: Beceriksizliği... Bir sürü darbe planı yapmışlar ve ilk aramada bulunsun diye ortada bırakmışlar ama  bir  türlü darbe yapamamışlar!

* Sağlık Bakanı Akdağ, “Biber gazını doğal diye tercih ettik” demiş.
Umarız yakında “Doğalgaz daha doğal” diye onu tercih etmezler...
Haldun Ertem

Zulüm
Toplumsal Saydamlık Derneği Başkanı Erciş Kurtuluş, maddi sıkıntılar içinde yaşayan, sigorta primini dahi ödeyemeyen Kuddusi Okkır’ı hapiste katleden zalimlere Tanrı’nın gereken cezayı vereceğine inanıyorum, diyor. Ve ekliyor:
“Çok değerli dostum, gerçek gazeteci Mustafa Ekmekçi’den 1973’ün baskıcı döneminde dinlemiştim. Anadolu’da halkımız kendisine baskı yapan, eziyet eden yöneticiler için ‘Zulmün artsın’ diye beddua edermiş. Çünkü yılların deneyimi ile zulmün, zulm edenlere hayır getirmeyeceğini bilirmiş.”

Haberin Devamı

Ada
Kıbrıs sorununun AB ve Rumların istekleri doğrultusunda çözümünün önündeki en büyük engel Türk Silahlı Kuvvetleri... Sanırız AB’nin “Ergenekon’un üzerine gidin, büyük balıkları yakalayın”yollu talimatlarının ve TSK’nın sıkıştırılması isteğinin ardında büyük ölçüde bu neden var.
Nitekim Türkiye Ergenekon’la uğraşırken KKTC Cumhurbaşkanı M. Ali Talat Ada’nın satışı yolunda hayli ilerledi.
Talat’ın Hristofyas’la “Tek egemenlik, tek vatandaşlık” ilkesi üzerinde anlaşması meydanı boş bulduğunun en açık kanıtıdır.
Türkiye’nin devlet görüşü “Eşit egemenlik”tir.
Tek egemenlik, Rumların tezidir.
CHP’li Onur Öymen hatırlatıyor:
- Türkiye garantör ülkedir. Talat’ın Türkleri azınlık haline getirecek bir planı kendi başına kabul etmeye yetkisi yoktur...
İlginçtir.. Kıbrıs’ta teslim adımları atılırken AKP’den ses seda çıkmıyor. Belli ki AKP Talat’ın arkasındadır. AKP’nin kapatılmasına karşı AB’nin cansiperane çalışması, Kıbrıs’la mı ödenecek?

Haberin Devamı

Ümraniye bombası...
Bugün bütün ülkeyi etkisinde bırakan Ergenekon fırtınası, Ümraniye’de bir gecekonduda ele geçirilen bir sandık dolusu el bombasıyla başlıyor...
Tutanağa göre.. Bir ahşap kasanın içerisinde; 18 adet MKE yapımı el bombası, 18 adet fünye, 7 adet NATO Standardı, 2 adet Alman yapımı olmak üzere toplam 27 adet el bombası ele geçiyor. Cumhuriyet’e atılan 3 adet bombanın aynı seri veya kafile numarasına sahip olduğu haberleri çıkıyor. Ama doğrulanmıyor.
Bombalar 12 Haziran günü yapılan arama sonucu saat 18.00 dolaylarında bulunuyor. 13 Haziran günü sabahı, yani ertesi sabah mahkemeden imha kararı çıkarılıyor. 26 Haziran’da, yani 13 gün sonra bu el bombaları imha ediliyor...
2005 yılında çıkarılmış bir suç eşyası yönetmeliği var. Bu yönetmeliğin 10. maddesine göre; bu tür el konulan patlayıcı nitelikteki suç eşyası imha edilmez. Yargı kararı ile Jandarma Birlik Komutanlığı’na teslim edilir.
Eğer miktar itibariyle Jandarma Birlik Komutanlığı’nda muhafazası mümkün değilse Kara Kuvvetleri Komutanlığı Ordonat ve Mühimmat Birlik depolarına teslim olunur.
Yönetmelikte böylesine açık bir madde olmasına rağmen sanıklara yüklenen suçun ana unsuru olan bombalar neden alelacele imha edilmiş? Deniz Baykal dahil pek çok kişi bu soruyu soruyor, yanıtı bulunamıyor.
Bombaların bulunduğu gecekondu Mehmet Demirtaş’a ait. Konutta Demirtaş’ın yeğeni Ali Yiğit de oturuyor. Ali Yiğit askerliğini yaparken emekli astsubay Oktay Yıldırım’la tanışmış. Ergenekon sanığı Yıldırım ile Yiğit askerden sonra da görüşmüşler. Yıldırım bir gün Yiğit’e gelmiş, bu el bombası sandığını getirmiş, saklamasını istemiş. O da saklamış.
Gecekondu sahibi Mehmet Demirtaş halen tutuklu. Ali Yiğit’i sorarsanız... Çok ilginç... Bomba kasasını evde saklayan Yiğit bu olaydan 5 hafta sonra avukatının isteği üzerine tahliye ediliyor...
Sanıklar el bombası olayının kendilerine yönelik komplo olduğunu öne sürüyor...
Duruşmalarda el bombaları üzerinde uzun tartışmalar olacağı şimdiden görülüyor.