Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Boğaziçili mezunlar ve dostlar arayarak, sıralamanın sağlıklı olamayacağını, öğretim kadrosu geniş üniversitelerin doğal olarak bilimsel dergilere daha çok yayın sokacağını bildirdiler. Bilimsel yayın sayısının üniversitenin akademisyen sayısına bölünmesiyle elde edilecek rakamlardan oluşan bir sıralamanın daha sağlıklı fikir vereceğini eklediler. Ayrıca tıbbi makalelerin endekse daha çok girdiğini, tıp fakültesi olan üniversitelerin avantaj kazandığını eklediler. Katılıyoruz. Bizim verdiğimiz tablo tam bir fikir vermeyebilir. Peki Boğaziçi Rektörü Sayın Prof. Dr. Soysal, kendi okulunu hangi ölçülere göre birinci ilan etti? Bunu da merak etmemiz gerekmez mi?İngiltere ve Amerikada üniversiteler için uzmanlık dallarına göre ayrı sıralamalar yapılıyor. Bir üniversite diyelim ki ekonomi eğitiminde 20. sıradaysa, teknik öğretimde 5. sırada olabilir. Aslında fakülte temelinde bir sıralama daha da sağlıklı olabilir. YÖK böyle bir çalışmayı başlatamaz mı?Görülüyor ki buna ihtiyaç var... Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ayşe Soysalın, "Boğaziçi"ni en iyi üniversite ilan etmesi üzerine bunun ölçütünü merak etmiş.. Dün Türkiyede üniversitelerin bilimsel dergilerde yaptıkları yayın adedine göre yapılmış bir sıralamayı aktarmıştık. Bu sıralamada İstanbul Üniversitesi 1064 yayınla birinci, Boğaziçi 217 yayınla 26. sırada görünüyordu... Hükümet, 4 bakandan oluşan "Kapkaç Komisyonu" kurmuş. Ellerinin altındaki hırsızlara bir şey yapamıyorlar, Beyoğlunun ara sokaklarındaki adama ne yapacaklar... Rizede doğal afetler sonucu evsiz kalanlar için TOKİ tarafından yaptırılan konutlar, geçen hafta Başbakan Erdoğan tarafından hak sahiplerine teslim edilmişti. Başbakan Erdoğan, teslim töreninde yaptığı konuşmada 48 konutun zamanından 2 ay önce bitirildiğini belirtmiş, "İşte bizim farkımız" diye övünmüştü. Derken... Anahtarlar konut sahiplerinden "Müteahhidin henüz işleri bitirmediği" gerekçesiyle toplandı. Peki konutlar ne zaman tamamlanacak? Belli değil... "2 ay kadar sürebilir" deniyor... İşte bizim farkımız! Hollandada fanatik Müslümanlarla Hıristiyanlar, karşılıklı kilise ve camileri tahrip etmeye başladı. Avrupada, İslama karşı tedirginlik artıyor. Fransa, zaten diken üstünde. Ve AB adayı Türkiyede inadına bir tavır var. Başbakan, laikliğe yeni tanım arıyor. Mecliste ilahi okunuyor. Meclis Başkanının yalnızca kandillerde tebrik mesajı gönderdiği konuşuluyor. Başbakan, Türkiyenin Müslüman kimliğini öne çıkarmayı marifet sayıyor. Oysa ABye niyetliysek ısrarla laik kimliğimize sarılmamız gerekir. Manzara açık. Avrupanın mesajı İlerleme Raporu, Etki Raporu, Tavsiye Raporu... ABnin ev ödevi 250 sayfayı aşıyor. Türkiyenin sanayiden tarıma, üretimden tüketime, ithalattan ihracata kadar tartışması ve standarda ulaştırması gereken öylesine çok konu var ki... İlerleme Raporunu okurken bunların 15 yılda tamamlanacağını bile gözünüz kesmiyor...Ne var ki, Türkiye bunları konuşacağına "azınlık" meselesine takılıp kaldı.Üstelik ABnin "azınlık" kavramını da algılayamadık.Siyasiler, devlet adamları hatta medya ABnin "azınlık" derken Lozan Antlaşmasında Rum, Ermeni ve Musevilere verilen statü ve ayrıcalıkları kastettiğini düşünüyor. ABnin, Kürt ve Alevilere özel statü ve ayrıcalıklar tanınmasını istediğini sanıyor...Prof. Baskın Oran, (ve belli sayıda hukukçu) döne dolaşa ABnin "azınlık" derken başka bir şey kastettiğini söylüyor. Onlara göre AB azınlık derken, "Çoğunluğun sahip olduğu haklara sahip olmayanları" kastediyor. Onlara eşit haklar verilmesini istiyor. Hepsi bu. Örneğin Sünnilerin camilerine elektrik bedava veriliyorsa, Alevilerin cemevlerine de bedava vereceksiniz. Türkler Türkçe öğrenebiliyorsa, Kürtlerin de Kürtçe öğrenme hakları olacak... Bu kadar... Dışişleri Danışmanı Ahmet Sever diyor ki:- Kürt, Çerkez, Boşnak vs. Artık isteyen istediği gibi gazete çıkarabiliyor, isterse radyo yayınları yapabilir. Ayrıca TRT de belirli saatlerde bu dillerde yayın yapıyor. Yani, uygulamadaki bazı problemler dışında bu konuda AB ile aramızda sorun kalmadı. ABnin Lozanda kabul ettiğimiz azınlıklar dışında yeni azınlıklar tanıması diye bir talebi asla söz konusu değil. m.asik@milliyet.com.tr Kim azınlık?