Ergenekon iddianamesi içindeki garipliklerden birkaçını da dünkü sohbetimizde CHP Milletvekil Atilla Kart anımsatıyor:
- İddianamedeki en temel iddialardan biri malum; Danıştay’a yapılan saldırının organizatörü ve azmettiricisi Ergenekon örgütüdür... Başta Alparslan Arslan olmak üzere bu saldırıyı gerçekleştirenler de bu örgütün yapısı içinde görevli kişilerdir. Peki, eğer gerçekten böyleyse o zaman Alparslan Arslan’ın da Ergenekon davasına katılması, sanıklarından biri olması gerekmez mi? Ama her ne hikmetse sanıklar arasında Alparslan yok.
- Bunun nedeni Alparslan Arslan’ın bu suçtan dolayı zaten mahkum olması olamaz mı?
- Hayır, olamaz. Çünkü o dava şu anda Yargıtay aşamasında olduğu için henüz hukuken sonuçlanmamıştır. Ergenekon örgütü hiyararşisi içinde yer almaktan dolayı hakkında dava açılmalıydı.
- İddianamede başka tuhaflıklar da var mı?
- İddianame büyük ölçüde Tuncay Güney’in 2001 yılında gözaltında tutulduğu süre içinde verdiği ifadeler ile evinde ele geçen belgelere dayandırılmış. Gerek bu ifadeler gerekse iddianamede anlatılan olaylar doğruysa Tuncay Güney de örgüt içinde pek çok suça bulaşmış demektir. Ama bakıyoruz o da sanıklar arasında değil. Hatta tanık bile değil. Bir insanın suça bulaştığını da kabul edeceksiniz... Ama sonuçta onu ne sanık ne de tanık yapmayacaksınız.
- Bu iddianameden ciddi bir sonuç çıkar mı?
- Hayır. Sadece pek çok insan mağdur olduğuyla kalır, bir - iki gerçek suçlu da bu karamboldan istifadeyle paçayı sıyırır. Ama bu soruşturmanın amacı zaten suçluları ortaya çıkarmak değil ki. Bu vesileyle toplumu baskı altına alıp sindirmektir. O amaç da şimdiden büyük ölçüde hasıl olmuştur.
Bazı hukukçulara göre, Ergenekon davası 20 yıl sürebilirmiş.
Böyle ilginç bir davanın neticesini görmeden Hakk’ın rahmetine kavuşursak gözümüz açık gider...
Haldun Ertem
İlginç bir parça!
İddianamenin 119. sayfasından ilginç bir bölüm: “Yine şüpheliler Veli Küçük ve Ümit Oğuztan’dan ele geçirilen “PANZEHİR” isimli dokümanda: Türk Silahlı Kuvvetleri’nin genç ve yetenekli subaylarının PKK üst yönetim kademesine yerleştirilmesi şeklindeki ibarelerden de yine örgütün kendi ana prensiplerinden olan terör örgütü kurup yönetmek prensibine Türk Silahlı Kuvvetleri’nin manevi şahsiyetini alet edip kullanmak suretiyle kendi ideolojik ve örgütsel faaliyetlerini gerçekleştirmeyi amaçlamışlardır.”
PKK yönetimine Türk subayı yerleştirmek... Bunu nasıl başaracaklardı acaba!
Rakıya saygı...
Aydın Boysan Ağabeyimiz, Efe Klasik markalı yeni rakıyı beğenmiş.. Neden beğendiği sorusuna:
- Bu aşk gibidir, demiş, neden sevdiğinizi anlatamazsınız...
Aydın Ağabey’in içki zararlı mı sorusuna yanıtı:
- Azı az zararlı, çoğu çok zararlıdır...
Ancak kendilerinin rakıyla muhabbeti farklıdır...
Yıllar önce bir gün hastanede yatarken laf olsun diye sormuştuk:
- Ağabey insan yattığı yerde rakı içebilir mi?
- İçebilir, demişti, içebilir ama bu rakıya saygısızlık olur...
Hangi ülke?
1. Herkesin telefonunun dinlendiği,
2. Herkesin izlendiği,
3. Görsel ve yazılı basının her gün hızlı büyümeden ve görülmemiş kalkınmadan bahsettiği,
4. İleri giden işadamlarının vergi ve mali denetim yoluyla sindirildiği,
5. Muhalif olanların bir bahane ile hapishanelere doldurulduğu...
6. Yazar, çizer, düşünür ve bilim adamlarının baskılardan bunalarak yurtdışına kaçıştığı,
7. Muhalif TV ve yazılı basının kalmadığı...
8. Telefon emri ile insanlar hakkında kurgu senaryo şeklinde çok ağır iddianameler hazırlandığı,
9. İnsanların düzme mahkeme kararları ile hapis cezalarına çarptırıldığı,
10. Mahkûmların, ölümcül hasta olsalar bile tedavi edilmediği, hapishanede ölüme terk edildiği,
11. Hapishanede hasta olanların ailelerine haber bile verilmediği,
12. Savcılık iddianamesi, mahkeme kararı ve Yargıtay kararlarının en yukarıdan ve tek elden karara bağlandığı,
13. İnsan hak ve özgürlükleri ve çağdaş bir toplum düzeni için umutların söndürüldüğü,
14. İktidar yandaşı olan küçük bir azınlığın imtiyazlı ve zengin olarak yaşadığı,
15. Halkın kasıtlı olarak fakir ve işsiz bırakıldığı ve bayramlar bahanesiyle halka sadaka para ve erzak dağıtıldığı,
16. En iyi halkın “sesi çıkmaz ve fakir halk olduğu” düşüncesinin yöneticilerce düstur haline getirildiği,
17. Bu uygulamaların tamamının halkın güvenliği için yapıldığının her vesile ile tekrarlandığı,
18. Tüm bu uygulamalara rağmen batı dünyasının, menfaatleri nedeniyle el üstünde tuttuğu, ABD ve AB’nin imtiyazlı ilişkiler kurduğu bu ülke neresidir?
Cevap: Türkmenistan...
Siz sayın okurlar.. Neresi sanmıştınız ki yukarıda anlatılan cehennem benzeri ülkeyi?